TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Türkiye Varlık Fonu denetimi görüşüldü!
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Türkiye Varlık Fonu ve Türkiye Varlık Fonu Bünyesinde Kurulan Alt Fonların Mali Tabloları ve Faaliyetleri Hakkındaki Denetim ve İnceleme Raporları görüşüldü.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Mersin Milletvekili Lütfi Elvan başkanlığında toplanarak "Türkiye Varlık Fonu ve Türkiye Varlık Fonu Bünyesinde Kurulan Alt Fonların Mali Tabloları ve Faaliyetleri Hakkındaki Denetim ve İnceleme Raporları"nın görüşmelerini tamamladı.
Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre, MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı da fon ve fon şirketinin denetim raporlarının ayrı ayrı düzenlenmesi gerektiğini belirterek kurumun kamu adına Sayıştay denetimine tabi olması gerektiğini belirtti.
AK Parti Giresun Milletvekili Cemal Öztürk de fonla çok büyük ekonomik değerlerin ülkeye kazandırılacağını dile getirdi.
Varlık Fonu Genel Müdürü Zafer Sönmez de milletvekillerinin soru ve eleştirilerine cevap vererek kurumun geçen yıla ilişkin denetim raporunun geciktiğini ve bunun da bazı iştiraklerin yurt dışı iştiraklerine ilişkin raporların kendilerine geç gelmesinden kaynaklandığını belirtti. Bunun üzerine Başkan Elvan da 2019 yılı raporunda gecikme yaşanmamasını, denetim raporunun gelecek yıl Haziran'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunulmasını, ekim ayında da komisyonun önüne gelmesini talep etti.
- "Hiçbir varlığımızı teminat göstermedik"
Fonun kuruluş amacına yönelik sorular üzerine Sönmez, ülkenin bir numaralı fonlanma kurumunun Hazine olduğunu söyleyerek, "TVF'nin hiçbir suretle Türkiye Hazinesi'nin yerine geçme, rolünü alma amacı yoktur." dedi.
Fonun, kendi amaçları için borçlandığını söyleyen Sönmez, fonun, hiçbir varlığını teminat göstermediğini ve fonlanmak için de göstermeyeceğini dile getirdi. Sönmez, finansman piyasasına ilk defa çıktıkları için Hazine garantisi aldıklarını ve amaçlarının bu garantiyi kaldırmak olduğunu belirtti.
Sönmez, kamu bankalarına konulan 3,7 milyar avroluk sermayenin Hazine'den alınan devlet iç borçlanma senetleri aracılığıyla gerçekleştiğini ve İşsizlik Sigortası Fonu'ndan bir kaynağın burada kullanılmadığını söyledi.
Fonun İstanbul Finans Merkezi'nden yaptığı alımın rayiç bedelin altında gerçekleştiğini söyleyen Sönmez, "Bu konu, ilgili yılların denetimlerinde de ilgili denetçi arkadaşlara sunulacaktır. Buradaki amaç bir inşaat projesi değildir. Benim kafamdaki en büyük soru şu: 2022'de bu ekosistemi nasıl yaşanır hale getireceğiz? Geceleri kalkıyorum kafamda bu soru var. Bu konudaki mevzuat ve regülasyon nasıl olacak? Bir yabancı geldiğinde nasıl hemen çalışma izni alacak? Bunların üzerinde kafa yoruyoruz." dedi.
Sönmez, TVF'ye devredilen Hazine'ye ait 46 taşınmaza ilişkin olarak ilgili kurumlarla protokol imzaladıklarını ve kendilerinin sadece kira tahsilatı yaptığını dile getirerek "Bu emlaklar, devletin elindeki emlak portföyünün kum tanesidir. Bu emlaklar bize devredildi diye ne devlet bütçesine zarar gelir ne de fon ihya olur. Amacımız, kira bedelleriyle işletme giderlerini karşılamak." şeklinde konuştu.
Türkiye Varlık Fonu Yönetim AŞ Genel Müdürü Zafer Sönmez, Rusya ile Ortak Yatırım Fonu kurmak üzere yola çıktıklarını söyleyerek, "Toplam fon tutarı 900 milyon avro, ilk kapanışı 200 milyon avro olacak. Sözleşmelerin nihai şekillerini vermek üzereyiz, 1-1,5 aylık dönemde bu sözleşme imzalanmış, Türkiye Rusya ile beraber ortak bir fon kurulmuş olacak. Fonun yarısıyla Türkiye'ye, diğer yarısıyla da Rusya'ya yatırım yapılacak." dedi.
Sönmez, Komisyonda yaptığı sunumda, TVF'nin stratejik yatırımlarda bulunacağını ve bu anlamda İstanbul Finans Merkezi'nin (İFM) önemli olduğunu aktararak, Türkiye Varlık Fonunun İFM'deki hasılat paylaşımlı projeleri devraldığını, kabaca 1,3 milyon metrekarelik alanın üçte birine yatırımcı olarak geldiğini söyledi.
Sürecin tamamlanması için paydaşlarla ortak bir çerçevede İFM'nin bitirilmesi için çalıştıklarını dile getiren Sönmez, sadece inşaat değil, ekosistemin nasıl olacağına, mevzuatın nasıl oluşturulacağına dair proje üretmeye devam ettiklerini belirtti.
- "Rusya ile Ortak Yatırım Fonu kurulmak üzere"
Türkiye'ye yabancı sermayeyi çekmek çalıştıkları modellerden birinin ortak yatırım platformları olduğunu söyleyen Sönmez, "Bu kapsamda, Rusya ile Ortak Yatırım Fonu kurmak üzere yola çıktık. Toplam fon tutarı 900 milyon avro, ilk kapanışı 200 milyon avro olacak. Sözleşmelerin nihai şekillerini vermek üzereyiz, 1-1,5 aylık dönemde bu sözleşme imzalanmış olacak ve Türkiye Rusya ile beraber ortak bir fon kurulmuş olacak. Fonun yarısıyla Türkiye'ye, diğer yarısıyla da Rusya'ya yatırım yapılacak." şeklinde konuştu.
- "Toplamda 1 milyar avroluk kredi kullandık"
Sönmez, fon olarak finansal piyasaları destekleyici adımlar attıklarını, geçen sene nisan ayında Hazine ve Maliye Bakanlığı ile beraber kamu bankalarının sermaye bazının güçlendirilmesi için toplam 3,7 milyar avroluk sermaye artışının yapılmasına aracılık ettiklerini belirterek, TVF'nin aldığı krediyi sadece ve sadece kendi ihtiyaçları için kullandığını dile getirdi.
Toplamda 1 milyar avroluk bir kredi kullandıklarını, bunları da dünyanın önde gelen 10 yabancı bankasından aldıklarını belirten Sönmez, bu kurumların TVF'ye güvenerek belirli bir kredi limiti oluşturduğunu söyledi.
Sönmez, bugün itibarıyla TVF'nin yol haritasını oluşturmuş, kurumsal kimliğini bankalara, yatırımcılara, danışmanlara ve esasında piyasanın tamamına anlatabilmiş bir kurum olduğunu dile getirdi.
- "TVF, Türkiye'nin en büyük konsolidasyon çalışmasını yürütmektedir"
Türkiye Varlık Fonu'nun üçlü bir denetim mekanizması olduğunu dile getiren Sönmez, şu şekilde konuştu:
"Denetimlerde en önemli konular şeffaflık ve hesap verebilirlik. Türkiye Varlık Fonu dünya standartlarında denetimin olduğu bir kurum haline gelmiştir. Bugün itibarıyla en büyük 4 denetim kurumlarından biri olan KPMG, Türkiye'nin en büyük konsolidasyon çalışmasını bitirmek üzeredir. Milletvekillerin çok haklı olarak sorduğu soruya cevap vermek isterim. '2018 denetimi neden yok?' Çünkü şu an TVF, Türkiye'nin en büyük konsolidasyon çalışmasını Ocak 2019'dan bu yana yürütmektedir. En büyük konsolidasyon dediğim şudur, 2017 denetim raporu THY ve Borsa İstanbul'un konsolide edildiği rapordur. Şirketlerin devirleri devam etmekte olduğu için denetici iki şirketin tam kontrolüne sahip olduğu görüşüyle beraber bir Türkiye Finansal Raporlama Standartları denetimi yapmıştır. TVF konsolide raporu buna baz edilmiştir. TVF ve TVF AŞ olmak üzere iki ayrı raporu vardır. 2018 denetim raporunu ekim ayı sonu itibarıyla bitirmeyi planlıyoruz. Kasım ortası itibarıyla bu rapor bitirilmiş olacaktır."
-"Şampiyonlar liginde olmamız gerekiyor"
Sönmez, Türkiye Varlık Fonunun derecelendirilmesi çalışmalarına başlandığına dikkati çekerek, "TVF, uluslararası derecelendirme şirketlerinin en az birinden bir reyting derecelendirme notunu 2019 sonu olmadan alacaktır." diye konuştu.
Söz konusu bilançolar ve derecelendirme notunun kamuoyuna internet sitesinden sunulacağını söyleyen Sönmez, "Bizim şampiyonlar liginde olmamız gerekiyor. Rakiplerimiz şampiyonlar liginde. O ligin de belli kuralları var. TVF o kurallara uygun şekilde, ayakları yere basan ve nereye gitmek istediğini net şekilde bilen ve ifade eden bir kurum olacaktır." şeklinde konuştu.
- Denetçi bulgularına yanıt
Sönmez, 2017 denetim raporlarındaki 4 ana denetçi bulgularına da açıklık getirerek, bunlardan ilkinin TVF'den THY'ye 4,6 milyon dolar artı KDV bedelle devredilen 4 uçakla ilgili olduğunu belirtti. Sönmez, bu konuda denetçilerce tenkit edilecek hususa rastlanmadığını dile getirdi.
İkinci bulgunun Savunma Sanayi Destekleme Fonuna ait 3 milyar liralık kaynağın Türkiye Varlık Fonuna devri ve geri iadesi olduğunu söyleyen Sönmez, kararda 3 milyar liralık bedel belirlenmesine rağmen fiilen 1 milyar lira devredildiğini, ilgili kaynağın neması ile beraber iade edildiğini, denetim ekibinin tenkit edilecek herhangi bir işlem bulunmadığını söyledi.
Sönmez, 1 milyar 20 milyon 739 bin TL'nin 11 Temmuz 2017 tarihinde neması ile beraber iade edildiğini, faizin de 15 Ağustos 2017 itibarıyla ilgili hesaplara aktarıldığını söyledi.
Sönmez, üçüncü bulgunun da Bakanlar Kurulu kararı ile TVF'ye devredilen taşınmazların kira gelirlerinin toplanmasına ilişkin olduğunu ve Fonun 46 taşınmazın sahibi olduğunu belirtti.
Bu taşınmazların ağırlıklı olarak turizm bölgelerindeki otel arazileri olduğunu söyleyen Sönmez, devirlerin hızlı gerçekleşmesi nedeniyle bir kısım kira gelirlerinin takibinin yapılamadığını anlattı.
Kira bedellerini Milli Emlakın tahsil ettiğini söyleyen Sönmez, "Esasında devletimiz için bir kayıp olmamıştır." dedi.
Sönmez, 2017 yılında yaklaşık 15,5 milyon lira, 2018'de 11,1 milyon lira, 2019'da da 328 bin liralık bir alacağın söz konusu olduğunu belirterek, bugüne kadar 2017'deki bakiyenin tamamının tahsil edildiğini, 2018 ve 2019'dan gelen bakiyelerin de büyük kısmının tahsil edildiğini, toplamda 26,5 milyon alacağın 19,2 milyon lirasının tahsil edildiğini söyledi.
Dördüncü bulgu olan denetim ve danışmanlık hizmetleri kapsamıda yapılan işlemlerde mükerrerlik ile ilgili tespitlere de açıklık getiren Sönmez, mükerrerliğin 1 milyon 62 bin TL'lik bir bakiyeyi kapsadığını bildirdi. Bu anlamda da bir devlet zararı oluşmadığını ifade eden Sönmez, ilgili denetçi ile sulh halinde anlaşıldığını belirtti.