Tahir Büyükakın: Nereye ev yapmayacağımızı bilmeliyiz!
Depreme karşı en önemli konunun zemin olduğunu söyleyen Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, "Depremle ilgili çalışmalar yapıyoruz.Her şeyden önce veri zemin bilgi merkezi kurulmalı. Asıl mesele zemin, daha sonra bina" dedi.
6. Uluslararası Deprem Sempozyumu, "Kocaeli ve Düzce Depremlerinin 20. Yılına Özel Sempozyum" temasıyla Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Kocaeli Üniversitesi ev sahipliğinde The Ness Otel’de yapıldı.
Türkiye tarihinin en acı olayları arasında yer alan 17 Ağustos 1999 Kocaeli ve 12 Kasım 1999 Düzce depremlerinin üzerinden 20 yıl geçti. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nde yer alan habere göre, 20 senenin ardından; Deprem gerçeğinin bölgemizde ve ülkemizde yapılan, yapılması planlanan çalışmaların kapsamlı bir şekilde ele alındığı 6. Uluslararası Deprem Sempozyumuna Kocaeli Valisi Hüseyin Aksoy, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın eşi Doç. Dr. Figen Büyükakın, Ak Parti Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saadetin Hülagü, Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Savaşan, Düzce Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, sempozyum düzenleme kurulu Başkanı Prof. Dr. Fadime Sertçelik, ilçe belediye başkanları, yurtiçi ve yurtdışından akademisyen ile sivil toplum kuruluşu temsilcileri katılım gösterdi.
“17 AĞUSTOS SABAHI DEPREM GERÇEĞİNE UYANDIK”
Sempozyum açılışında bir konuşma gerçekleştiren düzenleme kurulu Başkanı Prof. Dr. Fadime Sertçelik; “Ülkemiz yoğun ve farklı fay sistemlerinin bulunduğu bir bölgede. 10 yılda bir ülkemizde yıkıcı depremler meydana gelmiştir. Cumhuriyet tarihinin en büyük depremi 1939 yılında gerçekleşen Erzincan depremidir. Bu depremin ardından depremin doğudan batıya ilerlediğini gördük. 1999 yılında 17 Ağustos ve 12 Kasım tarihlerinde Gölcük ve Düzce depremleri meydana geldi. 17 Ağustos 1999 sabahı tüm Türkiye deprem gerçeği ile uyandı. Dün biz hazırlıklarımız sırasında meydana gelen depremin İstanbul’da yaşattığı paniği gördük. Biz sadece depremi değil, depremin etkilerini, afetleri ve diğer konuları konuşmak için bir araya geldik” şeklinde konuştu.
“DEPREM GERÇEĞİ UNUTULMAMALI"
17 Ağustos Depreminde evinin yıkıldığını ve saatlerce enkaz altında kaldığını dile getiren Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saadetin Hülagü ise; “Dün yaşanan İstanbul depremi, bugün düzenlediğimiz sempozyumumuzu önemli bir hale getirdi. 1999 depreminin ardından meydana gelen ölümlerin nedenleri araştırılmalı. 1999 yılında aldığımız notlarımız zayıf. Kurtarma hizmetlerimiz konusunda sınıfta kaldık. Ama bugün gelinen noktada bu alanda da önemli gelişmeler kat ettik” diye konuştu.
“AKADEMİK ÇALIŞMALAR YAPILMALI”
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın ise; “Depremden önce yapılacak, deprem esnasında yapılacak ve depremden sonra yapılacak işler var. 1999 yılında Başiskele ilçesinde ikamet ediyordum. Deprem esnasında doktora tezimi hazırlıyordum. Bir odadan diğer bir odaya geçene kadar dalgalı bir havada denizde kalmış bir sandal gibi sallandık. Yapılması gerekenler ortada. Akademik çalışmalara ağırlık vermeliyiz. Öğrencilerimizi akademik çalışma yapmaya yönlendirmeliyiz. Sizden önemli bir isteğim var. Bu sempozyumun ardından sonuç bildirgesi hazırlayın, kamu kuruluşlarından yapılmasını istenenleri bize bildirin” şeklinde konuştu.
“AFETLERE KARŞI HER MAHALLEDE TEŞKİLATLANALIM”
Kocaeli olası bir depreme hazır mı? sorusunun her daim akıllarda olması gerektiğini belirten Başkan Büyükakın; “Marmara’nın bir havza olarak yönetilmesi gerekiyor. Afet planlarını iyi hazırlamalıyız. Depreme ve doğal afetlere karşı her mahallede teşkilatlanmamız gerekir. Ancak o zaman planlı ve sistematik bir şekilde iş yapabiliriz” açıklamasını yaptı.
“NEREYE EV YAPMAYACAĞIMIZI BİLMELİYİZ”
Depreme karşı en önemli konunun zemin olduğunu söyleyen Başkan Büyükakın; “Kocaeli Büyükşehir Belediyesi olarak deprem ile ilgili 65 çalışma yaptık. 35 bin kişiye eğitim verdik. Depremin ne zaman olacağını bilmiyoruz. Depremle ilgili çalışmalar yapıyoruz. Üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları harekete geçsin. Her şeyden önce veri zemin bilgi merkezi kurulmalı. Asıl mesele zemin, daha sonra bina.. Üzerinde bulunduğumuz Kuzey Anadolu Fay hattının her daim araştırılması lazım” diye konuştu.
