Suudi Arabistan'daki 3 Türk inşaat işçisinden yardım çağrısı!
Seydikemer'den Suudi Arabistan'a çalışmaya giden 3 Türk inşaat işçisi, tadilat yaptıkları üniversite inşaatında arkadaşları İlyas Dargın'ın ölümüyle başlayan soruşturma kapsamında, 7 aydır Türkiye'ye dönmelerinin engellendiğini öne sürdü.
MUĞLA'nın Seydikemer İlçesi'nden Suudi Arabistan'a çalışmaya giden 3 Türk inşaat işçisi, tadilat yaptıkları üniversite inşaatında arkadaşları İlyas Dargın'ın ölümüyle başlayan soruşturma kapsamında, 7 aydır Türkiye'ye dönmelerinin engellendiğini öne sürdü. Görüntülü cep telefonu görüşmesiyle Türk yetkililere seslenen işçiler, evlerine geri dönmek istediklerini söylerken, gözyaşı döktü.
Seydikemer'in Çaykenarı Mahallesi'nde yaşayan inşaat işçileri 42 yaşındaki Ramazan Koç, 44 yaşındaki Ramazan Salan, 56 yaşında Ramazan Başkara ve 43 yaşındaki İlyas Dargın, geçen yıl 5 Şubat'ta, Türk inşaat firması aracılığıyla Suudi Arabistan'ın ikinci büyük şehri Cidde'ye çalışmak için gitti. İşçiler, Cidde'ye 80 kilometre mesafedeki Thuwai bölgesinde, Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin tadilatında çalışmaya başladı. İşçilerden evli ve 2 çocuk babası İlyas Dargın, geçen yıl 28 Mayıs'ta internet bağlantısı yapmak için girdiği konteynerin altında can çekişirken bulundu. Elektrik akımına kapıldığı sanılan Dargın, ambulansla götürüldüğü hastanede yaşamını yitirdi. Arabistan polisi inşaat alanında inceleme yaparken, Dargın'ın ölümü arkadaşları Koç, Salan ve Başkara'yı üzüntüye boğdu.
BAŞINDA DARP İZİNE RASTLANDI
Dargın'ın cenazesine Suudi adli tıp uzmanları tarafından Cidde'de otopsi yapıldı. Otopsi raporuna Dargın'ın başının arka kısmında darp izine rastlandığı yansıdı. Otopsinin ardından Dargın'ın cenazesi, arkadaşı Salan'ın refakatinde geçen yıl 16 Haziran'da Türkiye'ye getirildi. Cenazeye 17 Haziran'da bu kez İzmir Adli Tıp Kurumu'nda otopsi yapıldı. Bu otopsi raporunda ise Dargın'ın vücudunda elektrik yanıkları görüldüğü ifadeleri yer aldı. Otopsilerin ardından Dargın, eşi ve yakınlarının gözyaşları arasında Çaykenarı Mahallesi'nde toprağa verildi. Salan ise cenazeye katıldıktan sonra Arabistan'da kalan arkadaşları Koç ve Başkara'nın yanına geri döndü.
21 GÜN SÜREYLE GÖZALTI
İzmir Adli Tıp Kurumu'nun hazırladığı rapor Arabistan'a gönderildi. Ancak Suudi adli tıp uzmanlarının otopsi raporu Arabistan polisinin eline ulaşınca, işçiler şüpheli sıfatıyla geçen yıl 28 Ekim'de gözaltına alındı. Polisin Arapça sorularına cevap vermekte zorlanan işçiler, çalıştıkları şirketten gelen yetkili aracılığıyla sorgulandı ve Arapça yazılı tutanaklara imza attı. 21 gün gözaltında tutulan işçiler yurt dışına çıkış yasağı konularak serbest bırakıldı. Sözleşmeleri geçen 5 Şubat'ta dolan ve evlerine dönmek isteyen işçiler, yasak nedeniyle 7 aydır Türkiye'ye dönemedi.
'ARKADAŞIMIZIN ÖLÜMÜYLE İLGİMİZ YOK'
Görüntülü cep telefonu görüşmesi aracılıyla Türk yetkililere seslenen işçiler, 7 aydır hiçbir açıklama yapılmadan Suudi Arabistan'da tutulduklarını söyledi. Dargın öldüğü sırada olay yerinde olmadıklarını belirtilen işçiler, Arapça bilmedikleri için polise açıklama yapamadıklarını kaydetti. Arabistan'a birlikte geldikleri ve aynı odada kaldıkları Dargın'ın ölümüyle ilgileri bulunmadığını belirten işçiler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'a seslenerek yardım istedi. Arabistan'da mahsur kaldıklarını vurgulayan işçiler, Dargın'ın başının arka bölümündeki izin, akıma kapıldığı sırada altına girdiği konteynere çarparak gerçekleşmiş olabileceğini anlattı. Ölüm olayının gerçekleştiği yerin fotoğraflarını gösteren işçiler, Dargın'ın baretinin de konteynerin altında bulunduğunu kaydetti.
Seydikemer'de yaşayan 90 yaşındaki annesi ile yüzde 80 engelli çocuğunun bakıma muhtaç olduğunu anlatırken gözyaşı döken işçilerden Ramazan Koç, arkadaşlarının ölümüyle ilgileri olmadığını belirterek Türkiye'ye dönmek için yardım istedi.
'HAKKIMIZI HELAL ETMEYİZ'
Suudi Arabistan'da 18 aydır bulunduklarını ve 7 aydır Türkiye'ye dönmeye çalıştıklarını anlatan işçilerden Ramazan Başkara ise, "Herhangi bir süre verilmeksizin burada tutuluyoruz. Çoluğumuza çocuğumuza hasret kaldık. Suriye vatandaşlarına yardım eden hükümetimiz, bizi yardım etmezse hakkımızı helal etmeyiz. Çok mağdur durumdayız. Türkiye'ye hasretiz. İntihar edecek duruma geldik" dedi.
'ANNEM SÜREKLİ AĞLIYOR'
Başkara'nın Fethiye'de yaşayan otel çalışanı oğlu Ferdi Başkara da babası ve arkadaşlarının Suudi Arabistan'da mahsur kaldığını belirterek mağdur olduklarını söyledi. Hayatını kaybeden Dargın'la akraba olduklarını belirten Başkara, "Babamdan olaya ilişkin bilgiler aldık. Olayın gerçekleştiği sırada hepsinin ayrı bölümlerde çalıştığını anlattı. Çığlık sesleri üzerine olay yerine koşmuşlar. Ancak şu an Dargın'ın ölümünden sorumlu tutuluyorlar. Arapça bilmedikleri için tercüman aracılığıyla ifade verip imza atmışlar. Türkiye'den bir tercüman ve avukat istiyorlar. Torunları her gün babamı soruyor. Annem sürekli ağlıyor" dedi.
Dört arkadaşın Türkiye'de de uzun süre birlikte çalıştıklarını sözlerine ekleyen Başkara, "Olaylar nasıl bu hale geldi anlamadık. Yıllardır bir arada çalışırlar ve çok yakınlardır. Birlikte çalıştıkları arkadaşlarıyla ne problemleri olabilir. Yetkiler sesimizi duysun. Bu işe el koysunlar" diye konuştu.
Hürriyet