Tarım arazileri üzerindeki hobi bahçelerine para cezası!
İzmir Valiliği tarafından Menderes'teki verimli tarım arazileri üzerine kurulan hobi bahçeleriyle ilgili para cezası verildi. Mülk sahipleri, çevresini tel örgülerle örerek, üzerine prefabrik yapı kurduğu tarım alanlarını eski haline getirecek.
Seracılıkta Türkiye'nin önemli üretim havzaları arasında yer alan İzmir'in Menderes ilçesindeki verimli tarım arazileriyle ilgili 'hobi bahçeleri' ile ilgili yeni bir karar alındı. Cumhuriyet gazetesinde yer alan habere göre, çeşitli kooperatiflere üye olanlara, 200- 500 metrekarelik parsellere bölünen tarım alanlarından noter aracılığıyla hisse satışı gerçekleştiriliyor. Bu bölgekere 'hobi bahçesi' adı altında bazı yapılar inşa ediliyor. Yapılarla ilgili çiftçilerin tepkisinden sonra para cezaları uygulanmaya başlandı. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'ne (TMMOB) bağlı Ziraat Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu'nun üyesi Tevfik Türk, hobi bahçelerinin son dönemlerde özellikle tarımsal faaliyetlerin yoğun olarak yürütüldüğü yerlerde yapılmaya başlandığını; fakat alanların 5403 sayılı 'Toprak Koruma Kanunu'na göre, tarımsal faaliyet dışında kullanılmaması gereken bölgeler olduğunu söyledi. Bu alanların küçük parsellere bölünerek satılmasının, gelecekte ciddi tehlikelere sebep olacağını dile getiren Türk, "'Toprak Koruma Kanunu'na göre, buralarda 55 dekardan daha küçük alanlar yapamazsınız; fakat burada 500 metrekare, 1000 metrekare, 2 bin metrekare gibi küçük araziler oluşturuluyor. Yapılan çalışmanın yasal dayanağı yok. Bu alanları satın alanlar, hiçbir şekilde bu parsellere sahip olamıyorlar; sadece kooperatif hisselerine sahip oluyorlar" dedi.
'HOBİ BAHÇELERİ YIKILACAK'
İzmir Valiliği tarafından belediye ve kaymakamlığa yazı gönderildiğini dile getiren Tevfik Türk, "Kanun gereği tarım arazileri üzerine kurulan hobi bahçelerine metrekare başına 6 lira 70 kuruş para cezası kesildi. Yani 100 dönümlük hobi bahçesi bu karara göre 670 bin lira ödeyecek. Mülk sahipleri buraları eski haline getirecek. Eğer 3 ay içinde bu bölgeler eskiden olduğu gibi tarımsal faaliyetin yapıldığı şekle dönüştürülmezse yetkili kurumlar yapıları yıkacak. Yapılan tüm masraflar da mülk sahiplerine rücu edilecek" diye konuştu.
İzmir Menderes'in seracılık açısından önemli havza olduğunu, hem yurt içine hem de yurt dışına domates ile salatalık başta olmak üzere birçok tarımsal ürün ihraç edildiğini söyleyen Türk, "Ciddi anlamda tarımsal potansiyel olan bir bölge. Bu hobi bahçeleri ile tarımsal potansiyel düşürülmekte ve hem imar kanununa hem zeytincilik kanununa hem toprak koruma kanununa hem de kooperatifçilik kanununa tamamen aykırı bir şekilde buralar parsellenmekte, ikinci konut veya yazlık imarına açılmakta. Buradaki faaliyetler bütün kanunlara aykırı. Kanunlara aykırı olduğu için sıkıntılar yaşanacak" dedi.
'TOPRAK ALANLAR MAĞDUR OLACAK'
Tarım arazilerinin parsellenerek, satılması işlemlerinin sürmesi durumunda ikinci 'Çiftlik Bank' olayının yaşanabileceğine dikkat çeken Türk, "Buralardan toprak satın alanlar ciddi mağduriyet yaşayacak. Kooperatif lağvedildiği veya araziyi sattığı takdirde sorun çıkacak. İkinci 'Çiftlik Bank' mağduriyetinin yaşanması kaçınılmaz olacak. Çünkü kimse tarlanın gerçek tapusuna sahip değil sadece kooperatif hissesine sahip. Tarlanın tapularına sahip olmaları kanunen mümkün değil çünkü 'Toprak Koruma Kanunu'nda yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüğü Menderes için 55 dekar. 55 dekardan küçük arazilerde hisse sahibi olamazlar, tapu sahibi olamazlar. Mümkün değil" diye konuştu.
Hobi bahçelerinin, kent sakinlerinin nefes alacakları mekan olduğunu; fakat son dönemlerde bu durumun farklı yönlere evrildiğini dile getiren Tevfik Türk, bu tür çalışmaların planlı alanlarda, kontrollü biçimde, valilik ve belediyelerin denetimleri altında, ziraat mühendisinin denetimi ve kontrolünde gerçekleştirilmesinin daha sağlıklı olacağını söyledi. Plansız biçimde, tarım arazileri üzerine kurulan hobi bahçelerinin çevreye zarar verdiğini dile getiren Türk, "Çevrede tarımsal faaliyet yürütülen araziler, bu bahçelerden olumsuz şekilde etkilenecek. Çünkü burada kontrolsüz şekilde kullanılan ilaçlar, arazileri, yeraltı sularını tehdit edecek. Sadece toprak varlığımızı yok etmekle kalmıyor, bununla birlikte mevcuttaki tarımsal faaliyeti de ciddi anlamda etkiliyor" dedi.