Rize'de dolgu alanında dönüşüm başladı: Binalar birbirine yaslanarak ayakta duruyor!
Rize'de deniz dolgusu üzerine yapılan ve korozyon sebebiyle riskli hale gelen 4 bin 174 bağımsız yapıda, kentsel dönüşüm projesine start verildi. Rize Valisi Kemal Çeber, "Dolgu alanında 50-60 yıl öncenin tekniğiyle yapılan binalar adeta birbirine yaslanarak ayakta duruyor" dedi.
Rize'de, 1960'lı yılların ortalarında, dönemin belediye başkanı Ekrem Orhon tarafından deniz dolgusu çalışmaları başlatıldı. Büyük taşlarla doldurulan, arasına kum veya balçık gibi malzemelerle dolgu yapılan 350 bin metrekare büyüklüğündeki alan, deniz dolgu alanı şeklinde kazanıldı. Habertürk'te yer alan habere göre; Ekrem Orhon 'Denizi kara, karayı para yapan başkan' olarak belirtildi. Şehir merkezinin yaklaşık 3'te 1'ini oluşturan dolgu alanı üzerinde ilk etapta 3 kat şeklinde yapı izni verildi, fakat geçen sürede, dolgu alanına yüksek katlı binalar yapıldı. Bugüne kadar aralarında valilik, belediye başkanlığı, kültür merkezi, adliye gibi kamu kurumlarının da bulunduğu çok sayıda binanın yapıldığı alanda yaklaşık 70 bin kişi yaşıyor.
4 BİN 174 YAPIDA KENTSEL DÖNÜŞÜM PLANLANDI
Kentte, 173 bin metrekare büyüklüğündeki dolgu alanında korozyon sebebiyle riskli duruma gelen 4 bin 174 bağımsız yapıda kentsel dönüşüm projesine start verildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Rize Belediyesi'nce yürütülen çalışma ile daha az katlı, kentin kültürüne ve mimarisine uygun yapılar hayata geçirilecek. Azaltılacak yapı yoğunluğu Salarha beldesinde 52 bin metrekare ile Yağlıtaş Mahallesi’nde 207 bin metrekare büyüklüğünde iki yeni rezerv alana taşınacak. Kentsel dönüşüm projesi kapsamında ilk etapta yıkılacak belediye bloklarının olduğu 23 dönümlük alanın güçlendirilmesi amacıyla fore kazıklı tedbir alınıyor. Alanın kuzey hattına 16 metre uzunluğunda 112 fore kazık çakılıyor. Bu süreçte binaların boşaltılması ile beraber yıkımı yapılacak. Kentsel dönüşüm çalışmaları 2 yılda bitirilecek.
‘ESTETİK KAYGI DEĞİL CAN GÜVENLİĞİ İÇİN’
Rize'de kentsel dönüşüm çalışmasının estetik kaygısı ile yapılmadığına dikkat çeken Rize Valisi Kemal Çeber, “Kentsel dönüşüm projesindeki temel kaygımızın estetik olmadığını can güvenliği olduğunu herkesin bilmesini istiyorum. Özellikle sahil dolgu alanında 50-60 yıl öncenin tekniğiyle ve o günün imkânlarıyla yapılmış binalarımız var. Her birinin ilk başlangıcında ikişer üçer katlı ruhsatlandırılmasına rağmen bugün sekizer onar katlı binalar olduğunu görüyoruz. O binaların sütunlarına dokunulduğu zaman tuğlaların ve oradaki betonun elinizde ufalandığını demirlerin amatör gözle bile demir olmaktan çıktığını gözlemleyebiliyoruz. Oradaki binalarımız adeta birbirine yaslanarak ayakta duruyor. Bizler de bunun için kentsel dönüşümü çok önemsiyoruz” diye konuştu.
'SON AŞAMAYA GELDİK'
Kentsel dönüşüm için 2 senedir devam ettirilen bürokratik ve alt yapı çalışmalarının bitirildiğini dile getiren Çeber, "Rize mimarisini ve bu coğrafyaya uygun yapıları da kullanarak çok estetik bir alan yaratmaya gayret ediyoruz. Özellikle de TOKİ ve Rize Belediyesi merkezdeki çalışmayı götürüyor. Bu anlamda son aşamaya geldik. 15 Şubat’a kadar tahliyelerin yapılması gerektiği yazıları herkese yazıldı. Pandemi sürecinin etkileriyle veya önümüze çıkan teknik nedenlerden dolayı tarihler zaman zaman esneyebilir. Ama Rize’de herkesin kafasındaki bir soru işareti halloldu. Yani, yıllardır biz burada kentsel dönüşüm deriz, hep bu gündeme getirilir, ama bir şey olduğu yok, yine bir şey olmayacaktır algısının kafalardan atıldığını ve bu işin başlatıldığını artık görüyoruz” açıklamasında bulundu.
DOÇ. DR. SÜME: 'BİNALARDA KOROZYON TEHDİDİ VAR'
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Veli Süme, dolgu alanları üzerinde inşa edilen binaların çoğunun korozyonun etkisi altında olduğuna vurgu yaparak bu etkinin günden güne arttığına da dikkat çekti. Rize'de dolgudaki binaların yüzde 80'inin korozyon tehdidi altında bulunduğunun altını çizen Doç. Dr. Süme, "Rize normalde 4'üncü derece deprem bölgesi olmasına rağmen Doğu Anadolu fay hattı kuzeye doğru kaydı ve bunun neticesinde konunun uzmanları tarafından Rize 3'üncü derece deprem bölgesine alındı. Artık biz binalarımızı projelendirirken deprem yüklerini hesaba katmak durumundayız. Rize'de olabilecek minimum bir depremde binalarımız çok büyük risk altında. 4'ün üzerinde bir deprem Rize'de şiddet itibariyle çok yıkıcı bir etki bırakacaktır" şeklinde konuştu.
'TEMEL YALITIMI İYİ YAPILMALI'
Korozyon tehdidi altındaki binaların 25 ila 40 yıllık olduğunu belirten Doç. Dr. Süme, şöyle konuştu:
"Zaman içerisinde teknik ve teknolojide önemli gelişmeler oldu. Bunlardan en barizi elle beton dökümü artık yapılmıyor, bunun yerine hazır beton kullanıyoruz. Binalarda temel yalıtımı yapılmalı. Özellikle Rize'de, Doğu Karadeniz'de temel yalıtımına çok dikkat etmemiz gerekiyor. Günümüz malzemeleri ile gayet güzel temel yalıtımları yapılabiliyor, dolayısıyla bugünden itibaren yapılabilecek binalarda teknik ve teknolojiye uyulduğu sürece herhangi bir problem olacağını düşünmüyorum. Biz yapı elemanlarının ömrünü yüzyıl olarak hesaplarız, bunun artısı eksisi olabilir, kullandığınız malzeme, mühendislik yöntemleri ile değişmekte. Korozyon, yapı elemanlarının kanseri gibidir. Korozyon bina ömürlerini yüzde 30 düşürür, buna ele dökülen betonların kalitesizliğini de ilave ederseniz binaların normalde 100 yıl olması gereken ömürleri 30-35 yılda sona eriyor."
Rize'de kentsel dönüşüm projesi kapsamındaki yapılar yıkılıyor!