Ekonomi

Tekstil ihracatçısı artan maliyetler yüzünden hedef düşürdü!

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Ramazan Kaya, bu yıla 23 milyar dolar hedefiyle başladıklarını ancak dış pazarlardaki yavaşlama ve içerideki maliyet artışları nedeniyle rakamı 19-19,5 milyar dolar olarak revize ettiklerini söyledi.

İhracatın lokomotif sektörlerinden biri olan tekstilde bu yıl beklenen rakamlara ulaşılamayacak. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, 2023 ihracat hedeflerini 23 milyar liradan 19-19,5 milyar düzeyine indirdiklerini belirterek, “Yılın son çeyreği ve gelecek yılın ilk çeyreğinde daralma devam edebilir ancak dönüşüm sürecine girilebilirse 2024'ün yarısından itibaren daha pozitif bir tablo yaşanabilir” ifadesini kullandı.

TGSD tarafından yapılan açıklamaya göre, Cumhuriyet'in ilk 100 yılında toplam 406 milyar dolar ihracat gerçekleştiren Türk hazır giyim sektörü, dönüşüme kilitlendi. TGSD, 12-13 Ekim'de düzenleyeceği İstanbul Hazır Giyim Konferansı öncesinde TGSD Başkanları Ramazan Kaya ve Sanem Dikmen basın toplantısı yaptı.

200 BİN KİŞİLİK İSTİHDAM KAYBI!

Bloomberght.com’daki habere göre TGSD Başkanı Kaya, hazır giyim sektörü olarak 2022'de gerçekleştirilen 21,2 milyar dolarlık ihracatın ardından bu yıla 23 milyar dolar hedefiyle girdiklerini belirterek, "Fakat dış pazarlarda yaşanan yavaşlama ve içeride maliyette yaşanan artışlar nedeniyle rakiplere karşı avantaj kaybettik. Bu nedenle de ihracat hedefimizi 19-19,5 milyar dolara revize ettik” şekline konuştu.

Avrupa'da yaşanan enflasyon, resesyon ve savaş nedeniyle harcama eğiliminin düşmesinin sektörü olumsuz etkilediğine dikkat çeken Kaya şunları söyledi: “ Bunun neticesinde bu yılın ilk 9 ayındaki ciromuz geçen yıla göre yüzde 8 civarında azaldı. Adet bazlı düşüş ise yüzde 15'e ulaştı. Talepsizlik, kapasite daralması, deprem bölgesinden gelen göç ve EYT yüzünden bu yıl sonuna kadar, son 1 yılda yaşanan istihdam kaybının 200 bin kişiye çıkmasını bekliyoruz."

MALİYETLER ÇOK YÜKSELDİ

Kaya, ihracattaki kaybın en önemli nedenlerinden birinin Türkiye'nin rekabet gücünün zayıflaması olduğuna dikkat çekerek, "Hızlı modanın yerini yavaş moda aldı. Yavaş modayla birlikte alım gruplarının üzerindeki zaman baskısı kalktı. Bu dönemde ülkemizdeki enflasyon ve işçilik maliyetlerindeki artışlar fiyatlarımızı yükseltti. Biz Bangladeş, Vietnam, Hindistan gibi ülkelerden hep daha pahalıydık. Ama yüzde 15-20'lik fiyat farkını tolere edebiliyorduk. Bu fark yüzde 40-45'lere çıkınca artık bu imkan elden gitti. Talebin yavaşladığı ve stokların biriktiği ortamda alıcıların fiyat indirme talepleri yükseliyor ama yüksek maliyetlerden dolayı fiyatları indirme şansımız olmuyor" ifadesini kullandı.