Şantiyelerden tarihi eser çıkıyor!
Kentsel dönüşüm projeleri kapsamında Türkiye'nin her köşesinde inşaat çalışmaları hız kazanırken, son aylarda birçok inşaatın kazı çalışmaları sırasında tarihi eserlere rastlanıyor...
Ajanslar, son 2-3 ayda geçtikleri çok sayıda haberde, dozer kepçelerine, işçi kazmalarına takılan tarihi eser haberlerini duyuruyor. Uzmanlar, sit alanı ilan edilmemiş bölgelerde tarihi eser çıkması halinde inşaatın derhal durdurularak yetkili kurumlara bildirilmesi ve inşaat çalışmalarının devletin görevlendirdiği uzman arkeologlar gözetiminde sürdürülmesi gerektiğini söylüyor. Ancak yetkili müzelerdeki uzman personel ve kaynak yetersizliği nedeniyle bu görevin yürütülmesinde zorluklar yaşandığına dikkat çekiliyor.
Bathonea Antik Kenti Kazı Başkanlığı'm yürüten Kocaeli Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şengül Aydıngün, doğal, arkeolojik ve kentsel sit alanı ilan edilmiş bölgelerde inşaat çalışmalarının 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında kurul izni ve gözetimi olmadan başlatılamayacağını ifade etti. Aydıngün, "Sit alanı ilan edilmemiş bölgelerdeki inşaatlarda tarihi eser çıkması halinde arazi sahibi veya müteahhidin bağlı bulunduğu mülki amirliğe veya müzeye haber verme zorunluluğu var. Müzeden biri görevlendirilene kadar da inşaat çalışmalarının durdurulması ve müzenin inceleme yapması gerekiyor" diye konuştu.
MÜZELER YETİŞEMİYOR
Türkiye'de kent arkeolojisinin özellikle Yenikapı kazılarıyla birlikte biraz daha önem kazandığını ve geliştiğini belirten İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necmi Karul ise eksikliklere dikkat çekerek, "Bu konudaki en önemli eksiklik, arkeoloji müzelerinin yeterli arkeolog, uzman personel ve kaynağa sahip olmamasıdır. İnşaat kazılarında tarihi eser çıkması, acil kurtarma kazısı yapmayı gerektirir. Üniversitelerin bu tür yerlere anında müdahale etmesi ve arkeolog ekip göndermesi her zaman mümkün değil. Asıl görev müzelere düşüyor. Ama müzelerin işleri başından aşkın. İnşaatta çıkan bir tarihi eser konusunda kurtarma kazısı yürütmek, müzeler için çok ciddi bir iş yükü getiriyor. Çoğu zaman aksaklıklar çıkıyor. Bu aksaklıklar zaman zaman inşaat sahiplerince suiistimal edilebiliyor" dedi. Türkiye'de kent merkezlerinde dahi inşaat kazılarında arkeolojik eserlerle karşılaşmanın mümkün olduğunun altını çizen Karul, "Öncelikle bu ihtimalinin yüksek olduğu kentlerdeki müze personelinin takviyesi ya da alternatif birimlerin oluşturulması düşünülebilir" ifadesini kullandı.
BİLDİRMEYENE HAPİS
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na göre; özel hukuk hükümlerine tabi gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde bulunan taşınmazlarda varlığı bilinen veya ileride meydana çıkacak olan tarihi eserler devlet malı sayılıyor. 3 gün içinde müze ya da ilgili birimlere bildirilmesi gerekiyor. Taşınır eserler için ödül sistemi yer alıyor. Korunması gerekli taşınmaz nitelikteki tarihi eserlerin yıkılmasına, bozulmasına, tahribine uğramalarına kasten sebebiyet verenler 2 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırıyor. Bu eserleri bildirmeyenlere 3, satanlara 5, yurtdışına çıkaranlara ise 10 yıla kadar hapis isteniyor.
SAMSUN
Vezirköprü İlçesi'nde ikim ayında bir inşaat kazısı rasında Roma dönemine ait )lduğu tahmin edilen mezar ıdu. Kireç taşıyla kapatılmış tarihi mezarın kazılmasıyla çalışmalar durdu. Arkeoloji ve Etnografya tarafından yapılan incelemede sanılan kadın mezarında birkaç küçük boncuk şeklinde kalıntıya da rastlandı. Kayseri'de geçtigimiz eylül ayında bir inşaatın temel kazısı sırasında tarihi su kanalı ve kemeri ortaya çıktı. İnşaat çalışması durdurulurken, tarihi yapı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nca . incelemeye alındı.
MUĞLA
Muğla'nın Bodrum İlçesi'nde, kasım ayında inşaat için yapılan sondaj kazısında, Helenistik döneme ait olduğu düşünülen su kuyusu ve 2 adet mezara rastlandı. Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi görevlilerince yapılan incelemede Helenistik döneme ait olduğu anlaşıldı.
OSMANİYE
Osmaniye'nin Kadirli İlçesi'nde bir inşaatın temel kazısı sırasında Roma dönemine ait olduğu tahmin edilen, hayvan motifli mozaik kalıntıları bulundu. Mozaikler, Osmaniye Müze Müdürlüğü'nce incelemeye alındı.
DENİZLİ
Denizli'nin Çivril İlçesi'nde bir inşaatın temel kazısı yapılırken, iş makinesinin kepçesinin sert bir zemine takılmasıyla Doğu Roma dönemine ait olduğu tahmin edilen üç lahit bulundu. Denizli Müze Müdürlüğü yetkilileri, içinde iskelet ve kemiklerin de bulunduğu saptanan lahitle ilgili kurtarma kazısı başlattı.
SİNOP
Sinop'ta eski Sinop Atatürk Devlet Hastanesi'nin bulunduğu alana Sağlık Kompleksi yapılması için başlanan temel kazısında tarihi kalıntılara rastlandı.
Habertürk