Genel

Ticari gayrimenkul organizasyonları bir çatı altında toplanacak!

Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyük fiziki ofisin yaratılmasında rol oynayan Uğur Fer ülke genelinde gayrimenkul sektöründeki hedeflerini anlattı.


Gayrimenkul sektöründe başarılı işlere imza aran Uğur Fer sektörde yeni yıl için hedeflerini anlattı. Milliyet'ten Ümit Ünker'in haberine göre; Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyük fiziki ofisinin sahibi olan Uğur Fer gelecek planlarından söz etti. İşte Ümit Ünker'in o röportajı...

1.Sizi yakından tanımak isteriz bize kendinizi tanıtabilir misiniz?


Tabi, çok teşekkürler bu güzel röportaj için. Ben Uğur FER, 1970 Antalya doğumluyum esnaf bir ailenin çocuğuyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Antalya’da bitirdim. Okuduğum yıllarda yazın babamın yanında esnaf kahvesinde çalışıyordum. Yani küçük yaşlardan beri çalışma hayatının içerisindeyim. Kazanmış olduğum üniversiteye o an ki hayat koşullarından kaynaklı olarak gidemedim ve genç yaşta hizmet sektöründe çalışmaya başladım. 1994 de ki ekonomik kriz tüm koşulları yine değiştirdiği için 1996 yılında gayrimenkul sektörüne girdim. 4 yıl alaylı yaptığım mesleğime 2000 yılında sonra kurumsal bir firmada gayrimenkul danışmanı olarak devam ettim. 2008 yılına kadar gayrimenkul danışmanlığı yaptıktan sonra şu an 180 danışmana sahip Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük fiziki ofisi olan işletmemizi kurup o zamandan bu zamana kadar Broker olarak meslek hayatıma devam etmekteyim.

2.Harika! sizi tebrik ediyorum. Antalya ziyaretimde ofisinizi yerinde görme şansım oldu. Gerçekten harika bir ofis oluşturmuşsunuz.

Çok teşekkürler gerek müşterilerimiz gerekse birçok yatırımcı beğenilerini her zaman dile getiriyor. Amacımız, sadece büyüklük açısından bir fiziki ortam oluşturmak değildi, insanların kendilerini değerli hissedebilecekleri, sosyalleşebilecekleri, tanıtımlarını kurumsal bir yapıda ve profesyonel bir ortamda gerçekleştirebilecekleri dünya standartlarında bir yaşam alanı oluşturmaktı ve sanırım bunu da başardık.

3.Sektörde gelişiminizi nasıl sağladınız?

Bu mesleki hayatımın içerisinde kendimi geliştirmek adına, 50’nin üstünde yurtiçi ve yurtdışı eğitim, seminer ve konferanslara katıldım. 2009 yılında Arel Üniversitesi ‘’Dijital iletişim ve geleceğin satış teknolojileri’’, 2012 yılında Boğaziçi Üniversitesi ‘’Eğiticinin Eğitimi’’, ‘’İleri broker eğitimi’’, ‘’Maximum sonuçlar için stratejiler’’ eğitimi, uluslararası geçerliliği olan ‘’Ticari Gayrimenkul ACP’’ eğitimi ve yine aynı geçerliliğe sahip ‘’Lüks konut satış uzmanlığı’’ eğitimlerini alarak devam ettim ve daha birçok eğitimlerim, diploma ve sertifikalarım var. Şu an edindiğim bilgileri ekip arkadaşlarıma ofis içerisinde eğitimler vererek içinde bulunduğumuz mesleğimizde bilgili ve deneyimli uzmanlar yetiştirmek için eğitim programları tasarlamaya ve gerçekleştirmeye devam ediyorum.

4.Tebrik ediyorum, eğitimin kişinin gelişimi açısından önemi son derece büyük. Peki ya ödül? Alanınızda bunca başarınız var bunu ödül ile taçlandırdınız mı?

Ah, evet. Birçok ödül aldım. Örneğin, 2018 yılında bulunduğum uluslararası marka içerisinde dünyada 10.000 broker içinden ilk 10 ‘’Elite Broker’’ unvanını Avusturya, Viyana’da aldım. Bunun gibi içinde bulunduğumuz markaların bünyesinde birçok şahsi ve ofis adına başarı ödüllerim bulunmaktadır.

5.Tebrik ederim, önemli bir başarı gerçekten. Peki, çok risk alır mısınız?

Risk alırım. Almış olduğum risklerdeki başarısızlıklarım bir sonraki çalışmalarımda çok büyük deneyim sağlamıştır bana. Bu başarısızlıklar 25 yıllık mesleki hayatımda son 3 yıldır azınlıkta ama hedeflerim için risk almaya devam edeceğim.

6.Öyleyse klasik bir soru olacak ama yine de sormak istedim sizce başarının sırrı nedir?

Kendimden yola çıkarak başarının temelinde sabır ve asla umudunu kaybetmemenin yattığını düşünüyorum. Bunun yanında bulunduğunuz sektördeki gelişmeleri takip etmek ve bunlara uyum sağlamak önemlidir. Aynı zamanda daimi gelişimi de katabiliriz buna, alınan eğitimlerle ve tecrübelerle desteklenebilir. Şimdiye kadar kendi yaptığım işi her zaman daha iyi bir noktaya taşımak için kendimi sürekli olarak geliştirdim ve bilgime bilgi kattım. Kısacası gerçek ve kalıcı başarıya giden yol kendini yetiştirmekten ve asla pes etmemekten geçiyor.

7.Uğur Bey, Türkiye’deki emlak sektörünü nasıl buluyorsunuz?

2018 Haziran ayında tasarlanan 2020 ‘de yürürlüğe giren emlak sektörü kanunu bu işi, eğitimini ve sertifikasını alan kişilerin yapabileceğine yönelik bir kanundur. Bu kanun mesleğe itibar kazandırmıştır. Bu itibarı kendi ofisimizde bulunan emlak danışmanı arkadaşlarımızda da gözlemliyorum. Gelişen Türkiye’de inşaat ve emlak sektörünün Türkiye ekonomisi adına vermiş olduğu katkı gözardı edilemez. Bu noktada gayrimenkul danışmanlarının öneminin bir kat daha arttığını düşünüyorum. Bu konuyla ilgili Türkiye çapında marka bağımsız ticari gayrimenkul (TİGA) platformunu oluşturduk. Bu platformda ticari gayrimenkul profesyonelleriyle birlikte Türkiye çapında ticari gayrimenkul alış satış organizasyonlarını bir çatı altında toplamayı hedefliyoruz. Aynı zamanda bu oluşumun kurucu yönetim kurulunda yer alıyorum. İleride emlak sektörü adına büyük ses getireceğine inanıyoruz.

8.Gayet güzel, sadece işi yapan değil aynı zamanda üreten taraftasınız. Peki, bu sektöre yeni girmiş meslektaşlarınıza ne önerirsiniz?

Bu mesleği ikinci bir meslek olarak görmemeliler. Tüm konsantrasyon ve disiplinleri ile sistemin gereklerini yapmalılar. Sektördeki yenilikleri yakından takip edip gelişime açık olmalılar. En önemlisi sabırlı ve istikrarlı olmalılar. Motivasyonu dışarda değil kendi içlerinde aramalılar diyebilirim.

Çok teşekkürler Uğur Bey, keyifli bir sohbet oldu benim için.

Benim için de öyle, ilginiz için ben de size çok teşekkür ederim.

Pandemide ofis ve AVM'lerde neler yaşandı?