Sinpaş 9 milyon metrekarelik fabrika kuracak!
Sinpaş ve patronu Avni çelik, gayrimenkul sektörünün önemli aktörlerinden. çorum'un Alaca ilçesinden çıkan tüccar bir aileye mensup inşaat mühendisi yıllarca önce koyduğu 'milletin yuvasını yapma' hedefine doğru adım adım ilerliyor
Sinpaş'm patronu Avni çelik ' Avni Bey evirir çevirir, kendi düşüncesini bize söyletir derler. Bu da bana biraz iftira' diyor.
Avni çelik'in patronu olduğu Sinpaş Grubu aile şirketlerinin oluşturduğu bir yapı. Bünyesinde Sinpaş GYO (Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı), Sinpaş Yapı, Seranit gibi kamuoyunun yakından tanıdığı şirketlerin de bulunduğu 13 şirketi barındırıyor. Holdingleşme çalışmalarının sürdüğü grubun başkanı Avni çelik ve hisselerin yüzde 80'inin sahibi. Yeğenleri Ömer Faruk çelik (Sinpaş GYO İcra Kurulu Başkanı) ve Ahmet çelik'in de (Sinpaş Yapı Genel Müdürü) yüzde 10'ar hissesi var. Grubu da bu üç ortak yönetiyor.
Cironun yansı sanayiden
Kamuoyunun daha çok geliştirdiği büyük ölçekli gayrimenkul projeleriyle tanıdığı Sinpaş'ın sanayici yanı da güçlü. Grup yıllık cirosunun hemen hemen yarısını seramik üretiminden sağlıyor. Yıllık 8.5 milyon metrekarelik üretim kapasitesiyle 2009'da sağlanan 330-340 milyon liralık ciro 2010'da daha yüksek düzeyde gerçekleşecek. Bu yıl kurulacak 9 milyon metrekare yıllık kapasiteli fabrikayla belki de gayrimenkul geliştirme projelerinin cirosunu geride bırakacak.
Sinpaş tam bir aile şirketi. 'Babamın 10, annemin 4 kardeşi vardı' diyen çelik, buradan gelen yelpazenin de hayli büyük olduğunu söylüyor. Bu geniş yelpaze nedeniyle Avni çelik'in 105 yiğeni ve kuzeni var. Bunlardan 11'i şu yada bu şekilde gruba bağlı şirketlere çalışıyor.
çelik kalabalık ailelerde herkesi bir işe yerleştirmenin mümmkün olmadığını belirterek şunları söylüyor:
'Ama bunların hepsiyle tek tek ilgim ve yakın temasım vardır. Bunların tabii bir kısmını alıyorsunuz, maddi olarak büyütüyorsunuz, bu defa farklı çekişmeler oluyor, o büyüdü biz niye büyümedik filan diye. O çekişmeler, kırgınlıklar, bazı çatlaklar oluşuyor. Dolayısıyla aile bireylerinin tümü bizim şirketlerimizde çalışıyor değil. Farklı işler yapanlar var.
şirketlerin başında akrabamız olan 11 kişiden belki 3 kişi var, o kadar. Gerisi tamamen profesyonel Avni çelik, 'Demiyorlar mı amca, dayı, biz bu işleri öğrendik, artık biz yönetelim' şeklindeki sorumuza şu yanıtı veriyor: 'Kimin dediği olur'
'Bir örnek vereyim. Bunlardan en yakını biraderin oğlu. Mezun oldu, iş yok sana oğlum dedik. Git iki yıl piyasada çalış. Piyasada çalışacaksın, sen iyi adamsan bana gelmene lüzum yok. Her yerde çalışırsın. Adam değilsen bu dükkanda zaten işin yok. Ama orada da başka bir zorluk oluyor. Sektöre gidiyor, soyadı çelik. Sen Avni Ağabey'in neyisin Yeğeniyim. Adam olsan orada çalışırdın, niye buraya geldin falan. Gitti iki sene çalıştı geldi, bizim konutla ilgili gayrimenkul yatırım ortaklığımızda çalışıyor. Ama genel müdür değil. Zaten bugüne kadar ben niye genel mü
dür olmadım diye de bir yakınma duyulmamıştır. Yani hiçbiri başını kaldıramaz. Ne zaman liyakati geldiyse birisi bana söyler zaten, 'Bu layıktır, şunu şuraya getirelim' der, o zaman bakarız.'
çelik, 'Bu bu şirketlerde karar verirken hep sizin dediğiniz mi oluyor' sorusuna 'Yöneticilere hiçbir şeyi doğrudan empoze etmem' yanıtını veriyor, 'Ama yavaş yavaş empoze ederim mi diyorsunuz' ısrarım üzerine de 'çocuklar (üst yönetim) o yönümün olduğunu söylüyorlar. Avni Bey evirir çevirir, düşündüğünü bize söyletir derler ama onda da iftira ediyorlar biraz bana' diyor ve devam ediyor:
'Zaman içinde fikirler birbiriyle benzeşiyor ama insan farklı fikirlerden, farklı görüşlerden hakikaten çok zenginleşiyor, Bir an bakıyorum, ben bilirim, ben yaparım, dediğimi yap, gerisine karışma diyor bazı patronlar, Bu tavırları çok olumlu ve gelişmeyi sağlayıcı tavırlar olarak görmüyorum. Bazı patron şirketlerinde bunu görürüm.'
Sinpas Grubu'nun Başkanı Avni çelik grupta günlük işleyişte 'birçok konunun üzerinden geçtiğini' söylüyor ama 'müşterinin teveccühüne' satışçılar kadar hakim olmadığını da kabul ediyor. Sinpaş'ta arsa alımı gayrimenkul departmanı çalışanlarının, Avni Celik'in, Ömer Faruk çelik ile Ahmet Celik'in ve satış hölümünün iki üst yöneticisinin oluşturduğu bir ekip tarafından yapılıyor.
Sinpas' adı ne anlama geliyor
Avni Celik'in yıllar önce Türk insanını konut sahibi yapmak amaayla kurduğu Sinpaş'ın adının da ilgine bir öyküsü var. çelik o öyküyü şöyle anlatıyor:
'1970'Ierde bazı kamu kuruluşlarının sahillerde yazlık kampları vardı. Bu kurumlardaki memurlar ve isçiler çok şanslıydı. çünkü çok uygun fiyatlarla yaz tatili yapma imkanı buluyorlardı. Bu imkana sahip olmayanlarda ise büyük bir yazlık sahibi olma özlemi vardı. Biz de yazlık işine girmeye karar verdik ve açık adı Sahil İnşaat ve Pazarlama AS olan şirketi, yani SİNPAS'ı kurduk. Türkiye'nin yazlık hevesi Sinpaş'ın doğuşuna neden oldu.'
'Ben size demedim mi' demekten nefret ediyor
Avni çelik, en çok 'Ben size demedim mi' durumunda kalmaktan nefret ediyor. çünkü bu durumda kalmayı bir yönetici veya patron için çok olumsuz bir nokta olarak görüyor ve kendi şirketinde bugüne kadar böyle bir durumda kalmadığının da altını çiziyor. çelik bu konuda şunları anlatıyor:
'Su andaki gayrimenkul projelerinden birine muhalefet ettim. Olmasın, bu işe girmeyelim, başka biri yapsın, zaten bu iş olmaz dedim. Karşımdaki muhalefet, bize müsaade eder misin dedi, ben de ettim. Ama elhamdülillah 'Ben demedim mi' durumu çıkmadı ortaya ve o proje çok başarılı oldu''
Neyi gördüler
çelik, projeyi gerçekleştirmek isteyen ve bu konuda direnen yöneticilerinin işin dış cephesinde oldukları için kurumun marka değerinin ne olduğunu gelen tepkilerden ölçebildiklerini belirterek 'Ben marka değerimizin o kadar para etmeyeceğini düşünüyordum. Ama gerçekten yanılmışım.Proje gayet iyi gidiyor ve benim endişelerimin pek de haklı olmadığı ortaya çıktı' diyor.
'Başarısızlıklar bana ait'
Avni çelik, 'Kendiniz gibi bir yöneticiyle çalışmak ister miy-diniz İşler ters gittiği zaman çok sinirlenir misiniz' sorularına ise şu yanıtı veriyor:
'Doğrusu onu test etme imkanım hiç olmadı. Kızmadığım bir tarafa, 37-38 senedir hep yönetici koltuğunda oturuyorum. Karşıya geçip durma fırsatım hiç olmadı. Ama çocukların hepsine şunu söylerim: Başarıların hepsi sizin, başarısızlıklar ve hatalar varsa onlar bana aittir. Verince, paylaşınca mesele daha güzel bir yere oturuyor. Başarısızlık varsa benim biraz kusurum var demektir. Yol göstermeliydim, neticede bu çocukların hepsi iyi niyetli iyi niyetlerinden, meseleye yeteri kadar zaman ayırdıklarından şüphem olmayan çocuklar. E buna rağmen de hata varsa orada kusursuz bir sorumluluk vardır ve onun da üzerini örtmek lazımdır diye düşünürüm.'
'İşi 66 yaşında, 5 yıl sonra bırakıyorum'
Sinpaş'ın Başkanı Avni çelik 'Hep bu tempoda çalışacak mısınız' sorusuna ise şu yanıtı veriyor:
'2010 yılı arama konferansımızı aralık ayında yaptık. Hedefi koydum. Düşüncemi çocuklarla paylaştım. 5 yıl sonra 66 yaşında grubun yönetiminden çekileceğim. Günlük işleyişte olmayacağım, yönetim kurulunda olmayı da düşünmüyorum. Sadece bir onursal başkanlık gibi bir görev verirlerse onun gereklerini yerine getireceğim. Tabii önemli birikim oluştu. 44 yıldır çalışıyorum, sanat okulunu bitirdiğimden beri. Bunun 37-38 senesi Sinpaş'ta. Bir birikim oluşuyor, o birikimden tabii kurumu mahrum etmemek lazım.'
Aile dışındakilere fırsat
Yeni dönemde Sinpaş yalnızca aile içinden değil, dışından gelenlere de yeni fırsatlar vererek onların kariyerlerini planlayacak. Avni çelik bunu 'çelik soyadında olanları daha yukarıda bir yere çekerek, organizasyon semasındaki kutuları boşaltıp alttan gelen arkadaşlarımızı yukarıya doğru taşıyıp sektöre kazandırırız diye düşünüyoruz. çelik soyadı olanları CEO gibi, yönetim kurulu üyesi gibi, icra kurulu başkanı gibi görevlere, yukarıya doğru onları almak, aşağıdan gelenleri de yukarıya alarak kariyer hedeflerini gerçekleştirmek gibi bir stratejimiz var' diyerek dile getiriyor.
'Kızlarım çalışmıyor'
Avni çelik'in iki yetişkin kızı var. Ancak iş yaşamında yoklar. Zaten çelik de, kadının hem çalışıp hem de çocuklarına bakmasının zor olduğunu düşünüyor ve kızlarıyla ilgili olarak 'İkisi de reddettiler çalışmayı. Birinin ikizi var. nefes alacak zamanı yok. Öbürünün de bir çocuğu var, o da onunla uğraşıyor. Bizim vakfa gidip geliyorlar, torunlarım için açtığım ve bugün 80 çocuğun eğitim gördüğü anaokuluyla uğraşıyorlar'' diyor. Damatlarından hukukçu olanın grupta çalıştığını anlatan Avni çelik, 'Öbürü de sanayici bir çocuk. Kendi işi var' diyor.
Radikal/Ruhi Sarıyer