Standartlara uygun olmayan çatıların uçma riski arttı!
ÇATIDER Başkanı Yaşar Şenal, hava olaylarının her geçen gün daha yıkıcı olması sebebiyle yapıların ve çatıların çok daha dayanıklı olması gerektiğini belirterek,
Türkiye, küresel iklim değişikliklerine bağlı olarak artık daha fazla sayıda güçlü fırtınalara ve hortumlara maruz kalıyor. Bunun son örnekleri de Ayvalık, Kırıkkale, Ordu, Çorum gibi birçok yerleşim yerlerinde görüldü. Çatılar uçtu, vatandaşlar yaralandı. ÇATIDER Başkanı Yaşar Şenal, hava olaylarının her geçen gün daha yıkıcı olması sebebiyle yapıların ve çatıların çok daha dayanıklı olması gerektiğini söyleyerek, “Standartlara uymayan, vasıfsız kişilerin yaptığı çatı taşıyıcıları şiddetli fırtınalara karşı dayanıksızlar. Maddi kayıplar bir yana, insan sağlığına zarar gelmemesi ve üzücü kayıplar yaşanmaması için uzman ve tecrübeli uygulamacıların yaptığı çatılar hayati önem taşıyor. Sertifikalı, standartlara uygun ürünler kullanılmasına dikkat etmeliyiz” şeklinde konuştu.
Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÇATIDER) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Şenal, bu hafta içerisinde Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde hortum, Kırıkkale, Ordu, Çorum, Çanakkale gibi şehirlerde güçlü fırtınanın etkili olması sebebiyle çatıların uçtuğunu, yapıların yıkıldığını ve en önemlisi insanların yaralandığını belirterek, yaşanan olaylar sebebiyle duyduğu üzüntüyü paylaştı.
Şenal, daha büyük kayıplara yol açabilecek güçlü doğa olaylarına karşı hazırlıklı olabilmek amacıyla tüm yapı bileşenlerinin önem taşıdığını ancak uçma ve çökme tehlikesi nedeniyle çatıların çok daha güçlü olması gerektiğini belirtti.
Standartlara uygun olmayan çatılar tehlikeli
Şenal, çatıların standartlara uyulması halinde sorun oluşturmayacağını belirterek, şöyle konuştu;
“Vasıfsız kişilerin standartlara uygun olmayan şekilde yaptığı çatıların büyük bölümünün şiddetli fırtınaya karşı dayanıksız olduğunu söyleyebiliriz. Çatıların projelendirme, yapım veya bakım süreçlerinde; çatı projesinin yapılmaması, yapım tekniklerine uyulmaması, standart dışı malzeme kullanılması veya yapım işlerinin bilgisiz, yetersiz ve belgesiz kişilere bırakılması durumunda yapılar riske açık hale geliyor. Üzücü bir kaza yaşamadan, çatılarımızı standartlara uygun hale getirmeyi öneriyoruz.”
Çatının binaya doğru tespit edilmesi gerekiyor
Şenal, ideal çatı uygulamalarının detaylarını şu şekilde sıraladı: Çatı bütünü içindeki, özellikle kalkan duvar, parapet, baca gibi yapı bileşenleri deprem sırasında yıkılmayacak, yapıdan ayrılarak çevreye savrulmayacak şekilde projelendirilmeli ve projeye uygun olarak inşa edilmelidir.
Çatıların bina taşıyıcı sistemine bağlantıları, her yönde gelebilecek yükleri alabilecek şekilde uygulanmalıdır.
Sadece çivilerle yapılan bağlantılarda uzun vadede performans düşer. Tespit ve uygulama performansı yüksek vida ve ankraj sistemleri kullanılmayan ve betonarme veya çelik taşıyıcı sisteme sabitlenmeyen yanlış uygulamalar, bu noktalarda zayıflığa yol açar.
Yapılan işlerin her safhasında çatı konusunda uzman bir teknik eleman tarafından kontrol altında tutulmalıdır. ÇATIDER olarak sektörün ihtiyaç duyduğu uzman uygulama usta ve teknikerleri eğitiyoruz.
Çatılara plansız konulan su deposu, çanak anten gibi yükler risk unsuru
Çatılarda yer alan su deposu, çanak anten, güneş enerjisi paneli, baz istasyonu gibi yüklerin riskleri artırma potansiyeline sahip olduğunu da belirten Şenal, şu şekilde devam etti:
"Bu ekipman ve sistemlerin çatı üzerinde yer almaları, belirli bir hesaba ve projeye dayanıyor, usulüne uygun olarak yapılıyor ve yapım aşamaları denetleniyorsa sorun yaşanmaz. Örneklerini sıkça gördüğümüz şekilde izinsiz ve bilgisizce yapılan ilaveler, deprem, fırtına gibi olaylarda bulundukları yapı ve çevredekiler için ciddi yaralanma ve ölümlere sebep olabiliyor. Çatının böyle sistemleri taşımadığı görüldüğünde tedbir alınmadan çatı üzerine ilave yükler konulmamalı."