Kent Haberleri

Sebahattin Karaca: Kyme Antik Kent turizme açılmalı!

Kuzey İzmir’in tarihi üzerine birçok makale ve araştırmaya imza atan Sebahattin Karaca, Kyme Antik kentinin turizme açılması gerektiği üzerine konuştu...

Kuzey İzmir’in tarihi üzerine birçok makale ve araştırmaya imza atan Sebahattin Karaca, Kyme Antik kentinin turizme açılması gerektiği üzerine konuştu.

Kuzey İzmir’in tarihi üzerine birçok makale ve araştırmaya imza atan Sebahattin Karaca, İzmir Aliağa’da katıldığı bir radyo programında Aliağa’nın kültürel değerlerine değinerek, Kyme Antik kentinin turizme açılması gerektiği üzerine konuştu.


Katıldığı radyo programında “Akdeniz’in kalbi Aliağa tarih kokuyor” ifadesini kullanan Karaca şunları söyledi: “Aliağa antik kentleri ile turizmde kuzey Ege’nin başkenti olabilir. Zira sanayi gelişecek diye bu toprağın tarihini yok sayamayız” diyerek, Kyme Antik kentinin turizme açılması gerektiğini söyledi. Kuzey İzmir’in tarih bakımından göz ardı edilemeyecek bir bölge olduğunu ifade eden Karaca, “ 1974 Kıbrıs çıkarmasından hemen sonra bu bölge sanayi bölgesi ve askeri bölge olarak ilan etti. Yapılan yatırımlarla birlikte bu bölge heba edildi. Yerini Antalya ve Marmaris bölgesi aldı. Bu bölge tarih bakımından göz ardı edilemez. Yani sanayiyle tarih bir arada sürdürülür mü ?zor ama mümkün. Aliağa’da, Kyme’nin tarihini, 3300 yıllık kentlerin varlığını ve kalıntılarını görebiliyoruz. Bölgeyi sanayiyle tamamen doldurmak hiçbir zaman doğru olmaz. Bir gün gelecek nesil sorar adama ne yaptınız. Niye sanayiye kurban ettiniz diye. Sanayi ile Kyme’nin tam tepesinde olmamalı biraz daha uzakta olabilir. Sit kanunu normal. Sit kanunu bir kez delindi mi bir daha önünü alamayız. Kurul bu konuda dengeyi korumalı. Ülkenin gelişmesi söz konusu, gelişsin diye de kültürü ortadan kaldırmakta doğru olmaz.”


"KYME, MEDENİYETİN BAŞKENTİ"

Kyme Antik şehrini medeniyetin başkenti olarak nitelendiren Karaca,şöyle devam etti:”Aliağa’da 5 tane şehir var. Bayındırlık bakanlığı döneminde buralar devlet planlama teşkilatı tarafından planlandı. Daha sonra planlamalar yerel yönetimlere verildi. Zamanında burada tarihi dokuya önem verilmemiş. Kyme’yi korunmaya yönelik planlamalarda geniş alanlar bırakılmamış. Tabi ki sanayi olmalı burada bu faaliyet yapılırken de 3300 yıllık tarihe herkesin saygı duyması lazım. Herkes orayı nasıl koruyabilirim sorusunu kendine sorması gerekir. Anıtlar kurumunun duruşunu da önemsiyorum. Gerçekten azıcık esnetseler kuralları işin sonucu kötü olur. Oradaki araziler de dolaştığınız zaman testi kırıkları ile küp kırıklarını rahatlıkla görebilirsiniz. Su kanalları yapılarak suyu şehre getirmişler. Önemli bir medeniyet, kıymetini bilmek lazım.”


Milliyet