Tarım arazileri bankaların elinde! 3 milyon 111 bin parsel tarımsal arazi ipotekli!
CHP'li Bekir Başevirgen’in ipotekli tarımsal araziler için vermiş olduğu önergesine Bakan Murat Kurum’dan yanıt geldi.
CHP Manisa Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Bekir Başevirgen’in ipotekli tarımsal araziler için sunmuş olduğu önergesine Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’dan cevap geldi.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un verdiği yanıta göre Türkiye'de 3 Milyon 110 bin 772 parsel tarım arazisi ipotekli durumda. söz konusu araziler üzerinde bulunan ipoteği kaldırma bedeli 3 trilyon TL'nin üstünde.
CHP Manisa Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi Bekir Başevirgen, yükselen borç ve maliyetler sebebiyle yüz binlerce çiftçinin toprağını bankalara ipotek ettitmek zorunda kaldığına dikkat çekerek, "Durdurulamayan maliyet artışlarının altında ezilen ve borcunu borçla kapatmaya çalışan çiftçilerimiz arazilerini bankalara rehin bırakıyor. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünden alınan TAKBİS verilerine göre; 2022 Ocak ayı itibariyle ülkemizde bulunan 37 milyon 814 bin 665 adet tarım arazisi parselinin 3 milyon 110 bin 772 adedinin son beş yılda bankalara rehin bırakıldığı görülüyor" diye konuştu.
"4 Milyon Hektar Tarım Arazisinin Üzerinde 3 Trilyon Liranın Üzerinde İpotek Var"
CHP’li Milletvekili Başevirgen, “ Ülkemizin 24 milyon hektar civarında tarım arazisi varlığı bulunuyor. 4 milyon hektar civarında olan ipotekli tarımsal alan, toplam arazi varlığımızın yüzde 16,6’sına denk geliyor. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün verilerine göre; 2 milyon 113 bin 081 tarımsal arazi sahibinin, 4 milyon hektar civarındaki tarımsal arazisini, 3 trilyonun liranın üzerinde ipotek ettirdiği anlaşılıyor. Bu kadar büyük bir ipotek değerine karşılık kullanılan borç tutarının 1 trilyonun üzerinde olacağı varsayılmakta. Bu meblağ çiftçimizin son beş yılda dehşet verici düzeyde bir borca battığının göstergesidir.” dedi.
"Manisa’da 1,5 Milyon Dekarlık Tarım Arazisi 123 Milyar Lira İpotekli!"
Manisa'daki ipotekli araziler hakkında konuşan Başevirgen, "Seçim bölgem olan Manisa’da 6 milyon dekar civarında tarım arazisi bulunuyor. Maalesef bunun 1,5 milyon dekarı yani yüzde 26’sı ipotekli. Yalnızca Manisa’da 89 bin 458 tarımsal arazi sahibinin, 1,5 milyon dekarlık tarımsal alanı üzerinde 122 milyar 985 milyon lira ipotek var" açıklamasını yaptı.
“İstanbul, İzmir Ve Kocaeli İpotek Tutarlarıyla Başı Çekiyor!”
Türkiye'de en çok ipotekli iller hakkında bilgi veren Başevirgen, "Özellikle İstanbul 570 milyar lira, İzmir 326 milyar lira ve Kocaeli 310 milyar lira ile tarım arazilerine en fazla ipotek konulmuş illerimiz olarak başı çekiyor. Diğer taraftan Konya, 4,4 milyon dekar civarında ipotekli tarım arazisi ile maalesef Türkiye birincisi durumunda" diye ifade etti.
“Çiftçi Kazanıyorsa Bu Kadar Borç Neyin Nesi”
Çiftçinin zarar ettiğin savunan Başevirgen, "Tarım Bakanı sürekli çiftçimizin zarar etmediğini ve ürettiği mala ederini verdiklerini söylüyor. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının verileri ortada, neye göre zarar eden çiftçi yok? Çiftçi kazanıyorsa bu kadar borç neyin nesi diye sormak gerekir" diye açıkladı.
“ Arazisini kaybeden çiftçilerimizin hazin dramına şahit olacağız”
AKP iktidarının yerli çiftçiye destek sunmak yerine ithalata dönük yanlış tarım politikası uygulamasının sonuçları olduğunu söyleyen Başevirgen, “Borcunu borçla kapatmaya çalışan çiftçilerimiz, tarımsal arazilerini bankalara rehin bırakırken iktidar müjde vererek 2022 yılında 25,8 milyar TL olarak planlanan tarımsal destekleme bütçesinin 3,2 milyar TL ek bütçe ile 29 milyar TL'ye çıkarıldığını söylüyor. Tarımda yüzde 300’e varan oranlarda maliyet artışı varken, 2021 yılında 22 milyar lira olan tarımsal destekleme bütçesinin 2022 yılı için yüzde 30 civarında bir artışla 29 milyar liraya çıkarılmış olması maalesef yeterli değildir" dedi.
Sözlerine devam eden Başevirgen, "Öncelikle defalarca söylediğimiz gibi bütçe yasaya uygun olmalıdır. Yani Tarım Kanununun 21. maddesinde belirtildiği gibi ‘Tarımsal desteklemeler için bütçeden ayrılacak kaynak, gayrisafi millî hasılanın yüzde birinden az olamaz’ hükmüne uygun olarak en azından bu desteğin çiftçimize verilmesi gerekmektedir. İktidar artık bu kötü gidişe seyirci kalamaz. Üretimi teşvik edici ve çiftçiyi daha fazla desteklemeye yönelik acil bir tarımsal revizyona ihtiyacımız var. ‘Paramız var ki ithal ediyoruz’ mantığının bir işe yaramadığını hepimiz gördük. Bu gidişe dur denilmezse ne yazık ki tarlasını, arazisini kaybeden çiftçilerimizin hazin dramına şahit olacağız.” diye konuştu.