Şimdi FED zamanı
Referans gazetesi yazarı Yiğit Bulut, FED kavramına ve Türkiye'deki emlak yatırımlarına değindi
Amerika'daki FED değil. Emlak almak isteyenlerin sorgulamak zorunda oldukları FED. Peki nedir bu FED? Neden şimdi sorgulama zamanı. Değerli dostlar, uzun süren bir "piyasa" muhabbetinden sonra ortamdakilerin bana "sermaye piyasası araçları, piyasalar, ekonomik genel durum" ile ilgili soruları ve konuşulan onca detay rağmen geldikleri nokta, "Emlak"! Vardıkları sonuç da ortak, "Türkiye'de emlak her zaman en iyi yatırım aracıdır"! Evet, yanlış okumadınız, krize rağmen sonuç hiç değişmiyor. İnsanlarımız "elle tutulur değerlere" her zaman daha fazla önem veriyor.
Finansal emlak danışmanlığı
Hemen soralım, bu çıkarım doğru mu? Birlikte detaylandıralım ve arkadaşlarıma da anlatmaya çalıştığım ve aslında "yanlış seçimlerin", "yanlış alımların" veya "yanlış zamanlamaların" değerleri nasıl düşürebileceğini özetleyen, "Finans" ve "Emlak" kavramlarını birleştiren, patenti, bana ait "Finansal emlak danışmanlığı" kavramını sorgulayalım. Peki nedir FED? Emlak değerler ile nasıl bağdaştırabiliriz? Emlak değerleri sorgularken ortaya koyduğumuz verilere iki farklı açıdan bakabiliriz.
1- Emlak değerlerin salt emlak gerçeklere dayanan detaylardan dolayı prim yapıp yapmayacağı sorgulanabilir.
2- Alıma karar verildiğinde veya alım şartları sorgulanırken "ödeme, borçlanma cinsi-planı, paranın fırsat değeri, diğer piyasalarda nasıl değerlendirilebileceği" gibi detaylar sorgulanabilir.
Tek kriter prim değil
Bizi ilgilendiren, anlatmak istediğimiz hangisi? Bizim FED dediğimiz ve "finansal emlak danışmanlığı" olarak adlandırdığımız, ikinci maddede ele alıp tarif ettiğimiz kavram. Bu noktada aklınıza şu soru gelebilir, FED kavramı dikkate alınırsa, klasik emlak sorgulama kriterleri değişir mi? Cevap çok zor değil, çok bilinmeyenli finansal bir yapı içinde konu çok boyutlu ele alınırsa, FED harici sorgulamalar gerçekçi olmayacaktır. Değerli dostlar, bu noktadan itibaren bazı yeni sorular sormak ve özellikle kavramı detaylandırmak istiyorum.
1- FED kavramını bilmeyen bir müşterinin "emlak alım süreci" nasıl gelişir? Odaklanma sadece "emlak değerler" prim yapar mı? sorusu üzerinde oluşur ve salt alım-satım farkına dayanan senaryolar kurgulanırken, "borçlanma detayları, finans piyasalarındaki potansiyel dalgalanmalar, paranın fırsat getirisi" gibi kavramlar göz ardı edilir. Örnek: Ev almak isteyen bir dostumuz, bir emlak danışmanına (emlakçı) gider ve "fiyat, pozisyon, prim" gibi bileşenleri sorgular.
Tüm değişkenler sorgulanır
2- FED kavramını bilen ve uygulayan bir müşterinin emlak alım süreci nasıl gelişir? Yukarıdaki süreç aynen geçerlidir. Fark, diğer sürecin yani FED'in de aynı anda devreye girmesinden kaynaklanır. Örnek: Evi bulduk, almaya da karar verdik ama dolar mı borçlanalım yoksa avro mu? Yoksa ikisini de bir kenara bırakıp TL mi? 1.60 üzerinde bir aylık TL faiz ile borçlanalım mı yoksa almadığımız durumda emlak değerler prim bile yapsa faizin düşmesini bekleyerek, düştüğü durumda toplam geri ödemede daha az bir miktarı mı hedefleyelim? FED kavramı devreye girdiği andan itibaren emlak değişkenleri ve finansal değişkenler aynı anda sorgulanır.
Bu çıkarımlar sonrası gelelim net sonuçlara:
Sonuç 1: Emlak değerleri kendi dinamikleri içinde tek başına değerlendirmek eksik bir yapıdır ve FED kavramı devreye girmeden alınan her karar "prim sonucu yüzünüzü" güldürse bile çok riskli ve "eksikli yapılardır.
Dolar borçlanan kazandı
Sonuç 2: Daha önceki yazılarımda FED gerçeğini defalarca kullandım. Bu yazılardan kısa bir bölümü örnekleme olması açısından aktarmak istiyorum: Soru: Son 5 yılda Türkiye'de dolar mı, TL mi borçlananlar daha kârlı? Cevap çok zor değil. Dolardaki hareketlere rağmen, dolar bazında borçlananlar, TL ile borçlananlara göre daha az ödeme yaptılar. Bu gerçeği grafik üzerinde görebiliriz. Dikkat ederseniz kur 1 TL üstüne çıkıp 1.7 TL seviyesinde "tepe" yaptıktan sonra sürekli olarak gerileyen ve kısmi tepkiler veren bir trend çizmiş. Bu gerileme sırasında dolar bazındaki borcun ödenen her taksiti TL bazında borçlananlara göre daha düşük olarak gerçekleşmiş.
Son söz: Yukarıdaki küçük alıntı bile, FED'in emlak değerlere yatırım yaparken ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Sizlere tavsiyem özellikle Türkiye'de ev alacaksanız ve "euro-dolar-TL-emlak fiyatı" gibi değişkenleri aynı anda sorgulamak zorundaysanız. FED'i kullanmadan asla
emlak ile ilgili bir karar vermeyin.
Not: Dolar grafiğine bir bakın lütfen! Krize rağmen dolar net olarak 1.77'yi geçemediği için "geri çekilmelerde" dolarla borçlananlar hep "bekleyebilirlerse" kâr etmişler!
Referans