Arsa ve Arazi

Tarlabaşı'nda kentsel dönüşüm başladı

Tarlabaşı´nda dönüşüm fiili olarak başladı...

Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, 3 yıldan beri proje çalışmaları süren Tarlabaşı´nda dönüşümün fiili olarak başladığını belirterek, "Tarlabaşı projesinde tahliyeler ve sökümlere başlandı. Şu anda tescilli olmayan 4 binanın sökümü yapılıyor" dedi.

Demircan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllardır ihmal edilen, yok olmaya yüz tutan Beyoğlu´nun Tarlabaşı semtini yeniden ayağa kaldırmak için "Tarlabaşı Yenileme Projesi"ni hazırladıklarını ve projenin 213´ü tescilli olmak üzere toplam 278 yapıyı kapsadığını kaydetti.

Tarlabaşı´nda 5 bine yakın bina bulunduğunu, kendilerinin sadece yüzde 5´lik kısmı oluşturan 278 bina ile ilgilendiklerini anlatan Demircan, "Neden bu 278 bina? Çünkü Tarlabaşı´nda terk edilmiş, yaşam yoğunluğunun minimumda olduğu, her an çökmeye hazır 278 binayı özellikle seçtik. Her an yok olacak ve bitecek. Onun için bir an evvel en kangren bölümü çözelim. Biz burayı çözersek, bundan sonrası kendiliğinden bir ivmeyle bir heyecanla döner diye bu bölümü seçtik. Bu alanda yaklaşık 500 mülk sahibi var. Ancak 278 binanın yüzde 70´i boş. Geriye kalan yüzde 30´un bir bölümü de ticaret erbabına ait" dedi.

Mülk sahiplerinin yüzde 70´i ile anlaştıklarını, anlaşmaya varamadıkları yüzde 30´una da kamulaştırma davası açıldığını belirten Demircan, mülk sahipleriyle kat karşılığı anlaşma ya da satın alma şeklinde anlaşanların olduğunu söyledi.

Demircan, kamulaştırma sürecinde de anlaşmaların devam ettiğini ifade ederek, şunları kaydetti: "Amacımız yüzde 100´ü anlaşsın. Kamulaştırma süreci başladığı halde ´tamam anlaşalım´ diyenlerle anlaşma yapılıyor. El sıkışan var. Ok yaydan çıktı, davalar açıldı, ödemeler yapılmaya başlandı. Bir yandan da anlaşanlar için sökümler başladı. Bazı binalar var tamamı kaldırılacak. Sökülmesi gereken tarihi vasfı olmayan, tamamen dokusu bozulmuş ve betonarme binalar var. Anıtlar Kurulu nasıl karar vermişse o şekilde olacak. Sökümler başlayacak, hep birlikte devam edecek. Her bir binayla ilgili Anıtlar Kurulu karar verecek. Adım adım gidilecek. Tescilli yapılar tescile uygun şekilde yapılacak."

-"DEPREM İÇİN DE YAPILAN BİR PROJE"-
Demircan, "Tarlabaşı Yenileme Projesi"nin kültür mirasını koruyan bir proje olmanın yanı sıra deprem için de yapılan bir proje olduğunu söyledi.

Belediye olarak bölgeyle ilgili bir proje geliştirme zorunluluğunda olduklarına işaret eden Demircan, getirecekleri çözümün de devleti zarara uğratmayacak, mümkün mertebe kamu kaynağını kullandırmayacak ve vatandaşın hukukunu koruyacak bir çözüm olması gerektiğini belirtti.

Demircan, "Tarlabaşı´nın bugünkü halinin bir değeri var. Bir de yapıldıktan sonraki değeri var. Vatandaşımız bugünkü haliyle binasını teslim ediyor ama sonuçta bunun yerine aldığı mal, bugünkünün kat be kat üzerinde bir değerle geri dönüşü var. Kurulan mekanizma bir kazan kazan mekanizması. Burada hem kent, hem yatırımcı, hem mal sahibi kazanıyor. Neticede kamu da çevresini güzelleştirdiği için kazanmış oluyor" diye konuştu.

İşin uzmanları tarafından hazırlanan projelerin Anıtlar Kurulunda tasdik edildiğini ve bu avam proje üzerinden mekanizmanın yürüdüğünü bildiren Demircan, "Burada bir hukuksuzluk, keyfilik, vurdumduymazlık, tarihi mirası yok etme gibi bir şey söz konusu değil. Bilakis sürekli teker teker yok olan, çöken, giden kültür mirasını belli bir konsept içinde belli bir proje içinde korumak var" dedi.

-"TARLABAŞI´NA GÖKDELEN TALEBİ VARDI"-
Projeye karşı çıkan ve durdurulması için UNESCO´ya başvuran İstanbul  Tarlabaşı Mülk Sahipleri ve Kiracıları Kalkındırma ve Sosyal Yardımlaşma Derneğinin kurucu 7 yöneticisinden 4´ünün kendileriyle anlaştığını bildiren Demircan, geri kalanların da kamuoyu önünde bu işi sanki "kültür mirasına yönelik bir duyarlılık" gibi takdim ettiklerini kaydetti.

"Oysa kapalı kapılar ardında bizden gökdelen dikmemizi talep ediyorlar" diye konuşan Demircan, kendi haklarına böylelikle daha fazla bir şeyler kazanmak istediklerini savundu.

Bu durumun hoş olmadığını anlatan Demircan, niyetlerinin ne olduğunun ortada olduğunu söyledi. Buldukları çözümün, belediyenin tek başına ortaya koyduğu çözüm olmadığını ifade eden Demircan, şöylde devam etti:

"Burada insanlarla yapılan istişarenin neticesidir. 5-6 yıl önce buradaki insanlar ´Sayın başkanım biz buradaki binaları tek tek restore etmekten uzaktayız. Zaten bizim yaptığımız restorasyon yerini bulmaz. Harcadığımız paranın karşılığını alamayız. Sen bu işi projelendirmelisin. Hepsine birden bir yatırımcı gelmeli ki biz kurtulalım´ dediler. Vatandaşların yüzde 80´i bundan yana bize taahhüt verdi, bundan yana tercih kullanmamızı istedi. Bunun üzerine biz de bu kanunun çıkması için başbakandan ricada bulunduk. Hükümetimiz bu kanunu çıkardı. Rakamlar da bunu teyit ediyor. Yüzde 70 anlaşma sağlandı. Demek ki burada bir konsensüs var. Geri kalan yüzde 30´un da projeye karşı duruşu hiçbir zaman olmadı. Ne oldu? Daha fazla bir imkan alabilir miyim derdi oldu."

-3 AYRI PROJE YAPILDI-
Demircan, proje kapsamında 278 binanın tek tek rölöve, restitüsyon ve bunlara dayanarak restorasyon projelerinin yapıldığını ve bunların da kültür mirası adına var olan bir değeri kaybetmemek adına yapıldığını söyledi.

"Tarlabaşı Projesi, tesadüflerin cirit attığı bir proje değil. 3 yıldır sadece proje çalışması yapılıyor. 15´den fazla bu konuda deneyimli mimar ekiple bu iş çalışılıyor" diyen Demircan, "Bu kent hepimizin. Beyoğlu hepimizin. Eksiğimiz de olabilir, yanlışımız da olabilir ama yapıcı bir şekilde insanlar gelip bizlere söylemeli, tartışmalı. Bu devletin kurumları ve kuralları vardır. Bu kurum belediyedir, Anıtlar Kurulu´dur. Burası SİT bölgesidir. Anıtlar Kurulunda bu projelerin her biri ayrı ayrı onaylanır" dedi.

Demircan, Tarlabaşı´nın bu haliyle durmasından kimin gönlünün, vicdanının rahat olduğunu sorarak, "Bugün İstanbul´da bir deprem olsa, burada taş üstünde taş bulabilir miydik? Bugün en azından buranın rölöveleri, restitüsyon projeleri cebimizde duruyor. Bunlar Beyoğlu´nun kazanımları. Hepsi bir aşama. Hukuk içinde kalarak bu çalışmaları yapıyoruz" diye konuştu.
AA

Konuyla ilgili basında çıkan diğer haberler

Tarlabaşı'nın tek rakibi Paris'in Champs-Elysees'si

Birçok önemli merkeze komşu olmasına rağmen ekonomik ve kültürel canlanmadan bür türlü nasibini alamayan Tarlabaşı yenileniyor

İstanbul'un tarihi değerler açısından en önemli bölgelerinden Tarlabaşı bugün, küçük parsellerden oluşan yapısı ile çağdaş ihtiyaçlan karşılamayan bir yapı stoğuna sahip, dar sokaklar ve otopark sorunu nedeniyle ulaşılamayan bir mekan durumunda. Aynı zamanda kötü çevre koşullan nedeniyle mülk sahiplerinin yatırım yapmadığı bir alan. Tarlabaşı'nm yenilenmesini sağlayacak projeyle çöküşün durdurulması, bölgenin daha güvenli bir alan haline getirilmesi ve yeni bir yaşam merkezi oluşturulması hedefleniyor.

TESCİLSİZ BİNALARDA SÖKÜMLER BAŞLADI

Beyoğlu Belediyesi'nin 'Tarlabaşı Yenileme Projesi' sadece Tarlabaşı'nı yenilemekle kalmayacak, bölgede daha güvenli, sağlıklı, yaşanabilir yeni bir yaşam merkezi oluşturarak, İstanbul ile bütünleşmiş bir alan haline gelmesini sağlayacak. Artık projede son aşamaya gelindiğini belirten Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, "Burada 3 yıldır süren bir çalışma var. Binaların yüzde 70'lik bir bölümünde mal sahipleriyle anlaştık. Tescilsiz binalarda sökümler birkaç gün önce başladı" diyor.

278 BİNA RESTORE EDİLECEK

Beyoğlu Belediye Başkam Demircan, kültürel zenginliğin korunamadığım Tarlabaşı ve çevresinin yıllarca ihmal edildiğini, oluşan kötü çevre koşulları ve yüksek proje maliyetleri yüzünden yatırım yapılamadığı söylüyor. Tarlabaşı Yenileme Projesi ile bölgenin çağdaş ve modem bir görünüme kavuşacağım ifade eden Demircan, proje kapsamında toplam 20 bin metrekarelik alanda 278 binanın restore edileceğini belirtti.

NELER YAPILACAK?

Büyüklükleri 50 ila 100 metrekare olan küçük tarihi evler beşer-onar gruplar halinde birleştirilip tek bir blok haline getirilecek. Bloklar oluşturulurken, binaların dış cepheleri korunacak. Binaların içlerinde alışveriş merkezleri, konutlar, butik otel ve pansiyonlar olacak. Bütün konutlar için yeraltı otoparklan ve sosyal faaliyetlerin yoğunlaşacağı yaya alanlan oluşturulacak.

NELER YAPILDI?

Mülk sahiplerinin büyük bir çoğunluğu proje alamndan konut ve dükkan edindi. Çok küçük kısmı da bedeli karşılığında mülkünü sattı. Çok küçük hisse sahibi olanlara (veraset yoluyla edinenler ya da kiracılar) ise Beyoğlu Belediyesi'nin TOKİ ile yaptığı anlaşma çerçevesinde kuraya girmeden yüzde 5 peşinatla Kayabaşı Konutlan'ndan mülk edinme hakkı tanmdı. Cadde üzerinde ticari işletmesi olan konut sahiplerine yine cadde üzerinde ticari birim önerildi.

500 MİLYON DOLARLIK PROJE

500 milyon dolarlık (yak. 750 milyon TL) dev proje ile Tarlabaşı'nı Paris'in ünlü Champs- Elysees'sine dönüştürmeyi hedeflediklerini söyleyen Başkan Demircan, yenileme projesinin mekansal yenilemenin yanı sıra, toplumsal ve ekonomik gelişmeyi de hedeflediğini, böylece bölge halkının, daha sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşamaya devam edeceğini ve yeni istihdam olanaklarından öncelikle faydalanacaklarım söyledi.

SUÇ ORANI DÜŞECEK

Beyoğlu-Tarlabaşı'nda yer alan Bülbül, Çukur ve Şehit Muhtar mahallelerini kapsayan Tarlabaşı Yenileme Projesi' sayesinde alanda var olan fiziksel ve sosyo-ekonomik sorunlar çeşitli projeler ve eğitim programlan ile ortadan kalkacak. Bunun yanı sıra hem alanda hem de yakın çevre için tehdit oluşturan unsurlar da azalacak. Yenilenen alanın getireceği artı değerden, hem bu alanda yaşayanlar hem de yakın çevre olumlu olarak etkilenecek.

PROJENİN DETAYLARI
1) Tarlabaşı Yenileme Projesi Bülbül, Çukur ve Şehit Muhtar mahallelerini kapsıyor. Proje, Bakanlar Kurulu'nun 2006/10172 sayılı karan ile Beyoğlu Üçesi'nde 360,361, 362,363,385,386,387,593,594 nolu adaları kapsayan yaklaşık 20.000 metrekarelik alanda gerçekleşecek.
2) Proje ile ilgili kitleyi, "Proje alanında yaşayan mülk sahipleri", "Proje alanı dışında yaşayan mülk sahipleri", "Kiracılar" ve "Kira ödemeden yaşayanlar" şeklinde sınıflandınlıyor. Yapılan anket çalışmalannda yüzde 71 'inin kiraa olduğu tespit edildi.
3) Alandaki yapılann çoğu 1870 İstanbul yangmlan sonrası ucuz malzemelerle A hmet Misbah   kagir yapı tekniğiyle yapılmış Demircan   olan hizmetli konutlanndan oluşuyor.
4) Proje kapsamında mülk sahiplerinin de kiracılarında mağdur edilmemesi esas alındı. Mal sahipleri ile uzlaşma koşullan çok alternatifli olarak oluşturuldu. Kiracılar için TOKİ tarafından İstanbul'da üretilen konutlardan kuraya girmeksizin satın alma hakkı ve önceliği tanındı.
5)Rölöve - Restitüsyon- Restorasyon proje ve uygulamalarının yönetimi yüklenici firma olan Gap İnşaat tarafından yapılacak.
6) Yemleme projesinin yüzde 52'si konut alam, yüzde 12'si ticaret, yüzde 17'si turizm yapısı, yüzde 14'ü ofis yapısından oluşuyor.
7) Projede konut edinen her mal sahibine daire büyüklüğüne bakılmaksızın birer otopark alam tahsis edilecek tapuya işlenecek. Yine ticaret ve turizm yapılarının da bodrum katlarına yeterli sayıda otopark yapılacak.
8) Yenileme Alam Ulaşım Master Planı, Prof. Dr. Haluk Gerçek ve Yüksek Şehir Plancısı Orhan Demir tarafından hazırlandı. Tarlabaşı Bulvarına paralel Eski Çeşme ve Fıçıcı Abdi Sokaklarının yayalaştınlması ve trafik sirkülasyon şemalan ile otopark ve yaya girişlerini tanımlayan şemalara uygun olarak projeler oluşturuldu.

Proje Tarlabaşı'na hayat verecek
Beyoğlu Belediyesi'nin 3 yüdır devam eden Tarlabaşı Yenileme Projesi' gerekli bakım ve onarım çalışmaları yapılamadığı için giderek yok olmaya ve çökmeye yüz tutmuş Tarlabaşı'na hayat verecek. Proje, 16.06.2005 tarih ve 5366 sayılı kanuna dayanarak 20.02.2006 tarih ve 2006/10172 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla onaylandı ve 10.11.2006/63 tarih/sayılı Belediye Meclisi Kararı ile uygulama usul esasları belirlendi. Tarlabaşı Yenileme Projesi 30.11.2007 tarihinde İstanbul Yenileme Alanları Koruma Bölge Kurulu tarafından onaylandıktan sonra projeler Beyoğlu Belediye Meclisi'nde de 11.01.2008 tarih ve 28 sayılı karar ile oy birliği ile kabul edildi. Büyükşehk Belediye Başkanı tarafından da 10.62.2009 tarih ve 1210750 sayılı Başkanlık onayı ile son şeklini aldı.
Hürriyet/Seda TABAK

Tarlabaşı'nda kentsel dönüşüm fiilen başladı!

Beyoğlu Belediye Başkanı Demircan, projede tahliye ve sökümlere başlandığını belirterek, "Bina sahiplerinin % 70'iyle anlaşıldı. Tarlabaşı'nda kentsel dönüşüm fiilen başladı" dedi

Beyoğlu Tarlabaşı semtini yeniden ayağa kaldırmak için 3 yıl önce başlatılan yenileme projesinde dönüşüm fiili olarak başladı. Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, toplam 278 yapıyı kapsayan projede tahliyeler ve sökümlere başlandığını, şu anda tescili olmayan 4 binanın sökümünün yapıldığını bildirdi. Tarlabaşı'nda 5 bine yakın bina bulunduğunu, kendilerinin sadece yüzde 5'lik kısmı oluşturan 278 bina ile ilgilendiklerini anlatan Demircan, şöyle konuştu: "Her an çökmeye hazır binayı özellikle seçtik. Bir an evvel 'En çok kangren olan bölümü çözelim' istedik. Bu alanda yaklaşık 500 mülk sahibi var. Ancak 278 binanın yüzde 70'i boş. Geriye kalan yüzde 30'un bir bölümü de ticaret erbabına ait.''

278 BİNA YENİLENİYOR
Mülk sahiplerinin yüzde 70'i ile anlaştıklarını, anlaşmaya varamadıkları yüzde 30'una da kamulaştırma davası açıldığını belirten Demircan, "Ok yaydan çıktı, davalar açıldı, ödemeler yapılmaya başlandı" dedi. Her binayla ilgili Anıtlar Kurulu'nun karar vereceğini belirten Demircan, "Adım adım gidilecek. Tescilli yapılar tescile uygun şekilde yapılacak'' dedi. 278 binanın tek tek rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerinin yapıldığını anlatan Demircan, şöyle konuştu: "Bunlar kültür mirası adına var olan bir değeri kaybetmemek adına yapılıyor. Tarlabaşı Projesi, tesadüflerin cirit attığı bir proje değil. 3 yıldır sadece proje çalışması yapılıyor. 15'den fazla bu konuda deneyimli mimar ekiple bu iş çalışılıyor. Burada bir hukuksuzluk, keyfilik, vurdumduymazlık, tarihi mirası yok etme gibi bir şey söz konusu değil. Bilakis sürekli teker teker yok olan, çöken, giden kültür mirasını belli bir konsept içinde belli bir proje içinde korumak var.''

'Projeye karşı çıkan 4 kişiyle anlaştık'
Projeye karşı çıkan ve durdurulması için UNESCO'ya başvuran İstanbul Tarlabaşı Mülk Sahipleri ve Kiracıları Kalkındırma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği'nin kurucu 7 yöneticisinden 4'ünün kendileriyle anlaştığını bildiren Demircan, geri kalanların da kamuoyu önünde bu işi sanki "kültür mirasına yönelik bir duyarlılık'' gibi takdim ettiklerini kaydetti. "Oysa kapalı kapılar ardında bizden gökdelen dikmemizi talep ediyorlar'' diye konuşan Demircan, kendi haklarına böylelikle daha fazla bir şeyler kazanmak istediklerini savundu.

'Projede kazan-kazan mekanizması işliyor'
Projenin kültür mirasını koruyan bir proje olmanın yanı sıra deprem için de yapılan bir proje olduğunu söyleyen Demircan, "Tarlabaşı'nın bu haliyle durmasından kimin gönlü ve vicdanı rahat olacak. Bugün İstanbul'da bir deprem olsa, burada taş üstünde taş bulabilir miydik? Bugün en azından buranın rölöveleri, restitüsyon projeleri cebimizde duruyor. Bunlar Beyoğlu'nun kazanımları. Hepsi bir aşama. Hukuk içinde kalarak bu çalışmaları yapıyoruz'' diye konuştu. Tarlabaşı projesi tamamlandıktan sonra binaların değerinin daha da artacağını belirten Demircan, "Kurulan mekanizma bir kazan kazan mekanizması. Burada hem kent, hem yatırımcı, hem mal sahibi kazanıyor. Neticede kamu da çevresini güzelleştirdiği için kazanmış oluyor'' diye konuştu.
Sabah

Tarlabaşı'nda tahliye ve sökümler başladı

Üç yıldan beri kâğıt üzerinde süren hazırlıklar bitti. Dönüşüm alanı Tarlabaşı'nda tahliye ve söküm çalışmaları başladı

Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Beyoğlu Tarlabaşı´nda dönüşümün fiili olarak başladığını açıkladı. Başkan Demircan, "Tarlabaşı projesinde tahliyeler ve sökümlere başlandı. Şu anda tescilli olmayan dört binanın sökümü yapılıyor" dedi.
Demircan´ın verdiği bilgiye göre: `Tarlabaşı´yla ilgili projenin, proje aşaması çalışmaları zaten üç yıldan beri sürüyordu. Şimdi, fiili olarak da harekete geçildi. Söküme başlandı. Tarlabaşı´nda 5 bin bina bulunuyor. Projeyle bunların yıkılmak üzere olan, neredeyse terk edilmiş, betonarme veya vasıfsız olan yüzde 5´i yenilenecek. Yıkım ve yenilemenin ardından gelecek rüzgârla bölgenin kendi kendini yenilemesi bekleniyor.´

`Yüzde 70 evet dedi´
Beyoğlu Belediye Başkanı, projeyi hak sahiplerinin yüzde 70´inin olurunu alarak yürüttüklerini söyledi:
"Tarlabaşı´nda 5 bine yakın bina var. Biz yüzde 5´lik kısmı oluşturan 278 binayla ilgileniyoruz. Terk edilmiş, yaşam yoğunluğunun minimumda olduğu, her an çökmeye hazır 278 binayı özellikle seçtik. Biz burayı çözersek, bundan sonrası kendiliğinden bir ivmeyle bir heyecanla döner. Bu alanda yaklaşık 500 mülk sahibi var. Ancak 278 binanın yüzde 70´i boş. Geriye kalan yüzde 30´un bir bölümü de ticaret erbabına ait. Mülk sahiplerinin yüzde 70´iyle anlaştık, anlaşmaya varılmayan yüzde 30´a da kamulaştırma davası açıldı. Mülk sahipleriyle kat karşılığı anlaşma ya da satın alma şeklinde anlaşanlar var. Amacımız yüzde 100´ü anlaşsın. Bazı binalar var tamamı kaldırılacak. Sökülmesi gereken tarihi vasfı olmayan, tamamen dokusu bozulmuş ve betonarme binalar var. Anıtlar Kurulu nasıl karar vermişse o şekilde olacak."

Gökdelen istiyorlar!

Peki ya itirazlar? Haklarının gasp edildiğini söyleyen İstanbul Tarlabaşı Mülk Sahipleri ve Kiracıları Kalkındırma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği´nin projenin durdurulması için UNESCO´ya başvurmuştu.
Derneğin yedi yöneticisinden dördünün kendileriyle anlaştığını öne süren Demircan ise "Geri kalanları kamuoyu önünde bu işi sanki `kültür mirasına yönelik bir duyarlılık´ gibi takdim ediyor. Oysa kapalı kapılar ardında bizden gökdelen dikmemizi talep ediyorlar" iddiasında bulundu.

Tarlabaşı Mülk Sahipleri ve Kiracıları Kalkındırma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Ahmet Gün ise Demircan´ın `kapalı kapılar ardında gökdelen pazarlğı´ iddiasına ateş püskürdü. Demircan´ın `Anlaştık´ dediği üyelerin, dernekten ayrılmış eski üyeler olduğunu söyleyen Gün, mülkiyet haklarının belediye eliyle gasp edildiğini düşünüyor:

"Bizim tapulu malımızı satmışlar, ihaleye çıkarmışlar. Onlar (belediye) hırsız. Bize izin verin, biz (evleri) yenileyelim dedik, olmaz dediler. Yasa `Hak sahibiyle uzlaşın´ diyor, onlar bizle uzlaşmadan ihaleye veriyor. Beş katlı binama 148 bin TL para veriyorlar. Bu paraya Karacaahmet´ten mezar bile alamazsın; orada beş yıldızlı otel yapacaklar, alışveriş merkezi, ticaret merkezi yapılacak... İçişleri Bakanlı´ğından 100 kişiye suç duyurusu yaptık. Hâlâ ses seda yok. Bu ülkenin hukukuna güvenmiyorum. Avrupa İnsan Hakları Mahkeme´sine (AİHM) de gideceğiz. Devlet, Ahmet Çalık´ı zengin etmek adına tazminat ödeyecek."

Tarlabaşı, 20 Şubat 2006 tarihinde `yenileme alanı´ ilan edildi. İhaleyi 16 Mart 2007´de Çalık Grubu´ndan GAP İnşaat aldı.
Radikal