Tarım arazilerinin toplulaştırılmasında karşılaşılan sorunların araştırılması için önerge verildi!
Tarım arazilerinin toplulaştırılmasında karşılaşılan sorunların araştırılarak yapılması gerekenlerin belirlenmesi amacıyla meclise araştırma önergesi verildi.
İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır ve 27 milletvekili tarım arazilerinin toplulaştırılmasında karşılaşılan sorunların araştırılarak yapılması gerekenlerin belirlenmesi için meclis araştırması önergesi hazırlandı.
Tarım arazilerinin toplulaştırılmasında karşılaşılan sorunların araştırılarak yapılması gerekenlerin belirlenmesi amacıyla meclis araştırması açılmasına ilişkin önerge verildi.
Tarım arazilerinin toplulaştırılmasında karşılaşılan sorunların araştırılarak yapılması gerekenlerin belirlenmesi amacıyla hazırlanan önerge:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA
Günümüzde tarım her geçen gün Önemini artırırken, özellikle yapısal problemler üreticilerin ekonomik kazancı yüksek ve verimli üretim yapmalarına engel olmaktadır. Tarım arazilerinin küçük ve parçalı yapısı bu problemlerin başında gelmektedir. Ülkemizde tarım yapılan arazilerin intikal ve birçok sebeple yıllarca bölünmesi ve giderek küçülmesi, çiftçilerimizin işini çok daha zorlaştırmaktadır. Tarımda verimli ve katma değer sağlayan üretim yapmak için ülkemizde arazi toplulaştırma çalışmalarına ihtiyaç duyulmaktadır. Arazi toplulaştırması tanın sektörüne ekonomik, sosyal, yapısal birçok fayda sağlamaktadır. Toplulaştırmaların, çiftçilere ve ülkemize fayda sağlayacak ve sektörün ihtiyaçlarım esas alacak şekilde düzenlenmesi önemlidir.
Tüm bu sorunların tartışılacağı, devletin alması gereken önlemler ve yapılması gereken mevzuat çalışmalarıyla ilgili çözüm önerilerinin belirlenmesi amacıyla Anayasa'nın 98’inci ve îç Tüzüğün 104. ve 105’inci maddeleri gereğince bir meclis araştırması açılmasını arz ve talep ederiz.
GENEL GEREKÇE
Dünyada ve ülkemizde tarım, geçmişten çok daha önemli bir durumda bulunmaktadır. Ülkemiz gündeminde en çok konuşulan konuların da başında tarım gelmektedir. Ancak ne yazık ki, söz konusu gündemin konu başlıklarında üretici borçlan, artan girdi maliyetleri, enflasyon karşısında sürekli ezilen ürün fiyatları, ithal edilen ürünler, tüketici açısından ise artan gıda fiyatları bulunmaktadır. Dünyanın en büyük onuncu tarım ekonomisi olmamıza rağmen, buğday ve ham yağ başta olmak üzere neredeyse her üründe ithalat yapan ve bitkisel ve hayvansal ürünler dış ticaretinde net ithalatçı konumuna gelmiş durumdayız. Bunun temel nedenleri arasında da önemli yapısal ve üretim sorunlarının yanı sıra, yanlış ve eksik politikalar, arazi ve su kaynaklarımızı verimli kullanmıyor olmamız ve ayrıca her geçen gün ekilebilir arazi varlığımızın daralıyor olması gelmektedir.
Tarımda yapısal problemlerimizi çözmek ve arazi ve su varlığımızı en iyi şekilde değerlendirebilmemiz için atmamız gereken adımların en önemlileri arasında arazi toplulaştırma gelmektedir. Dünyada arazi büyüklüklerine bakıldığında, ülkemiz hem büyüklük bakımından hem de parçalı yapısıyla çok da iyimser bir konumda değil. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre tarımsal işletmelerimizde ortalama arazi büyüklüğü 60 dekar, üretici mülkiyetindeki arazi ise ortalama 10 parçadan oluşmaktadır. Bu durum özellikle gelişmiş ülkelerde, örneğin Fransa’da ortalama arazi büyüklüğü 600 dekar olup bir veya iki parseldir. Avrupa ortalamasına bakıldığında ise, işletme başına düşen ortalama arazi büyüklüğü 166 dekardır.
Ülkemizde 1960’lı yıllarla birlikte tarımda arazi toplulaştırması başlamış, günümüzde de birçok ilde miras hukuku veya farklı nedenlerle parçalanan arazi yapısı, birleştirilmeye ve toplulaştırmaya çalışılmaktadır. Arazi toplulaştırmasının ülke tarımına ve ekonomisine birçok faydası bulunmaktadır. Toplulaştırma, arazi ve su kullanım verimliliğini, tarımsal üretimi ve tarım yapılan arazi miktarını artırmaktadır. Toplulaştırma ile birim alandan elde edilen verim, parçalı arazilerden elde edilen verime göre çok daha yüksektir. Arazilerin altyapılan ve parsel şekilleri arazi toplulaştırması ile düzenlendiğinde, teknoloji ve yeni yöntemlerin kullanılmasına imkân sağlanır. Parsel büyüklüklerinin artması ile birlikte, üretimde girdi maliyetleri azalır. Verimli tarım yapılması sonucu kırsaldan göçün önüne geçen arazi toplulaştırması kırsal ve ekonomik kalkınmayı teşvik eder.
Ülkemizde arazi toplulaştırma projeleri, toplulaştırmayı yapan firmalar, yönetimler ve devlet yetkililerince bir rant kapısı olarak görülmüş, üretici adına birçok noktada fayda getirmesi gerekirken, üreticiyi zarara uğratmakta ve mağduriyet yaratmaktadır. Toplulaştırma yapılan bölgelerdeki çiftçilerden ve birçok sivil toplum örgütünden edindiğimiz bilgilere göre; toplulaştırma projeleri arazi parçalanmasının önüne geçememiş ve ortalama arazi büyüklüğünü artırmamıştır. Aksine çiftçinin sahip olduğu parsel sayısı artmış, arazi büyüklükleri küçülmüş ve toplam arazi miktarında ciddi bir azalma gerçekleşmiştir. Yapılan toplulaştırma çalışmaları ile yol ve kanal gibi altyapı düzenlemeleri sonucu üreticiye ait olan arazi miktarlarında yüzde 10 düzeyinde bir azalma kabul edilebilir. Ancak ülkemizde bu oranlar yüzde 25-30’lara ulaşmıştır. Toplulaştırma yapılan bölgelerde üreticilerimiz, arazilerinin ciddi oranda küçülmesi ve değer azalmasıyla ilgili mağduriyetler yaşamaktadır.
Son yıllarda yapılan arazi toplulaştırmalarının üreticilerimize daha çok fayda, verimliliğe yüzde olarak katkı ve ülkemize katma değer sağlaması adına toplulaştırmanın daha iyi yapılabilmesi için alınması gereken tedbirlerin neler olduğuna, gelecek nesillere daha büyük, daha karlı ve daha az parçalı parseller bırakabilmek ve üreticilerimizin yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi için neler yapılması gerektiğine dair bir araştırma komisyonun kurulması amacıyla Anayasa’nm 98’inci ve İç Tüzüğün 104. ve 105’inci maddeleri gereğince bir Meclis Araştırması açılmasını arz ve talep ederiz.
Nuran AYDIN/Emlakkulisi.com