Genel

TİB, TOKİ'nin yaptığı akıllı binaya taşındı!

Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB), Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından İncekte yaptırılan 30 bin metrekarelik "akıllı bina"ya taşındı. "Kartal Yuvası"nı andıran bir şekilde tepeye inşa edilen binanın etrafında tek bir yapı bile yok..

          Silahlı özel güvenlik görevlileri tarafından
 korunan binanın dört bir yanı kameralarla görüntüleniyor.
         TİBe gelen ziyaretçilerin içeriye cep telefonları ile girişine izin
 verilmiyor. Kurum içindeki tüm katlar ve birimlere giriş-çıkışlar ise manyetik
 kimlik kartlarıyla yapılıyor. Kartların açtığı kapı sayısı ise görevli personelin
 yetkileri çerçevesinde sınırlı.
         Binadaki tüm birimler çalışma ofisleri şeklinde dizayn edilmiş, ancak
 uzman personelin masalarındaki tüm bilgisayarların üç ayrı ekrandan oluşması
 dikkat çekici. Ayrıca hayal edildiği gibi santral başında oturup kulaklıkla
 birilerini dinleyen hiç kimse yok. Çünkü TİBde hiçbir dinleme işlemi
 yapılmıyor.
         TİB sadece mahkemelerce alınmış "dinleme" veya "iletişimin tespiti"
 yönündeki kararlar doğrultusunda kayıt işlemlerini gerçekleştiriyor ve söz konusu
 kayıtları Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Jandarmaya Genel Komutanlığı ve
 Emniyet Genel Müdürlüğündeki ilgili birimlere sunuyor.
         Söz konusu kurumlardaki görevliler de "aidiyet numarası" ile TİBin
 sistemine girerek daha önce kayıt altına alınmış telefon görüşmelerini kendi
 bilgisayar sistemine indiriyor. Söz konusu görüşmelerin içeriğini deşifre eden
 görevliler, bunu talepte bulunan ilgili kurumlara iletiyor.
         TİBe mahkemelerin gönderdiği iki ayrı kararı bulunuyor. Bunlardan biri
 telekomünikasyon ortamıyla yapılan konuşmalar ve yazışmaların içeriğini kapsayan
 "dinleme kararı", diğeri ise herhangi bir soruşturmaya konu olan kişilerin,
 nerede, ne zaman ve kiminle konuştuğunu gösteren "iletişimin tespiti" kararı.

         MOBESENİN "B"Sİ VE "O"SU TİBTE

         TİBin "akıllı bina" olarak adlandırılan yeni merkezini gezdiren TİB Başkanı Fethi Şimşeke kurumun Teknik Daire Başkanı Basri Aktepe,
 İnternet Daire Başkanı Osman Nihat Şen ve Hukuk Daire Başkanı Mustafa Akar eşlik
 etti.
         Daha önce Emniyet Genel Müdürlüğünde görevli olan Aktepe ve Şenin
 isimleri ilk kez İstanbula kurulan "MOBESE" sistemiyle gündeme gelmişti.
 Türkiyenin ilk "MOBESE" sistemini kuran ekipte görev alan Basri Aktepe için
 "MOBESE"nin "B"si, Osman Nihat Şen için de "O"su yorumunda bulunulmuştu.
         TİBin bel kemiğini oluşturan ekibin yolunu adli konularda aydınlatan
 Hukuk Daire Başkanı Mustafa Akar ise eski Adalet Bakanlığı müfettişlerinden. TİB
 Başkanı Şimşek ise bu görevinden önce Ankara Cumhuriyet Savcısı olarak görev
 yapmıştı.
         TİBdeki kayıtların "canlı" olarak dinlenmediğini belirten Fethi Şimşek
 ve ekibi, her mahkeme kararında dinlemeyi yapacak güvenlik görevlisinin "aidiyet
 numarası" ile belirlendiğini ve söz konusu kişinin haftalık ya da aylık olarak
 sistem üzerinden kayıtları kendine ait bilgisayar ortamına taşıdığını söyledi.
         Binada kayıtların yapıldığı birimleri de gezdiren TİB Başkanı Şimşek,
 güvenlik gerekçesiyle söz konusu alanda hiçbir şekilde fotoğraf ve görüntü
 alınmasına izin vermediklerini bildirdi. Bu bölüme girme yetkisinin sınırlı
 sayıda kişide olduğunu ve içeriye parmak izi ve manyetik kimlik olmadan asla
 girilemeyeceğini vurgulayan Şimşek, ana serverların olduğu kayıt odasının
 elektronik ya da fiziksel olarak her türlü tehdide karşı özel olarak korunduğunu
 dile getirdi.
         Kurumda çalışan her uzmanın TÜBİTAK tarafından üretilen özel bir USB
 anahtar kullandığı bilgisini veren Şimşek, TİBde bütün işlemlerin bu anahtarla
 yapılabildiğini belirterek, bu sayede hangi mühendisin yaptığı işlemin takip
 edildiğini söyledi.

         "YAPILAN İŞLEM SAYISI NÜFUSUN BİNDE 1İ ORANINDA

         TİBin yaklaşık 5 yıldır faaliyette olduğunu ve son dönemde "yasa dışı
 telefon dinleme" iddialarıyla ilgili olarak adli makamlar tarafından başlatılan
 iki ayrı soruşturma kapsamında kurumda incelemelerde bulunulduğunu hatırlatan
 Fethi Şimşek, söz konusu dosyaların takipsizlikle sonuçlandığının altını çizdi.
         Yapılan incelemelerde TİBde hakim kararı olmadan veya gecikmesinde
 sakınca bulunan hallerde cumhuriyet savcısının talebi bulunmadan, izinsiz veya
 yasa dışı hiçbir işlem yapılamayacağının bir kez daha ortaya çıktığını ifade eden
 Şimşek, bundan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
         Şimşek, TİBin faaliyet alanının "telekomünikasyon yoluyla yapılan
 iletişimin denetlenmesi" olduğunu belirterek, mahkeme kararıyla "dinlenen"
 telefon hatlarına ilişkin ses kayıtlarının dijital ortamda depolandığını
 söyledi.
         Kimi zaman bir kişi ile ilgili birden fazla mobil ve sabit telefon
 hattına yönelik "dinleme" veya "iletişim tespiti" yapılabildiğine işaret eden
 Şimşek, TİB tarafından bugüne kadar yapılan işlem sayısının "nüfusun binde 1i"
 oranında olduğunu bildirdi.

         İNTERNETTEKİ SES KAYITLARI

         Kimi siyasi çevrelerin öne sürdüğü "yasa dışı telefon dinleme"
 iddialarının kesinlikle asılsız olduğunu vurgulayan Fethi Şimşek, bu yönde
 iddialarda bulunanların derhal savcılıklara başvurmalarını, varsa ellerindeki her
 türlü bilgi ve belgeyi hiç vakit kaybetmeden sunmalarını isteyerek, "Herkesin
 emin olmasını istiyorum ki faaliyete başladığımız 2006 yılının Temmuz ayından bu
 yana TİB üzerinden hakim kararı olmadan bir kelime dahi geçmemiştir. Ortaya çıkan
 dinlenme paranoyası oluşturan olayların yani internete düşen ses kayıtlarının
 tamamının ortam dinlemesi olduğunu vurgulamak isterim" dedi.

         CEP TELEFONLARI ÜZERİNDEN YER TESPİTİ

         Kurum olarak operasyonel ve adli bir görevinin bulunmadığı ifade eden
 Şimşek, talep edilmesi halinde "insani amaçlı" acil durumlarda TİBin en hızlı
 şekilde konum bilgisi ve yer tespiti yaptığına işaret etti.
         Eski BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlunun hayatını kaybettiği
 helikopter kazasında da söz konusu bölgenin konumuna dair ham bilgilerin
 kendilerinden talep edilmesinden yaklaşık 8-10 dakikada tespit edildiğini ve
 güvenlik birimlerine bildirildiğini belirten Şimşek, Cumhurbaşkanı Abdullah
 Gülün talimatıyla harekete geçen Devlet Denetleme Kurulunun da hazırladığı
 raporla, bu durumu teyit ettiğini kaydetti.
         Aynı şekilde bir süre önce Ankaranın Gölbaşı ilçesi yakınlarında düşen
 ve 5 askerin şehit olduğu helikopter kazasında da gelen talep üzerine olay
 yerinin belirlenmesinde rol oynadıklarını anlatan Şimşek, cep telefonları
 üzerinden yer tespitinde bulunulmasında baz istasyonu sayısının önemine
 değindi.

AA