Titanic Berlin hizmete girmek için gün sayıyor!
Türkiye'de beş otelle hizmet veren Titanic, uluslararası bir zincir olma yolundaki ilk adımını Almanya'da atıyor. Titanic Berlin, hizmete girmek için gün sayıyor
Türkiye'de beş otelle hizmet veren Titanic, uluslararası bir zincir olma yolundaki ilk adımını Almanya'da atıyor. Titanic Berlin, hizmete girmek için gün sayıyor. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aygün, Avrupa'nın diğer ülkelerinde ve Türkiye'de yeni oteller açacaklarını söylüyor.
MEHMET Aygün hayata şanssız bir sonra, Almanya'da çalışan dayısının başlangıç yapmış. Ala çocuklu bir yanına, üniversite okumaya gitmiş, ailenin ferdi olan Aygün, 1967 yılında Bir yandan okurken bir yandan babasını kaybettiğinde henüz 11 da dayısının dönerci dükkanında yaşındaymış. çalışmaya başlamış. Bir süre sonra Babasından kalan Giresun'daki iş hayatından aldığı keyif, okulu şarküteriyi, annesi ve abisiyle birlikte unutturmuş. Boynuz kulağı geçer işletmiş bir süre. Liseyi bitirdikten misali, 1977 yılında kendi restoranını açmış.
Yakaladığı basan, bugün hâlâ işletmeyi sürdürdüğü, Almanya'nın en büyük Türk restoranları zinciri unvanını elinde tutan Hasır'ı ortaya çıkarmış. Ayrıca, bir dönem akaryakıt devi Texaco'nun Almanya'daki dağıtım zinciri bünyesindeki yedi istasyonun işletmeciliğini üstlenmiş.
Almanya'da işler yolunda giderken hep "Kendi ülkemde ne yapabilirim, memleketime nasıl faydam dokunur?" sorusunu sormuş kendine. Bu sorunun cevabım ararken çok sayıda sektöre girip çıkmış. 198(yierin başlarında Giresun merkezli, İran'a yönelik yük taşımacılığına, ardından da yolcu taşımacılığına girmiş, oların başında her iki alandaki işlerini tasfiye etmiş.
Alman yapı market zinciri OBİ'vi Türkiye'de birlikte yatırıma davet edince, "Türkiye'ye gelmeyelim ama oradan bize ürün tedarik eder misiniz?" talebiyle karşılaşmış ve uzun süre bu işi yapmış. Alman Schöller'i Türkiye'de birlikte dondurma yatırımına ikna etmiş ama bu hayata geçirilememiş. Schöller'le bu varırımı yapmak ileriki yıllarda Kerevitaş'a kısmet olmuş. Fabrika daha sonra da Ülker Grubu'na geçmiş.
Bu arada her fırsatta, başta memleketi Giresun olmak üzere, Türkiye'den gelen yardım taleplerine elinden geldiğince olumlu cevap vermiş. Yme böylesi bir talebi karşılamak üzere yaptığı bir çalışma, Türkiye'de gireceği yeni alanın ne olduğunu belirlemiş: Turizm ve otelcilik.
İLK OTELİNİ GÖRMEDEN SATIN ALDI
Giresun Devlet Hastanesi'ne yoğun bakım ünitesi yapılması için 1994 yılında Almanya'da bir yardım gecesi düzenlemiş. Bir dönem ANAP Giresun Milletvekilliği yapan Rasim Zaimoğlu ile Giresun Belediye Başkanı Mehmet Larçın da gelmişler geceye... Ertesi gün sohbet ederken Zaimoğlu, Şişli'de bir oteli olduğunu ve satacağını söylemiş. Hemen oracıkta Zaimoğlu ile el sıkışıp mütevazı bir otel olan Şişli Alfa Oteli'ni hiç görmeden satın almış Mehmet Aygün. Böylece bugün Türkiye'deki ana işi olan turizm ve otelciliğe adım atmış. Önce, 27 odalı oteli büyütüp oda sayısını 51'e çıkarmış. 1998 yılında ise Taksim Talimhane'deki 83 odalı bir şehir otelini satın almış.
Mehmet Aygün, şehir otellerinden sonra, Almanya'daki imkanlannı da kullanabileceklerini düşünerek tatil otelciliğine girmiş. Antalya Lara'daki tatil turizmine dönük Titanic Resort Oteli açılmış. Adını 1912 yılında çıktığı ilk seferinde batan Titanic gemisinden alan otelin mimarisinde de Titanic gemisi örnek alınmış.
Yanındaki araziye de, Atatürk'ün Savarona gemisini temel alarak bir otel daha yapmak istemiş Aygün ama Savarona' nın direklerinin yüksekliğinden ötürü bunu hayata geçiremeyince araziyi satıp "şehir otelciliğiyle devam edelim" demiş. Ama bu arada "Aygün" olan otel zincirinin ismini "Titanic" olarak değiştirmiş. Tabii Şişli ve Taksim'deki otellerin adını da...
İzleyen yıllarda Anadolu Yakası'ndaki otel ihtiyacını görüp 2008 yılında Kartal'daki Titanic Business Hotel'i hizmete sokmuş. Ardından Taksim'deki 83 odalı oteli büyütmek üzere sağındaki ve solundaki binaları satın almış. Bugün Taksim'deki otel 183 odasıyla hizmet veriyor. Taksim'deki otel büyütülürken Bakırköy'deki Capacity Alışveriş Merkezi'nin kaba inşaatı tamamlanmış, otel kısmını işletmek üzere 25 yıllığına devralmış.
Mehmet Aygün, yaklaşık iki ay önce ise, gelecek açısından çok önemsediği yeni bir adım daha atmış. Anadolu Grubu'nun Gebze'deki Anadolu Sağlık Merkezi'nin yanında bulunan otelin işletmesini de Titanic Grubu
üslenmiş. Aygün, Anadolu Grubu ile iş yapmaktan çok memnun ve bu işbirliğinin ileride daha da büyümesini arzu ettiğini gizlemiyor.
YURT DIŞINA AÇILIYOR
Ve Titanic Grubu, geleceği açısından stratejik önem taşıyan bir başka operasyona çoktan start vermiş. Bu operasyon, beş parasız gittiği Almanya'daki kazancıyla Türkiye'de ciddi işler yapan Aygün'ün, bu kez yine Almanya'dan başlayarak dünyaya açılma yolculuğuna adım atması anlamına geliyor. Başkent Berlin'in tam göbeğinde yapılan Titanic Berlin yıl sonunda açılacak.
Mehmet Aygün bu operasyonu şöyle anlatıyor: "Hizmet sektöründe başarılıysak ve 35 yıldır Avrupa'daysak bu otel işini oraya da yayabiliriz dedik. İlk olarak Berlin'de bir otelin hazırlığına başladık. 221 odalı, Berlin'in tam göbeğindeki bir oteli yıl sonunda açmaya hazırlanıyoruz. Avrupa'daki başka ülkelerde de fırsatları gözlüyoruz. Hollanda çok gündemde şu anda. Paris de olabilir, Moskova da... Turizm acenteleriyle çalıştığımız için nerede, neye ihtiyaç olduğunu zaten görüyoruz. Fuarlara giden yöneticiler, olup biteni bize yansıttığı için iyi nabız yoklayabiliyoruz. Onların vasıtasıyla yatırım kararlan alabiliyoruz."
NEREDE İHTİYAÇ VARSA ORAYA
İleriye dönük planlarını anlatırken yurt içi ya da yurt dışı, nerede ihtiyaç varsa orada otel yapma konusunda yönetim kurulu kararı aldıklarını belirtiyor Aygün ve şunları söylüyor: "Kriz döneminde üç tane şantiyeyi birden aksaksız yürüttüğümüze göre yemlerim de yapabiliriz. Yakın dönemde, her yıl üç dört oteli daha kendi bünyemize katarak, dünya zinciri olmaya doğru gideceğiz. Bana kalsa, yılda 10 otel açmak isterim. Ama bunun bir hesabı kitabı var, oluru var. Şu anda Anadolu illerinde otelimiz yok. Ama nerede otel ihtiyaa varsa orada yatırım yapacağımızı söylüyoruz. Biz Giresunluyuz ama sırf 'yatırım yaptı' desinler diye yatırım yapmayız oraya. Ekipler gidiyor, inceliyor eğer bir bölgede ihtiyaç varsa bize bildiriyorlar. Uygun bulursak yapıyoruz. Ankara'da yatak fazlası var. İzmir'e bakıyorsunuz orası da zor. Ama İstanbul'u bir türlü doyuramıyorsunuz. Hâlâ o kadar bmaik yatak açığı var ki... Zaten şu anda her yere oteller yapılıyor."
Business
MEHMET Aygün hayata şanssız bir sonra, Almanya'da çalışan dayısının başlangıç yapmış. Ala çocuklu bir yanına, üniversite okumaya gitmiş, ailenin ferdi olan Aygün, 1967 yılında Bir yandan okurken bir yandan babasını kaybettiğinde henüz 11 da dayısının dönerci dükkanında yaşındaymış. çalışmaya başlamış. Bir süre sonra Babasından kalan Giresun'daki iş hayatından aldığı keyif, okulu şarküteriyi, annesi ve abisiyle birlikte unutturmuş. Boynuz kulağı geçer işletmiş bir süre. Liseyi bitirdikten misali, 1977 yılında kendi restoranını açmış.
Yakaladığı basan, bugün hâlâ işletmeyi sürdürdüğü, Almanya'nın en büyük Türk restoranları zinciri unvanını elinde tutan Hasır'ı ortaya çıkarmış. Ayrıca, bir dönem akaryakıt devi Texaco'nun Almanya'daki dağıtım zinciri bünyesindeki yedi istasyonun işletmeciliğini üstlenmiş.
Almanya'da işler yolunda giderken hep "Kendi ülkemde ne yapabilirim, memleketime nasıl faydam dokunur?" sorusunu sormuş kendine. Bu sorunun cevabım ararken çok sayıda sektöre girip çıkmış. 198(yierin başlarında Giresun merkezli, İran'a yönelik yük taşımacılığına, ardından da yolcu taşımacılığına girmiş, oların başında her iki alandaki işlerini tasfiye etmiş.
Alman yapı market zinciri OBİ'vi Türkiye'de birlikte yatırıma davet edince, "Türkiye'ye gelmeyelim ama oradan bize ürün tedarik eder misiniz?" talebiyle karşılaşmış ve uzun süre bu işi yapmış. Alman Schöller'i Türkiye'de birlikte dondurma yatırımına ikna etmiş ama bu hayata geçirilememiş. Schöller'le bu varırımı yapmak ileriki yıllarda Kerevitaş'a kısmet olmuş. Fabrika daha sonra da Ülker Grubu'na geçmiş.
Bu arada her fırsatta, başta memleketi Giresun olmak üzere, Türkiye'den gelen yardım taleplerine elinden geldiğince olumlu cevap vermiş. Yme böylesi bir talebi karşılamak üzere yaptığı bir çalışma, Türkiye'de gireceği yeni alanın ne olduğunu belirlemiş: Turizm ve otelcilik.
İLK OTELİNİ GÖRMEDEN SATIN ALDI
Giresun Devlet Hastanesi'ne yoğun bakım ünitesi yapılması için 1994 yılında Almanya'da bir yardım gecesi düzenlemiş. Bir dönem ANAP Giresun Milletvekilliği yapan Rasim Zaimoğlu ile Giresun Belediye Başkanı Mehmet Larçın da gelmişler geceye... Ertesi gün sohbet ederken Zaimoğlu, Şişli'de bir oteli olduğunu ve satacağını söylemiş. Hemen oracıkta Zaimoğlu ile el sıkışıp mütevazı bir otel olan Şişli Alfa Oteli'ni hiç görmeden satın almış Mehmet Aygün. Böylece bugün Türkiye'deki ana işi olan turizm ve otelciliğe adım atmış. Önce, 27 odalı oteli büyütüp oda sayısını 51'e çıkarmış. 1998 yılında ise Taksim Talimhane'deki 83 odalı bir şehir otelini satın almış.
Mehmet Aygün, şehir otellerinden sonra, Almanya'daki imkanlannı da kullanabileceklerini düşünerek tatil otelciliğine girmiş. Antalya Lara'daki tatil turizmine dönük Titanic Resort Oteli açılmış. Adını 1912 yılında çıktığı ilk seferinde batan Titanic gemisinden alan otelin mimarisinde de Titanic gemisi örnek alınmış.
Yanındaki araziye de, Atatürk'ün Savarona gemisini temel alarak bir otel daha yapmak istemiş Aygün ama Savarona' nın direklerinin yüksekliğinden ötürü bunu hayata geçiremeyince araziyi satıp "şehir otelciliğiyle devam edelim" demiş. Ama bu arada "Aygün" olan otel zincirinin ismini "Titanic" olarak değiştirmiş. Tabii Şişli ve Taksim'deki otellerin adını da...
İzleyen yıllarda Anadolu Yakası'ndaki otel ihtiyacını görüp 2008 yılında Kartal'daki Titanic Business Hotel'i hizmete sokmuş. Ardından Taksim'deki 83 odalı oteli büyütmek üzere sağındaki ve solundaki binaları satın almış. Bugün Taksim'deki otel 183 odasıyla hizmet veriyor. Taksim'deki otel büyütülürken Bakırköy'deki Capacity Alışveriş Merkezi'nin kaba inşaatı tamamlanmış, otel kısmını işletmek üzere 25 yıllığına devralmış.
Mehmet Aygün, yaklaşık iki ay önce ise, gelecek açısından çok önemsediği yeni bir adım daha atmış. Anadolu Grubu'nun Gebze'deki Anadolu Sağlık Merkezi'nin yanında bulunan otelin işletmesini de Titanic Grubu
üslenmiş. Aygün, Anadolu Grubu ile iş yapmaktan çok memnun ve bu işbirliğinin ileride daha da büyümesini arzu ettiğini gizlemiyor.
YURT DIŞINA AÇILIYOR
Ve Titanic Grubu, geleceği açısından stratejik önem taşıyan bir başka operasyona çoktan start vermiş. Bu operasyon, beş parasız gittiği Almanya'daki kazancıyla Türkiye'de ciddi işler yapan Aygün'ün, bu kez yine Almanya'dan başlayarak dünyaya açılma yolculuğuna adım atması anlamına geliyor. Başkent Berlin'in tam göbeğinde yapılan Titanic Berlin yıl sonunda açılacak.
Mehmet Aygün bu operasyonu şöyle anlatıyor: "Hizmet sektöründe başarılıysak ve 35 yıldır Avrupa'daysak bu otel işini oraya da yayabiliriz dedik. İlk olarak Berlin'de bir otelin hazırlığına başladık. 221 odalı, Berlin'in tam göbeğindeki bir oteli yıl sonunda açmaya hazırlanıyoruz. Avrupa'daki başka ülkelerde de fırsatları gözlüyoruz. Hollanda çok gündemde şu anda. Paris de olabilir, Moskova da... Turizm acenteleriyle çalıştığımız için nerede, neye ihtiyaç olduğunu zaten görüyoruz. Fuarlara giden yöneticiler, olup biteni bize yansıttığı için iyi nabız yoklayabiliyoruz. Onların vasıtasıyla yatırım kararlan alabiliyoruz."
NEREDE İHTİYAÇ VARSA ORAYA
İleriye dönük planlarını anlatırken yurt içi ya da yurt dışı, nerede ihtiyaç varsa orada otel yapma konusunda yönetim kurulu kararı aldıklarını belirtiyor Aygün ve şunları söylüyor: "Kriz döneminde üç tane şantiyeyi birden aksaksız yürüttüğümüze göre yemlerim de yapabiliriz. Yakın dönemde, her yıl üç dört oteli daha kendi bünyemize katarak, dünya zinciri olmaya doğru gideceğiz. Bana kalsa, yılda 10 otel açmak isterim. Ama bunun bir hesabı kitabı var, oluru var. Şu anda Anadolu illerinde otelimiz yok. Ama nerede otel ihtiyaa varsa orada yatırım yapacağımızı söylüyoruz. Biz Giresunluyuz ama sırf 'yatırım yaptı' desinler diye yatırım yapmayız oraya. Ekipler gidiyor, inceliyor eğer bir bölgede ihtiyaç varsa bize bildiriyorlar. Uygun bulursak yapıyoruz. Ankara'da yatak fazlası var. İzmir'e bakıyorsunuz orası da zor. Ama İstanbul'u bir türlü doyuramıyorsunuz. Hâlâ o kadar bmaik yatak açığı var ki... Zaten şu anda her yere oteller yapılıyor."
Business
