24 / 12 / 2024

Sultanahmet'in sit alanındaki restorana ne olacak

Sultanahmet'in sit alanındaki restorana ne olacak

Beş yıl önce Fatih Belediyesi'ne bakanlığın 'sergi alanı, müze deposu ve kültür merkezi' olarak kiraladığı alanda 'kepapçı' açıldı. Sultanahmet'teki sit alanına inşa edilen restoran için koruma kurulu 'yıkın' dedi, ancak belediye 'ikinci kata' da göz yumd



Sultanahmette Mozaik Müzesinin tam karşısında Bizans Saray kalıntılarının bulunduğu Hazine arazisini Müze yapacağım diye 49 yıllığına kiralayan Fatih Belediyesi, müze yerine restoran açtı. Sergi alanı, müze deposu, konferans salonu ve kültür merkezi yapılma sözü verilen araziden şimdi kebap kokuları yükseliyor. Oysa tahsis protokolünde restoran görünmüyordu, üstelik sit alanı içinde herhangi bir fiziki müdahale de yasaktı. Onayladığı avan projenin değiştiğini gören Koruma Kurulu Fatih Belediyesine Yıkın talimatı gönderdi ve sorumlular hakkında suç duyurusunda bulundu.

Sonuç: Fatih Belediyesi yıkım yapmadığı gibi, restoranın ikinci kata çıkmasına da göz yumdu. Sultanahmet Mahallesi Torun Sokaktaki kentsel ve arkeolojik sit alanı içinde Bizans Büyük Saray kalıntıları ile Baytar Mektebi kalıntılarının bulunduğu 2 bin 176 metrekarelik bir arazi yıllardır boş duruyordu.

Protokoldeki tarif

Arazi Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlıydı. Bakanlık 2006 yılında araziyi kamu içerikli ve sosyal amaçlı kültür merkezi ile taş eserlerin sergileneceği açık sergi alanı olarak kullanılmak üzere o dönemin Eminönü Belediyesine 49 yıllığına tahsis etti. Eski Bakan Atilla Koç ile eski Belediye Başkanı Nevzat Erin imzaladığı protokol, arsanın nasıl kullanılacağını şöyle tarif ediyordu:

Kültür ve Turizm Bakanlığının ve Koruma Kurulunun uygun göreceği bir proje yapılacaktır. Belediye düzenleme projesi kapsamında taş eserlerin korunacağı açık sergi alanlarını ve arkeolojik eserlerin saklanmasına yönelik kapalı depo alanlarını Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edecektir. Belediye ayda iki hafta sonu kültür merkezi ve konferans salonundan faydalanma hakkını Kültür ve Turizm Bakanlığına sağlayacaktır.

Belediye, Taş Eserler Sergi Alanı ismiyle hazırladığı avan projeyi 2006 yılında İstanbul 4 Numaralı Koruma Kuruluna gönderdi. Torun Sokak, 146 Pafta, 92 Adada yer alan arazi için hazırlanan avan projede; 2, 78 ve 81. parsellerde yeşil alan, 54 ve 69. parsellerde belediye kültür tesis alanı, 81. parselde kamu içerikli ve sosyal amaçlı kültür merkezi ile taş eserlerin sergileneceği açık sergi alanı yapılacağı belirtiliyordu. 1 / 1000 ve 1/ 5000 ölçekli planlarla yapılması düşünülen tesisler tek tek plan üzerinde gösteriliyordu. Bu planlar içinde kapalı ve iki katlı tek bir tesis görünmüyordu. Ancak geçen yıl nasıl olduysa müze alanında inşaat faaliyeti başladı.

Belediye, bakanlıktan kiraladığı alanda bir özel şirkete kebapçı açma izni verdi. Kurulun onayladığı projede yeşil alan ve açık oturma dinlenme yeri olarak görünen alanda Muradan Restoran tek katlı inşa edildi. Üstelik müze ve kültür merkezi de kğıt üzerinde kaldı. Koruma Kuruluna yapılan şikyetler üzerine yerinde yapılan incelemelerde uygulamada her şeyin değiştiği ortaya çıktı. İstanbul 4 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu 02.06.2010da ilke kararlarına aykırı inşa edilen yapının yıkılmasına karar verdi.

Depoda eser yerine su

Ancak aradan geçen sürede restoranın yıkılmadığı gibi bir de kat çıkıldığı tespit edildi. Kurulun 27.1.2011 tarihli raporu şöyle:

Kurulumuzun uygun bulduğu avan projeye göre taş eserler açık sergi alanı ve açık oturma - dinlenme alanı olarak düzenlenmesi öngörülen alanda şimdi zemin + teras katlı restoran yapısının inşa edildiği tespit edilmiştir. Ayrıca avan projede idari ofis ve müze deposu olarak düşünülen binada ise restorana yönelik su şişeleri ve kolilerin depolandığı tespit edilmiştir.

Bunun üzerine kurul nisan ayında yeni bir karar aldı. Kurul son kararında inşa edilen restoranın belediye tarafından yıkılmasını isteyerek, Söz konusu aykırı uygulamalar yapanlar hakkında da suç duyurusunda bulunulmasını ve tesisin 1006 yılında onaylanan avan projeye uygun hale getirilmesini istedi.

Ancak kaçak inşaatın yapılmasına izin veren de Fatih Belediyesiydi, yıkması istenen de. Yıkım uygulanmadığı gibi teras katı da hizmete açıldı.

Belediyenin kafası karışık

Fatih Belediyesi yaptığı açıklamada hem protokole uygun davranıldığını belirtiyor hem de yıkım kararı aldık diyor:

Protokolde Belediye, düzenlenecek alanın içerisine proje bütünlüğünü bozmayan, ancak işletme masraflarını belli oranda karşılayacak durumda olan antik restoran, kafeterya gibi tesisleri koyabilecektir ifadesi yer almaktadır. Kurul tarafından onaylanmış avan projeye aykırı işlem yapılmamıştır. Avan projede yer alan ofis ve depo aynen muhafaza edilmektedir. Söz konusu yerin ilgilileri, proje bütünlüğünü bozmayan, ancak işletme masraflarını belli oranda karşılayacak durumda olan ahşap yapıyı yıkarak yeni bina inşa etmişlerdir. Kaçak yapı belediyemizce mühürlenmiş, kaçak inşaat zaptı tutulmuş ve encümene sevk edilmiştir. Encümence de para ve yıkım cezası verilmiştir. Yapıyla ilgili yasal süreç devam ediyor.

Terasımız açılmıştır

Önce tarihi sit alanına tek katlı olarak inşa edilen Muradan Restoran daha sonra çatıyı da teras katı halinde hizmete açtı. Bu arada şikyet üzerine Koruma Kurulu alanda inceleme yaptırdı. Projede olmayan binanın yıkım emri belediyeye gitse de restorana dokunulmadı.

Tarihin ortasında yemek keyfi

Kültür ve Turizm Bakanlığı, araziyi bir protokolle belediyeye devrederken, tarihi alanın ünlülerin de uğrak yeri olan bir restorana dönüşeceği öngörülmemişti.
Radikal/ÖMER ERBİLArşivi


Geri Dön