Genel

Osmanlı'da saraya ilk heykeli Sultan Abdülaziz getirtti!

Avrupa'yı ziyaret eden ilk padişah olan Sultan Abdülaziz, dönüşünde kendi büstünü yaptırmış ve saray süslemesi için 24 heykel siparişi vermiş. Bu heykeller şimdi İstanbul'un dört bir yanında

Osmanlı'da saraya heykel girip girmediği hep tartışılmış bir konu. Saraya heykel konulmuş mudur dekorasyon için, padişahlar heykel sanatı için ne düşünmüştür Tarihî kaynaklardan aldığımız cevaplar çok net değil bu konuda. En azından Osmanlı modernleşme dönemine girene kadar... 18. yüzyılın sonlarına dek tarihçiler saraya heykel getiren bir padişahtan söz etmez. Devlet erknı içinde de bir tek Pargalı İbrahim (vezir-i azam) Paşa'nın Mohaç seferi dönüşünde Yunan mitolojisinin önemli karakterlerinden Herkül, Apollon ve Dionysus'un heykellerini getirttiğinden bahsedilir. O da, elde net veriler olmadığı için kesin kabul edilmiyor zaten.
 
Ancak 19. yüzyıldan sonrası için durum farklı. Heykelin Osmanlı'daki serencamı o tarihlerden sonra, daha net bilgilerle anlatılabiliyor. Çünkü, 19 yüzyılda saraya heykel getirtiliyor. Üstelik o heykeller bugün hl varlığını koruyor... TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığı'nda peyzaj mimarı olan Emine Atalay Seçen, bu heykellerin akıbetini araştırmış. Biz de, "Osmanlı- heykel" ilişkisi hiçbir zaman tazeliğini yitirmediği için kendisiyle, sarayın ilk heykellerini konuşmak üzere bir araya geliyoruz.
 
Söze, "Sanat tarihçileri, 1871 yılını Türk heykel sanatı için önemli bir dönüm noktası olarak görüyor. Hatta bu tarih, heykelin Osmanlı İmparatorluğu'nun toplumsal yaşamına katılmasının kesin çizgisidir." cümleleriyle başlıyor Seçen ve şöyle devam ediyor: "Ama bence, Osmanlı'da heykelin varlığından bahsedilecekse, bu Sultan Abdülaziz'in Avrupa'ya gidiş tarihiyle kesiştirilmeli... Çünkü Sultan Abdülaziz Avrupa seyahatine çıkan ilk Osmanlı padişahı. Avrupa'ya gittiğinde hükümdarların saraylarında büstleri olduğunu görüyor ve geldiğinde dönemin en ünlü heykeltıraşı C.F. Fuller'i, büstünü yaptırmak için İstanbul'a davet ediyor." Sonrasında ise Seçen'in anlattığına göre, Fuller geliyor, Sultan Abdülaziz Han'ın at üstünde, saltanat koşumlarıyla donatılmış büstünü yapıyor. Bunun üzerine Abdülaziz tarihe Avrupa'ya ilk giden padişah olmanın yanında, büstünü yaptıran ilk padişah olarak da geçiyor.
 
Seçen, Sultan Abdülaziz'in büstünü yaptırmakla kalmadığını, Beylerbeyi Sarayı için 24 tane hayvan heykeli getirttiğini de söylüyor. Bu bilgiyi ise heykellerin sanatçısının kaleme aldığı bir makaleden öğreniyor. Bu heykeller, Osmanlı Sarayı'na girmiş ve sarayda kabul görmüş ilk heykeller. Fakat, bazıları Abdülaziz'in hal'inden sonra dağıtılıyor. Sonrasında ise büstünü yaptıran ve saray süslemesi için heykel sipariş eden padişah çıkmıyor.
 
Kadıköy'deki boğa bu heykellerden biri

Seçen, araştırması esnasında ilk heykellerin Abdülaziz döneminden kaldığının bilinmediğini söylüyor. Bu yüzden; önce heykellerin kimlik bilgilerini çıkarıp sonra nerelerde sergilendiğini bulmaya çalışıyor. "Bu esnada işimi en çok kolaylaştıranlar ilk geldiği günden beri Beylerbeyi Sarayı'nda duranlar." diyerek süreci anlatıyor. Öncelikle heykellerin sanatçısı ve özellikleri üzerinde duruyor: "Osmanlı Sarayı'nın ilk heykelleri arasında olan objelerin sanatçısı aynı. Pierre Louis Rouillard. Rouillard, heykelleri 1864 tarihinde Thiebaut Dökümhanesi'nde yapıyor. Hammadde olarak da bronz ve mermeri tercih ediyor. Genel olarak da aslan, geyik, süt emziren geyik ve boğa gibi hayvanları tercih ediyor. Bu Osmanlı'nın gücü temsil etmek istenmesiyle ilişkilendiriliyor."
 
Peki bu heykeller şimdilerde nerede Abdülaziz Han'ın büstü Topkapı Sarayı Müzesi'nde. Böğüren boğa, dinleyen geyik, umutsuz durumdaki geyik, yavrusunu emziren geyik, yavrularını toplayan dişi aslan, dinlenen aslan heykelleri, top tutan aslan, kayalıkta pusu kurmuş aslanlar, dişi kaplan, yürüyen kaplan, timsah üstündeki aslan kendi evlerindeler yani Beylerbeyi Sarayı'nda... Geriye kalanlardan bir tanesi Yıldız, diğer 3 tanesi de Dolmabahçe Sarayı bahçesinde... Fakat Seçen, heykellerden bazılarının da saraylarda olmadığını söylüyor. Mesela Kadıköy'deki meşhur dövüşen boğa, Sultan Abdülaziz'in siparişiyle gelenlerden. 1951 yılından 1969'a kadar Spor Sergi Sarayı'nda kalmış. Sonrasında Kadıköy Kaymakamlık binasının önüne alınmış. 1990'da da Kadıköy'ün simgesi haline gelen yere... 'Şaha kalkmış özgürlük atı' ise Sabancı Müzesi'nin bahçesinde.
Zaman/Sevim Şentürk