Tekel devletin gayrimenkul şirketi oldu!
Tekel'de ikinci kez isim değişikliğine gidildi. Bu değişiklik, şirketin üretim varlıkları satıldıktan sonra elinde 400’den fazla gayrimenkul kalması nedeniyle alındı
Tütün ve alkol işleri özelleştirmeyle satıldıktan sonra adı "Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol
İşletmeleri (TTA) AŞ" olarak değiştirilen Tekel’de bir isim değişikliğine daha gidildi. Şirketin ticaret unvanı, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın (ÖİB) 03.02.2012 tarihli ve 135 sayılı oluruyla Gayrimenkul Anonim Şirketi (kısaca Gayrimenkul AŞ) olarak değiştirildi.
Ana Sözleşme değişikliği İstanbul Ticaret Sicili Memurluğunca 13/02/2012 tarihinde tescil ve ilan edildi. Böylece Tekel, adı nihai olarak Gayrimenkul AŞ olarak değişmiş oldu. Ancak bu sıradan
bir değişiklik değil. Bilindiği gibi Tekel, yalnızca çok konmlu yerlerde fabrika ve depoları değil
aynı zamanda bütün il ve ilçelerde kuruluşları, bölge müdürlükleri, satış ofisleri olan bir işletmeydi.
82 pazarlama ve dağıtım başmüdürlüğü vardı. Çok değerli, bazıları "tarihi" binalara, gayrimenkullere
sahipti. Tekel’in logosu ve işletme adı daha önce kısa şekilde "TTA" olarak değiştirilmişti. Bu karar, sigara üretim işi ile ilgili varlıklarının 22 Şubat 2008 tarihinde yapılan ihale ile British American Tobacco’ya (BAT) satılması ve "Marka Kullanım Hakkı Sözleşmesi" uyarınca, "TEKEL" logosunun 24 Aralık 2008 tarihinden itibaren ürün/mal/tabela üzerinde kullanılmaması şartı nedeniyle alınmıştı.
Son değişiklikle şirketin adının Gayrimenkul AŞ olarak tescillenmesi, işlevinin fiili duruma
uygun hale getirilmesi ihtiyacından doğdu.
Şirketin internet sitesindeki bilgilere göre Gayrimenkul AŞ’nin merkezi İstanbul oldu. Kuruluşun
yönetim kurulu, başkan ve dört üyeden oluştu. Genel müdürlük, altı genel müdür yardımcısı ve sekiz daire baskanlığı şeklinde yapılandı. Sermayesi 5 milyar lira olarak belirlendi.
Tekel’in özelleştirmsiyle bazı fabrikaları alıcı şirkete (BAT) geçmişti. Sonadan Likör Fabrikası,
Beykoz Fabrikası gibi çok önemli gayrimenkulleri satıldı. Kartal’daki arazisi İstanbul Şehir Üniversitesi’ne kiralandı. Beşiktaş’taki tütün deposu satıldı. Ancak gayrimenkul piyasası yetkilileri İzmir’de, İstanbul’da bazıları çok değerli 400’den fazla gayrimenkulün elinde olduğunu belirtiyor.
Şirket adının Gayrimenkul AŞ olmasının nedeni de zaten bu varlıkları. Elinde gayrimenkuldan başka bir şey kalmadığı için şirket fiilen gayrimenkul yöneten bir yapı kazandı.
Portföyü genişleyebilir Ancak çok daha önemli bir gelişme var. Tekel’in yerini alan Gayrimenkul AŞ, sadece Tekel’den kalan gayrimenkulleri yönetmeyecek. Edinilen bilgilere göre aynı zamanda başka kamu kuruluşlarının satışı sonrası özelleştirmeye geçen, ÖİB yönetiminde kalan bütün gayrimenkulleri de bünyesinde toplayacak bir işleve doğru gitmesi gündemde. İşte bu nedenle ‘Tekel, devletin gayrimenkulcüsü olacak’ espirisi ortaya çıkıyor.
Bilindiği gibi özelleştirme sonrasında bağlı kuruluşların gayrimenkulleri, taşınmazları ayrılarak
imar değişikliği yoluyla değerlendirilebiliyor. ÖİB’ye imar yetkisi daha önce verilmişti. Kurum, bu yetkiye dayanarak kendine geçen bir gayrimenkulün imarını en uygun biçimde değiştirebiliyor ve bu şekilde oluşan değerlilikle ihale edebiliyor. Asıl olarak özelleştirilecek gayrimenkullerin yönetimi işlevini görmeye başladığında bu çerçeve Gayrimenkul AŞ’ye; TOKİ, Emlak GYO ve Milli Emlak’tan farklı bir işlev getirebilecek. Gayrimenkul şirketlerinin Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’na (GYO) dönüşmesi,
halka açılması ile ilgili yasal düzenlemeler dikkate alındığında Gayrimenkul AŞ’nin de bir süre sonra GYO’ya dönüşüp dönüşmeyeceği ise şimdilik belirsiz.
Bir iştirak tasfiye olacak, ikisi satılacak
Gayrimenkul AŞ’nin internet sitesindeki bilgilere göre şirketin elinde Tekel döneminden kalma üç
iştirak var. Bunlardan JTI Kazakistan’ın genel kurulda tasfiye edilmesi gündemde. Tekel’in bu
şirkette yüzde 20 hissesi bulunuyor.
Tekel’in Kıbrıs iştiraki ile, JTI ile ortak olduğu Raytek’in ise özelleştirilmesi gerekiyor. Dolayısıyla bu iki şirket için danışmanlık ihalesi bekleniyor. Kuruluşun Raytek’teki hissesi yüzde 48, Kıbrıs Türk Tütün Endüstrisi Ltd. Şti’deki hisse ise yüzde 51 düzeyinde. Tuzla işletmeleri ise daha önce işletme hakkı devri yoluyla özelleştirilmişti.
Dünya Gazetesi