Sur'da 30 ila 100 bin liralık evlerin yerine yapılan villalar 2 milyona satışa çıkıyor!
Diyarbakır Sur'da, 'acele kamulaştırma' kararıyla 30 ila 100 bin lira arasında bir değerle alınan evlerin yerine yapılan villalar, emlak sitelerinde 600 bin ila 2 milyon lira arasında bir fiyatla satışa sunuldu.
Diyarbakır' Sur'da kentsel dönüşüm kapsamında Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde yıkımları tamamlanan evlerin yerine yapılan villalar satışa sunuldu.
Sputniknews'ten Sertaç Kayar'ın haberine göre, Sur Alipaşa mahallesindeki yaklaşık olarak 800 ev ve iş yeri kentsel dönüşüm dahilinde yıkıldı, yerine villalar yapıldı. Kenttin kültürel dokusuna uymadığı konusunda sık eleştirilen betorname tipi evler, 600 ila 2 milyon lira arasında 'Tarih ve Lüks iç içe' ibaresiyle satışa sunuldu.
Yapılan açıklama bölümünde de “Aylık 1350 TL 180 ay vadesi vardır. Taksitler sabittir. Fiyata dahil değildir” ifadeleri bulunuyor. Genel olarak yoksul kesimin yaşadığı mahallede evler 30 bin ila 100 bin arasında alınmıştı.
Mahallede evlere biçilen fiyatlar 30 bin ila 100 bin TL arasıydı
2012'de başlayan kentsel dönüşüm kapsamında evlerin yıkımına başlanmış ve 2016 yılında 'acele kamulaştırma' ile evlerin yıkım çalışmaları hızlandırılmıştı. Evlere biçilen fiyatlar ailelerin tepkisini çekmiş ve çok sayıda aile konutlarını satmak istemedi.
Mahallede evlere biçilen fiyatlar 30 bin ila 100 bin lira arasında değişiyordu. Aileler evlerden çıkmayınca mahallenin elektrikleri, ve suları kesildi. Aylarca elektriksiz ve susuz yaşayan aileler daha sonra mahalleden çıkarıldı. Konutunu satmak istemeyen birçok aile mahkemeye başvurdu ve mahkemeleri halen sürüyor.
6 ailenin yaşadığı 2 katlı eve önce 100 bin, şuan 360 bin TL değer biçiliyor
'Acele kamulaştırma' kararından sonra evi yıkılan Sevim Şengi bu ailelerden biri. Evlerini satmak istemeyen Şengi ailesinin açmış olduğu dava halen sürüyor. 2 katlı ve 6 ailenin yaşadığı eve ilk etapta 100 bin lira fiyat biçilmiş, aile evi satmayınca bu miktar şuan 380 bin liraya yükseltildi. Fakat aile hala evini satmak istemiyor ve mahalleye geri dönmek istiyor. Sputnik’e açıklamalar yapan 60 yaşındaki Sevim Şengi “4 yıl önce evler yıkılmaya başladığı zaman çıktık. Çok direndik ama zorla çıkardılar” diye konuştu.
'Para istemedik, evimizi istedik ama vermediler'
2 katlı evde 6 aile kaldıklarını belirten Şengi evlerinden çıkarıldıktan sonra 6 ailenin de kirada kaldığını dile getirdi. Şengi “Oğlum 3 ay elektriksiz, susuz evde kaldı ama olmadı. Oğlum ‘çıkmam dedi’ ama çıkardılar. Ne yaptıysak olmadı, mecbur kaldık çıktık. 60 yaşındayım orada doğdum orada büyüdüm, tüm anılarım orada kaldı. Eşim vefat etti, tüm anılarım oradaydı. Orası bizim için çok iyiydi. Çocuklarım işten çıkarılmıştı, çalışmıyorlardı, şu anda çalışmıyorlar. Evimiz 400 metrekareye yakındı. 2 katlı ve avluluydu. 5 kardeşim ve ben 6 aile kalıyorduk. Avlusu büyüktü. İlk başta 100 bin lira verdiler, satmadık, şu an 380 bin lira diyorlar. 6 aile için bu para yetmez. Şuan hepimiz kirada kalıyoruz. Kimse çalışmıyor, günlük işlerde çalışıyorlar. Para istemedik, evimizi istedik ama vermediler. Şimdi de çok pahalı satıyorlar, alamıyoruz. Evimizi vermelerini istiyoruz. Mahkemeye verdik, mahkeme hala devam ediyor” dedi.
‘Düşük bedellerle onları zorla oradan çıkardılar’
Dönemin Diyarbakır Mimarlar Odası Başkanı Şerefhan Aydın, o dönem evlerin ailelerden çok düşük ücretlerle alındığını dile getirdi. Aydın “Eski evler olduğu için hesapladıkları zaman yıpranma payını çok yüksek hesaplıyordu, misal yüzde 90 yıpranma payı. Dolayısıyla yapının bedeli çok çok düşük çıkıyordu. Oradaki halkın temel itiraz noktalarından birisi de buydu. Kiracı konumunda olan çok mülk sahibi vardı. Yapısı büyük ama tapuda parseli küçük olduğu için yine tapu üzerinden hesap yapılıp düşük bedellerle onları zorla oradan çıkardılar” diye konuştu.
'Evleri neredeyse 10 katı karla sattılar, resmen orada bir ticaret yaptılar'
Birçok ailenin mahalleyi terk etmek istemediği için evini satmak istemediğini, bazı ailelerin de maliyet hesaplamasına itiraz ettiğini dile getiren Aydın şöyle konuştu:
“Şimdi yaptıkları villaları 700-800 bin lira ile satışa çıkarmışlar. Oysa Alipaşa ve Lalebey’de bizim gördüğümüz kadarıyla en fazla para alan miktar olarak 80-90 bin liraydı, o da çok büyük evlerdi. Şuan ise nerdeyse 10 katı karla satıyorlar. Resmen bir ticaret yaptılar orada. Birçok aile miktarı çok az görüp kabul etmedi. Şuan hesabında verilen ücreti bekleyip de mahkeme süreci devam eden aileler var. Razı olmayan aileler mahkemeye gidiyordu.”