Tapu harçları ve emlak vergisi düşürülmeli!
Gayrimenkul Uzmanı Köksal Ünal, bir defalık “değer artışı affı ile gayrimenkullerin gerçek değerine getirilmesi koşuluyla tapu harçları ve emlak vergisi oranlarının düşürülmesini önerdi.
Etimesgut Emlak Müşavirleri Derneği Başkan Yardımcısı Köksal Ünal, “bir defaya özgü değer artışı affı” ve belediye rayiç bedellerinin güncellenmesi ile tapuda gayrimenkullerin gerçek değerine getirilmesi gibi düzenlemelerin ardından yıllık emlak vergisi oranının tapu bedeli üzerinde binde 1-2 düzeylerine çekilmesini önerdi.
Köksal Ünal konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, gündemdeki tapu harç indiriminin isabetli bir hamle olduğunu, ancak tek başına bunun konut piyasası ve inşaat sektörünü canlandırmaya yetmeyeceğini vurguladı. Sektörü canlandırmak için harç indirimi, değer artışı affı, gayrimenkulü 5 yıldan fazla elde tutup satanların kazançlarına uygulanan gelir vergisi istisnasına son verilmesi, gerçek değer esas alınarak vergi oranının düşürülmesi ve emlakçılık şartlarının yeniden belirlenmesi gibi düzenlemeleri içeren bütüncül bir paketin hayata geçirilmesini öneren Ünal, bu sayede sektörün sağlıklı işleyen bir yapıya kavuşacağını ifade etti.
Ünal, inşaat sektörünün canlılık ve dinamizmini sürdürmesinin, kalkınma ve büyüme açısından stratejik önemde olduğunu belirterek, yapılması gerekenleri şöyle dile getirdi:
“FETÖ darbe girişiminin ardından piyasalarda ortaya çıkan kararsızlık havasını giderip, konut sektöründe talebi canlandırmak amacıyla kredi faizlerinin düşürülmesi, Eylül ayında konut satışlarında yaşanan yüzde 17,8’lik artışla olumlu sonucunu gösterdi. Net alanı 150 metrekarenin üzerindeki konutlarda KDV’nin yüzde 18’den yüzde 8’e indirilmesi de sektöre pozitif etki yaptı. Şimdi konut alım-satımında tahsil edilen tapu harcının yarıya indirilmesi gündemde… Harçların yüzde 4’ten yüzde 2’ye indirilmesi de eğer gerçekleşirse çok önemli bir hamle olacak ve konut talebini tetikleyip, satışları artıracak. Ancak bu tek başına yeterli olmaz. Tapu harçlarını düşürdükten sonra; bir defaya mahsus gayrimenkul değer artışı affı ile tüm maliklerin tapuda gayrimenkullerini gerçek piyasa değerlerine getirmeleri sağlanmalı. Ayrıca, belediyelerdeki rayiç bedeller gayrimenkullerin piyasa değerlerine göre çok düşük olmasına rağmen emlak vergileri çok yüksek. Belediyeler artık tapudaki bedelleri gerçek değer almalı, ama emlak vergisi standardı gelmeli. Yıllık emlak vergisi tapu bedeli üzerinden binde 1-2 civarında olabilir. Gayrimenkulü 5 yıldan fazla elinde tutup satanların kazançlarına uygulanan gelir vergisi istisnası da kaldırılmalı, her yıl enflasyon oranında muafiyet getirilmeli, bunun üstü standart bir vergiye tabi olmalı.”
“Emlakçılığa bir standart şart”…
Ünal, son yıllarda konut üretimi ve ticaretindeki rekor büyüme ile devasa bir sektöre dönüşen emlak piyasasının sağlıklı işlemesi için, bugüne kadar “bir masa-bir kasa” şeklinde yapılagelen emlak komisyonculuğu mesleğinin de yeniden düzenlenmesi gerektiğini de bildirdi. Bölgeye, nüfusa, konut sayısı gibi kriterlere göre emlak ofisleri açılabilmesi gerektiğini belirten Ünal, “Artık emlak sektörüne bir standart gelmeli. Emlak ofislerine hem sayısal olarak hem de içerik olarak sınırlamalar getirilmeli. A, B, C gibi en az 3 farklı lisans verilmeli. Yeni başlayan bir firmayla yıllarını vermiş kişi ya da kurumlar ayrılmalı. İçerik olarak da ofis metrekaresinden çalışan sayısına, araç filosundan avukatlık ve mali müşavirlik hizmetlerine kadar içerikler düzenlenmeli. Tapuda emlak komisyon faturası olmadan işlem yapılmamalı. Eğer bu hamleleri bir bütün olarak yapabilirsek alıcı-satıcıyı, işini doğru yapan emlak firmalarını sistem içerisinde hem rahatlatmış oluruz, hem de devletimizin tahsil edeceği vergi konusunda yaşanacak kaçakların önüne geçmiş oluruz.”