Genel

TMMOB: Allianoi'yi sular altında bırakmak suçtur!

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) şžehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu, Allianoi"nin korunması gereken bir kültür varlığı olduğunu, buranın su altında bırakılarak yok edilmesinin gerek ulusal, gerekse uluslararası mevzuat açısından açık bir

şžehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, Allianoi"nin 2001 tarihinde Koruma Kurulu tarafından 1. Derece Arkeolojik sit olarak koruma altına alındığı, ancak DSİ"nin bu kararı yok sayarak burada baraj inşaatına başladığı kaydedildi.

Sonraki süreçte İzmir II Numaralı Koruma Kurulu ile Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından oluşturulan akademik komisyonun karar ve raporlarına rağmen DSİ"nin dayatma ve zorlamalarını sürdürdüğü ifade edilen açıklamada, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Yüksek Kurul ve Koruma Bölge Kurulunun da baskı altına alındığı öne sürüldü.

Bu şekilde, Koruma Yüksek Kurulu ilke kararlarının amacından saptırıldığı ve yargı kararlarına rağmen Yüksek Kurulun DSİ"nin bir organı gibi çalışır hale getirildiği kaydedilen açıklamada, daha sonra şu görüşlere yer verildi:
'Yaşananlar, bir yandan ülkemizin koruma konusunda en güvenilir kurumsal organı olması gereken Kültür ve Turizm Bakanlığı"na bağlı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunu kuruluş amacından uzaklaştırırken, diğer yandan Kurul, DSİ Genel Müdürlüğünün bir dediğini ikiletmeyen, tek amacı yargı kararlarına rağmen baraj yapımlarının önünün açılması olan bir kuruluşa dönüştürülmüştür.

Yaşanan süreçte DSİ Genel Müdürlüğünün baskısı ve yönlendirmesi açıktır. Üzücü olan kültürel değerlerimizi korumakla görevli Kültür ve Turizm Bakanlığının içine düştüğü durumdur.

Allianoi Antik Kenti ve Yortanlı Barajı çatışması ülkemizdeki idari sistemin içinde bulunduğu keyfiliğe ve otoriter yapılanmaya ilişkin somut bir örnek oluşturması açısından önemlidir. Allianoi tartışması, Türkiye"de yönetim yapısındaki iş bölümünün bilimsel akılcılığa değil, kişisel otoriteye dayalı hale gelmekte olduğunun en bariz örneklerinden biridir. Yaşanan sürecin en üzücü olan yanı ise yaratılan bu dezenformasyon ve baskı ortamında gerçekleri açıkça dile getirecek, halkı bilgilendirecek, görev ve sorumluluklarının bilincinde, Allianoi"ye sahip çıkma cesaretine sahip bir Kültür Bakanlığının olmamasıdır.'

şžehir Plancıları Odası"nın açıklamasında, Koruma Bölge Kurulunun Allianoi"yi korumaktan vazgeçmesinin, kumla kaplanarak sular altında kalmasına izin vermesinin 'kabul edilemez bir yanlış ve insanlığın ortak mirasına karşı işlenmekte olan bir suç' niteliği taşıdığı da öne sürüldü.

Koruma Bölge Kurulunun aldığı "mille kaplama" kararının yargıdan dönmesinin ardından, DSİ"nin "kumla kaplama" önerisinin de açık bir hukuksuzluk olduğu savunulan açıklamada, "Allianoi ve tarihi değerlerimiz kurumsal ya da kişisel güç gösterisinde harcanacak değerler değildir. Hukuksuzluk, yargıya karşı hile, insanlığın ortak mirasını korumaya çabalayanlara karşı ise şiddet yolları kullanılarak gerçekleşmektedir' denildi.
AA