Rifat Hisarcıklıoğlu: AVM'ler esnafı öldürüyor
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu Perakende sektöründe kuralsızlığın hüküm sürdüğünü savundu
Perakende sektörü için "Müthiş bir kuralsızlık var" diyen TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Müthiş bir kuralsızlık var. Kuralsızlığın olduğu yerde vahşi kapitalizm devreye girer. Yasa bir an önce çıksın" dedi. İki alışveriş merkezi sahibi olduğunu da hatırlatan Hisarcıklıoğlu, "Sanayiyi, esnafı öldürüyoruz. 365 gün indirim olur mu? Sektör bir kurala girmeli" dedi.
TÜRKİYE Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, perakende sektörüne ilişkin "İki alışveriş merkezi olan birisi olarak söylüyorum, müthiş kuralsızlık var. Kuralsızlığın olduğu yerde vahşi kapitalizm devreye girer" dedi.
TOBB ve Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) Kocaeli-Kartepe'de düzenlediği Kartepe Ekonomi Zirvesi'nde perakende sektöründe şu an hiçbir kural bulunmadığını dile getiren TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, yasa ile ilgili bir soru üzerine şunları söyledi: "Perakende yasası taslağı üzerinde 2004'ten bu yana ortak olarak çalışıyoruz. Yasa bu yasama döneminde çıksın istiyorum.
Gidişat esnafı öldürüyor
Perakendenin kurallarının kanunla belirlenmesini isteyen Hisarcıklıoğlu, şu tespitlerde bulundu: "Türkiye'deki sermaye birikiminin yol haritası budur. Esnaflığı bitirirsek, sermayeyi ve sanayiyi de bitirmiş oluruz. O nedenle hızla, bir Perakende Yasası'na ihtiyacımız var. Esnaf kesiminin kendi gücünü kaybetmeyeceği ve Türkiye'nin gelişimini artıracak sermaye birikimini sağlamak gerekiyor. Perakende sektöründe çok ciddi kuralsızlık var. Bu nedenle yasanın bir an önce çıkması gerekiyor. Bu gidişat esnafı öldürüyor."
Sanayici fasoncu oldu
Türkiye'nin sanayisinin büyük ölçüde gıdaya dayandığını hatırlatan Hisarcıklıoğlu, şu uyarılarda bulundu: "Ancak bugün bakıyorsunuz bütün zincir marketler kendi markasıyla üretim yapıyor. Yani gıdaya dayalı sanayici, bunlara taşeron oldu. Markasını yok ettik, üstüne bir de fasoncu oldu. Marketler şimdi içeriden, yarın yurtdışından daha ucuza getirmenin yollarını arayacak. Bir yandan `markalaşın' diyoruz, bir yandan da sanayiyi, esnafı öldürüyoruz. 365 gün indirim olur mu? İndirimler de dahil olmak üzere, sektör bir kurala girmeli."
500 bin esnaf yok oldu
Ekonomik zenginleşme için yapılması gereken yapısal reformlardan birinin de Ticaret, Borçlar ve Perakende Kanunu olduğunu aktaran Rifat Hisarcıklıoğlu, 2003'te 2.3 milyon esnaf varken, 2009'da bu sayının 1.8 milyona düştüğüne dikkat çekti.
Orta yaştaki işsizlikle ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın çalıştıklarını açıklayan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Meslek edindirme noktasında ortak bir çalışmamız bitmek üzere. Bittiği zaman paylaşacağız. Çok yakın zamanda belki istihdam çalıştayına da kalmadan bunun açıklamasını yapacağız" dedi.
İşadamı bile çocuğu için iş talep ediyor
TÜRKİYE'nin ana meselesi olan işsizliğin çok fazla konuşulmadığını kaydeden Rifat Hisarcıklıoğlu, şunları aktardı: "5.6 milyon kişi işsiz. Neredeyse her hanede bir işsiz var. Türkiye'nin birinci sorunu bu. 5.6 milyon işsiz ve her yıl iş hayatına giren 700 bin kişiye nasıl iş bulunacağının yolu aranmalı. İş adamları bile iş talebinde bulunuyor. Herkes, çocuğunun kendi işini devam ettirmesini ister. Eğer çocuğu için iş istiyorsa, orada bir güven sorunu var demektir. İşte bizim hep beraber bu tabloya eğiliyor olmamız gerekiyor."
Umutsuz değilim yapılması gerekenleri söylüyorum
RİFAT Hisarcıklıoğlu, 2001 ve 1994 krizlerinden farklı olan bu krizde büyüme ve ihracatın aşağı indiğini, işsizliğin yukarı çıktığını belirtirken, ekonomik verilere ilişkin tespitlerinin karamsar bulunması üzerine şunları söyledi: "2010'a umutlu bakıyorum. Kesinlikle hayatımın hiçbir devresinde umutsuz olmadım. 2010'un başlangıcındaki verilere baktığınız zaman müthiş umut verici rakamlar var. Ama yapılması gerekenler var, onu söylüyorum. Yani iyi olacak, iyi olacak ama yapılması gerekenler yapılırsa çok daha iyi olacak."
Bankalardaki 51 milyar TL büyümenin motoru olur
RİFAT Hisarcıklıoğlu, "Bankaların elinde krediye dönmeye hazır tam 51 milyar TL likidite var" derken, bu konudaki düşünlerini şöyle dile getirdi: "Önümüzdeki dönemde bankaların elindeki bu 51 milyar TL'lik likidite bizim inşallah büyümemizin motoru olur diye düşünüyoruz, inşallah öyle davranırlarsa. 2009 yılı sonu itibariyle bankaların 51 milyar TL olan hazır değerleri, nakit değerler, Merkez Bankası ve para piyasasından alacaklar ve ters repo alacaklarından oluşuyor. Bu kaynak her an krediye dönüştürülebilir."
TOBB, Savarona için üzerine düşeni yapar
ATATÜRK'ün yatı Savarona'yı Armatör Kahraman Sadıkoğlu'ndan devralıp devralmayacaklarına ilişkin soruya Rifat Hisarcıklıoğlu, şu yanıtı verdi: "Savarona, Atatürk'ün mirası. Konuk devlet adamlarını ağırlamak için böyle bir yat korunabilir. Savarona yatı Atatürk'ün yatı olmasa da böyle bir yat, devlet için ihtiyaç, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın bu şekilde yabancı misafirlerini ağırlaması için. Kahraman Sadıkoğlu kâr edemedikten sonra, benim kâr etmem mümkün değil. Odalar Birliği yönetim kurulunda değerlendirir, karar veririz."
Hürriyet
Konuyla ilgili basında yer alan diğer haberler
'Beni en çok kahreden, bir işadamının benden çocuğu için iş istemesi oldu'
*Hisarcıklıoğlu, 'Herkes, çocuğunun kendi işini devam ettirmesini ister. Eğer bir işadamı çocuğu için iş istiyorsa orada bir güven sorunu var demektir. İşte bizim hep beraber muhakkak bu tabloya eğiliyor olmamız lazım'
*'Türkiye'nin bir numaralı meselesi işsizlik' diyen Rifat Hisarcıklıoğlu, 'İşsizliğin yukarı doğru çıktığını ve yapısal bir sorun haline dönüştüğünü görüyoruz. Neredeyse her hanede bir işsiz var. Bu çok fazla konuşulmuyor' dedi
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin ana meselesinin işsizlik olduğunu ancak bunun çok fazla konuşulmadığını belirtti. Hisarcıklıoğlu, TOBB ile Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından Kartepe'de düzenlenen Kartepe Ekonomi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, bir krizden geçildiğini, 2001, 1994 krizlerinden farklı olan bu krizde büyüme ve ihracatın aşağı indiğini, işsizliğin yukarı çıktığını anlattı.
`Bir işadamı iş istemez'
Hisarcıklıoğlu, şöyle dedi: "İşsizliğin yukarı doğru çıktığını ve yapısal bir sorun haline dönüştüğünü görüyoruz. Bu geleceğimiz açısından çok önemli. Çünkü Türkiye'de bugün 5.6 milyon kişi işsiz, neredeyse her hanede bir işsiz var. Türkiye'nin en öncelikli birinci meselesi, odaklanması gereken iş bu 5.6 milyon artı 700 bin kişi istihdama giren insanlara nasıl iş bulacağı. Beni en çok kahreden, bir iş adamının bana çocuğu için iş talebinde bulunmasıdır. Bir iş adamı çocuğuna iş istemez. Herkes, çocuğunun kendi işini devam ettirmesini ister. Eğer çocuğu için iş istiyorsa orada bir güven sorunu var demektir. İşte bizim hep beraber muhakkak bu tabloya eğiliyor olmamız lazım."
`Eğitimde bir sorun var'
Eğitim durumuna göre işsizlikte, lise ve meslek lisesi mezunlarının yüzde 16.9'unun, yüksek öğretim mezunlarının ise yüzde 12.1'inin işsiz olduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, "Eğitim sistemimizde bir problemin var olduğunun en somut göstergesi bu. Bunu tartışmaya açtığınız zaman 'A tarafı mısın B tarafı mısın?'... Bütün dünyada meslek lisesinde okuyan yüzde 65, bizde 35. Her taraf mesleksiz işsizlerle dolu. Günümün yarısı bununla geçiyor. Bakanlar, milletvekilleri dahil olmak üzere birilerine iş arıyorlar" şeklinde konuştu.
`Kore bu işi çözmüş'
İşsizliğe çözüm için iş dünyası kuruluşları olarak bir araya geldiklerini anımsatan Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: "Bizim ana tartıştığımız konu bunların beceri dönüşümünü nasıl sağlarız? Kore bunu böyle yapmış 99'da. Biz oturmuş katsayı şu mu olsun, bu mu olsun?. Yahu arkadaş katsayıyı bırak. Önce önemli olan bu meslek liselerini nasıl cazip hale getiririz ve müfredatlarını nasıl günün şartlarına uygun hale getiririz. İki ana konu üzerine odaklanmamız lazım ki bizim ara eleman ve yetişmiş eleman sıkıntımızı burada gideriyor olmamız lazım." Hisarcıklıoğlu, "En çok irdelenmeyen iki konu işsizlik ve yapısal olarak yarın problem haline dönüşecek ithalatın ihracata karşılık oranının giderek artıyor olması" dedi. Hisarcıklıoğlu, kısa vadede yapılması gerekenlere ilişkin, Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu ve Perakende sektörü Kanunu'nda yapısal bazı düzenlemelere ihtiyaç olduğunu bildirdi. Ticaret Kanunu'nun 25'lik paketler halinde iki parçasının iktidar ve muhalefet tarafından beraberce Meclis'ten geçirildiğini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, ancak sonra gündemin değiştiğini ve yasanın devreden çıktığını anlattı.
Hisarcıklıoğlu, yaklaşık 90 milyar lira olan vergi ve prim alacaklarının yeniden yapılandırılmasının gerektiğini, enflasyon ve hazine faizinin çok üzerindeki kamuda gecikme faizi oranlarının düşürülmesi, kamu alımlarında yerli üretimin tercih edilmesi, ihracat yapan TIR'lara ÖTV'siz akaryakıt verilmesi, enerji üzerindeki ilinti yüklerin kaldırılması, Eximbank'ın yeni pazarlara yönelik olarak sigorta sisteminin genişletilmesi, KOBİ'lere kredi kullanımının artırılmasına ihtiyaç olduğunu bildirdi.
Bankalarn 51 milyarı var
Hisarcıklıoğlu, bankaların elindeki likidite fazlalığına işaret ederek, "Bankaların elinde krediye dönmeye hazır tam 51 milyar TL likidite var. Önümüzdeki dönemde bankaların elindeki bu 51 milyar TL'lik likidite bizim inşallah büyümemizin motoru olur diye düşünüyoruz, inşallah öyle davranırlarsa" dedi. Hisarcıklıoğlu, ekonomiyi olumsuz etkileyecek faktörlerin başında, tekrar artmaya başlayan enerji ve emtia fiyatlarının geldiğini, bu çerçevede özellikle nükleer enerjinin hızla devreye giriyor olmasının önemli olduğunu söyledi. Olumsuz noktalardan birinin de ihracat performansının ithalat performansına yetişememesi olduğuna dikkati çeken TOBB Başkanı, kapasite kullanım düşüklüğü nedeniyle yatırımların artırılamamasının da Türkiye'nin geleceği için bir soru işareti olduğunu söyledi.
Berlusconi niye öptü?
Milletlerin yarış içinde olduğunu, kimsenin yerinde saymadığını belirten Hisarcıklıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Berlusconi, Kaddafi'nin elini boşuna mı öptü? Mantıklı bulduğum için değil ama niye öptüğünü hepiniz biliyorsunuz. Türk özel sektörü ne yapabileceğini şu 30 yılda bize gösterdi. 30 yıl önce Suudi Arabistan bizden zengindi, Yunanistan'la eşittik. Şimdi Suudi Arabistan'dan da Yunanistan'dan da zenginiz. Fırsat verildi bu ortaya çıktı. Artık koşmak için, uzun vadeyi yakalamak için şu yapısal reformları yapmamız lazım. Türkiye'nin geleceği bugünküne göre daha iyi olacak."
`Erken seçim yok'
Türkiye'nin önündeki dönemde kamunun büyümeye katkı sağlamaya devam etmesinin zor olduğunu, özel tüketim ve stoklardaki artışla beraber büyümenin bu iki ana arterden olacağını düşündüklerini anlatan Hisarcıklıoğlu, yatırımların çok artacağını düşünmediklerini söyledi. Hisarcıklıoğlu 2010'a ilişkin ise canlanan iç tüketimin bu dönemde büyümeyi artıracağını, azalmış stokların yenilenmesinin de büyümeye pozitif etki edeceğini belirtti. Bir gazetecinin, "Gömleğiniz toz pembe bir renk taşıyor ama konuşmalarınız pek öyle değil. 2010'a nasıl bakıyorsunuz?" sorusuna Hisarcıklıoğlu, şöyle dedi:
"Konuşmam da pembe, 'ben gelecekten umutluyum' diyorum. 2010'a umutlu bakıyorum. Kesinlikle hiçbir zaman hayatımın hiçbir devresinde umutsuz olmadım. 2010'un başlangıcındaki verilere baktığınız zaman müthiş umut verici rakamlar var. Bunun desteklenmesine ihtiyaç var diye öyle söyledim, sakın umutsuzluk falan çıkmasın. 2010'a ilişkin verdiğimiz rakamlara göre önümüz açılıyor ama yapılması gerekenler var, onu söylüyorum. Yani iyi olacak, iyi olacak ama yapılması gerekenler yapılırsa çok daha iyi olacak. Hiç negatif olmadım, hep umutluyum ben. Nelere dikkat edilmesi gerektiğini koydum ortaya, bunları siyasi mülahazayla yapmadım" diye konuştu. "Bu sene erken seçim bekliyor musunuz?" sorusuna üzerine Hisarcıklıoğlu, "Başbakan MÜSİAD'da 'yok' dedi haberiniz olsun. 337 milletvekili var, 'yok' dediyse 'yok' diyeceğiz" diye konuştu.
`Türkiye lojistik ana arter'
Hisarcıklıoğlu bir soru üzerine, Fransız Ekonomi Bakanının, bir Japon iş adamına "1 milyar doların olsa hangi ülkelere yatırım yaparsın" diye sorduğunu, onun da "500 milyon dolarıyla Brezilya'ya enerji üzerine, 500 milyon dolarıyla da Türkiye'ye lojistik üzerine yatırım yaparım" dediğini anlattığını aktardı. Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: "Türkiye'nin geleceğinin hangi noktada olduğunu düşünün diye söylüyorum. Türkiye önümüzdeki dönemde bir lojistik ana arteri olacak.
Çünkü dünyanın üretimi tekrar Türkiye'nin doğusunda olmaya başladı. Yüzde 51'i Türkiye'nin doğusunda. Tüketim de Türkiye'nin batısında. Türkiye eğer rolünü iyi oynarsa tarihi İpek Yolu'nun canlandırılması dahil olmak üzere eğer bunları oynayabilirse önümüzdeki dönemde tekrar ticaret yollarının üzerinde olan ve dünyanın lojistik ana merkezlerinin ticaretinin ana toplar ve atardamarının olduğu yer Türkiye olacak. Ama rolümüzü iyi oynamamız lazım."
Anayasa da keşke uzlaşılsa
Anayasa değişimine ilişkin de Hisarcıklıoğlu, "Keşke uzlaşılsa da, yeni bir Anayasa'ya ihtiyaç var, tamamının yeniden değişmesine ihtiyaç var. Yeni bir anayasa, siyasi partiler ve seçim yasası, hukuk, yargı mevzuat reformlarını hızlı yapıyor olmamız lazım. Türkiye'nin gündeminde, tartışması ve ortak akılla kamplaşmadan çözmesi gereken işler bunlar" dedi. (Radikal)
`Savarona'yı almak için üzerimize düşeni yaparız'
TOBB'un Atatürk'ün yatı Savarona'yı alıp almayacağına ilişkin bir soru üzerine de Hisarcıklıoğlu, Savarona'nın Atatürk'ün mirasını taşıdığını öteki taraftan Türkiye'yi ziyaret eden devlet adamlarını ağırlamak için böyle bir yatın korunabileceğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: "Niye satılmış, kiralanmış mantığını anlamış değilim. Bugün ihtiyaç var. Sayın Cumhurbaşkanı Türkmen Cumhurbaşkanı'nı Antalya'da bu yata bindirdi ve adam hayran oldu. Türkiye Cumhuriyeti devletine yakışır nitelikte bir yat. Savarona yatı Atatürk'ün yatı olmasa da böyle bir yat devlet için ihtiyaç, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın bu şekilde yabancı misafirlerini ağırlaması için. Ama 'biz işletelim kâr edelim...' Kahraman Sadıkoğlu kâr edemedikten sonra benim kâr edebilmem mümkün değil. Devletimizin böyle bir şeye ihtiyacı varsa biz üzerimize düşeni, sadece biz değil öteki kurumlar da yapar. Odalar Birliği yönetim kurulunda değerlendirdikten sonra yönetim kurulu bu işe karar verir."
`Helikopteri devlete aldık şahsa değil'
Bir gazetecinin "TOBB'un Başbakan'a helikopter aldığı" yönündeki ifadesi üzerine Hisarcıklıoğlu, İçişleri Bakanlığı'nın böyle bir helikoptere ihtiyacı olduğunu belirterek "Şartlarınız müsaitse alın" dediğini anlattı. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Sonuçta her şeyimiz devlet. Devletimize aldık, şahsa almadık. Savarona ile ilgili böyle bir talep gelirse o zaman başka noktadan bakarız. Yine bunu yönetim kurulunda değerlendireceğiz"
diye konuştu.
Karşılıksız çeklerdeki hapis cezasının kaldırılması konusunda bir çalışma bulunduğunu anımsatan Rifat Hisarcıklıoğlu, "Hapis cezası kaldırıldığı zaman bir şeyi yapıyor olmamız lazım. Bankalar kredi verecekleri zaman protesto olan senedini görüyorlar karşılıksız çek, senet verenleri görebiliyor, biz göremiyoruz. Ticarette ben de bunları bilmeliyim. Eğer şeffaflık esassa, nasıl bankalara açıyorsa bir şirket hakkındaki bilgileri bütün herkese açman lazım. Ben bilmeliyim, karşılıksız çeki ne kadar, senedi ne kadar. Riski alıyorsam ben bileyim, öbür taraftan da hapis cezasının kalkması lazım. Ama ikisinin at başı olması lazım." diye konuştu.
Yılın bürokratı Bilgin
Bankacılık sektörünün daralttığı yerin KOBİ kredileri olduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, özel bankaların, havaların iyi gittiği günlerde verdikleri kredilerde iş kötüye gittiğinde yüzde 10.2 azalma olduğunu anlattı. Hisarcıklıoğlu, kamu bankalarında ise kriz devresinde bile kredi hacminde bir artış sağlandığını belirterek, şöyle konuştu: "Kriz devresinde yaklaşık 82 kez hükümetle, bürokratlarla bir araya geldim, krizin aşılması noktasında ne gibi tedbirler alınabilir diye. Burada bir kişiye teşekkür etmek istiyorum. BDDK Başkanı Tevfik Bilgin var ya, yapılan işleri devrim niteliğinde ama maalesef çok gündeme gelmedi. Bence yılın bürokratı kim derseniz, Tevfik Bilgin'dir. bu devrede en çok aktif davranan kişi o oldu. Halk Bankası ve Ziraat Bankası genel müdürlerimiz bunlara çok teşekkür ediyorum. Halk ve Ziraat Bankası, KOBİ kredilerine devam etmiştir."
Radikal
TOBB başkanını kahreden istek
İşadamlarının kendisinden çocukları için iş istemesinden dolayı kahrolduğunu belirten TOBB Başkanı, bankalara da seslendi: "Kasanızdaki 51 milyarı kullandırıp büyümenin motoru olun"
Kartepe Ekonomi Zirvesi'ne reel sektörün çığlığı ve krizden çıkış arayışları damgasını vurdu. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, kasasında 51 milyar lira likidite fazlası bulunan bankalara "Kesenin ağzını açarsa büyümenin motoru olur. Kredi kullandıran banka kazanır" diye seslendi. Hisarcıklıoğlu, TOBB'nin satın alması gündemde olan Atatürk'ün yatı Savarona için, "Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın yabancı konuklarını ağırlamasında kullanılabilir. Biz alıp işletip kar edemeyiz. Ama devletimizin ihtiyacı varsa sahip çıkmayı yönetim kurulumuzda değerlendiririz" dedi. Hisarcıklıoğlu, TOBB'nin Başbakan Tayyip Erdoğan'a helikopter aldığı iddialarına yönelik de, İçişleri Bakanlığı'nın böyle bir helikoptere ihtiyacı olduğunu belirterek, "Şartlarınız müsaitse alın" dediğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, şu mesajları verdi:
GÜVEN SORUNU: Anadolu'yu geziyorum, işadamları çocukları için iş istiyor. İşte buna kahroluyorum Hiçbir işadamı çocuğuna iş istemez, kendi işinde çalışsın ister. Eğer çocuğu için iş istiyorsa güven sorunu var demektir.
BİZ SİYASETÇİ DEĞİLİZ: Türkiye AB ülkelerinin 3.5, ABD'nin 4.5 katından fazla büyümeli. Köşelerinizde değerlendirirken, başarıyı, başarısızlığı buna göre değerlendirin. (Bir gazetecinin biz değil Başbakan yapıyor yorumu üzerine)Ya, sen doğrusunu yap. Ben doğrusunu söylüyorum. Başbakan siyasetçi, sen siyasetçi misin, ben siyasetçi miyim? Mukayesemizi doğru yapalım.
KAMPLAŞMAYA DİKKAT: Yepyeni bir Anayasa, siyasi partiler ve seçim yasası, yargı reformlarını hızlı bir şekilde yapmalıyız. Ortak akılla bu işleri çözmeliyiz. Kavga, kamplaşmanın olduğu yerde zenginlik olmaz.
BANKALARA SESLENDİ: Bankaların elinde krediye dönmeye hazır 51 milyar lira likidite var. Bu likiditenin önümüzdeki dönemde büyümenin motoru olacağını düşünüyoruz. Özel bankalara burada çağrıda bulunuyorum. Ellerinde para da var.
Hazal Ateş/Sabah