30 / 04 / 2024

TMMOB Mimarlar Odası yeni logo belirlenmesine karşı!

TMMOB Mimarlar Odası yeni logo belirlenmesine karşı!

TMMOB Mimarlar Odasında, aralarında TMMOB’a bağlı odaların Ankara şubelerinin de yer aldığı bazı sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla AOÇ Genel Müdürlüğünün, yeni bir logo belirlemek için yarışma açma



CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Türkiye’deki yoksulluğun gelir dağılımındaki eşitsizlikten kaynaklandığını, bunun
 vergi politikaları ve bölüşüm ilişkilerine müdahale ile düzeltilebileceğini bildirdi 
Oran, yaptığı yazılı açıklamada, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin
 Çelik ile Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın, "1 doların
 altında geçinen vatandaşın olmadığı ve 2,15 dolar günlük geliri olan vatandaş
 sayısının da azaldığı" yönünde açıklamalar yaptığını hatırlattı.
         Çelik ve Babacan’ın bahsettikleri 1 dolarlık gelirin aylık 45 TL’ye, 2,15
 dolarlık gelirin ise aylık 97 TL’ye geldiğini belirten Oran, şunları kaydetti:
         "AKP yöneticilerinin övünerek açıkladığı rakamlar, Dünya Bankasının
 başta en yoksul Afrika ülkeleri olmak üzere, az gelişmiş ülkelerin gelişmelerini
 takip etmek için belirlediği sınırlardır. ’Ülkede bu rakamların altında gelire
 sahip çok vatandaşımız yok’ diyerek böbürlenmek ancak ve ancak milleti kandırmak
 olur. Vatandaş hükümetin zafer diye çığlık atarak sevinçle karşıladığı bu gelirle
 günde ancak 3 simit yiyebilir."
         Türk-İş’in bir aile için hesapladığı 839 TL’lik açlık sınırı baz
 alındığında nüfusun yüzde 9,1’ini oluşturan 6.6 milyon kişinin açlık sınırının
 altında, nüfusun yüzde 63,3’üne denk düşen 46 milyon kişinin ise yoksulluk sınırı
 altında yaşadığını ifade eden Oran, şöyle devam etti:
         "Öte yandan, TÜİK, dört kişilik bir ailenin ayda 308 lira harcamayla
 beslenebileceğini ve 896 liralık harcamayla da beslenme de dahil eğitim, sağlık,
 giyim, barınma, ısınma ve diğer tüm ihtiyaçlarını karşılayabileceğini
 varsaymaktadır. Aynı TÜİK Aralık 2010 enflasyonunu hesaplarken kullandığı konut
 kirası 488 liradır. Bu bile açıkladıkları hem açlık hem de yoksulluk sınırının
 nasıl gerçek dışı rakamlar olduğunu göstermektedir. Bu rakam ve değerlendirmeler
 göstermektedir ki AKP dönemi Cumhuriyet tarihine borçlanma dönemi olarak
 geçecektir. AKP’nin 8 yıllık iktidarına bakıldığında, 2002’de vatandaşın toplam
 3,4 milyar lira olan borcunun 50 kat artarak 2010 yılında 146 milyar liraya
 yükseldiği görülecektir. Bu şu demektir. AKP hükümete gelmeden önce her 100
 liralık harcamanın 3,4 lirası borçla yapılırken, 2010 yılında her 100 liralık
 harcamanın tam 46 lirasını borçla yapar hale gelmiştir
 
 -TMMOB MİMARLAR ODASI  Ankara  ŞUBE SEKRETERİ BATUMAN:
         -"AOÇ’NİN SAHİP OLDUĞU KURUMSAL KİMLİK KORUNMALIDIR"
         ANKARA (A.A) - 26.01.2011 - TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri
 Bülent Batuman, Atatürk Orman Çiftliğinin (AOÇ) Ankara’nın sahip olduğu toplumsal
 ve kültürel değerleri yansıtan çok önemli bir alan olduğunu belirterek, "AOÇ’nin
 sahip olduğu kurumsal kimlik korunmalıdır" dedi.
         Batuman, TMMOB Mimarlar Odasında, aralarında TMMOB’a bağlı odaların
 Ankara şubelerinin de yer aldığı bazı sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla
 düzenlenen basın toplantısında, AOÇ Genel Müdürlüğünün, yeni bir logo belirlemek
 için yarışma açmasına tepki gösterdi.
         AOÇ’nin logosunun değiştirilmesine bürokrasinin karar verdiğini, ancak
 katılımcı sürecin işletilmediğini ileri süren Batuman, şunları kaydetti:
         "Bu değişiklik girişimi, kentin belleğini oluşturan bir simgenin daha
 silinmesi anlamına gelmektedir. Bu yönüyle girişim bizzat simgeseldir ve son
 yıllarda örneği artan ve kentlileri kentlerine yabancılaştıran girişimler
 dizisinin son halkası olarak değerlendirilmelidir.
         Kurumun logosunun, herhangi bir şikayet mantığıyla, pazarlama gücünü
 artırmak hedefiyle veya tüketicileri cezbetmek arayışıyla değiştirilmesi, AOÇ’nin
 mekanlarının ardından kurumsal niteliğinin de sermayenin mantığına terk
 edilişinin işaretidir. Bu girişim, tam da AOÇ’nin sahip olduğu kurumsal kimliğin
 kavranamamışlığının göstergesi olarak anlaşılmalıdır. AOÇ’nin sahip olduğu
 kurumsal kimlik korunmalıdır. AOÇ, kurulduğu günden bu yana kuruluş amacıyla ve
 varlığıyla başlı başına bir kurumsal kimliktir ve toplumca benimsenmiş bu kimlik
 değiştirilemez, değiştirilmemelidir."

 -"YOKSULLUK SORUN DEĞİL SONUÇTUR"-
         Hükümetin yoksulluğu iç siyasetin bir aracı haline getirdiğini ileri
 süren Oran, şunları kaydetti:
         "Sosyal yardımları siyasi propagandaya dönüştürmüş, sadaka kültürü
 oluşturmuştur. Kömür yardımı, gıda yardımı, iftar çadırları, giyecek
 yardımlarıyla yoksullukla mücadeleyi popülist bir anlayışa oturtulmuştur.
 Hükümet, bu yardımları lütuf olarak göstermiş, sosyal devlette vatandaşın hakkı
 olduğu gerçeğini hasıraltı etmiştir. Yardımlar geleceğe donuk bir umut sağlamak
 yerine yalnızca gelecek yardıma kadar ayakta kalma imkanı vermektedir.
         Yoksulluk sorun değil sonuçtur. Yoksulluğun nedeni gelir dağılımındaki
 eşitsizliktir. Yapılan araştırmalara göre aile yardımlarının yaşamlarını
 rahatlatmadığını belirtenlerin oranı yüzde 61’dir. Gelir dağılımı adaletsizliği,
 vergi politikaları ve bölüşüm ilişkilerine müdahale ile düzeltilebilir. Sosyal
 devlette amaç yoksulluğun yönetilmesi değil yok edilmesi olmalıdır. Sadaka
 anlayışına dayalı sosyal yardım dağıtımı yapan devlet anlayışı yerine, hak
 temelli olarak vatandaşına gelir transferi yapan sosyal devlet anlayışının
 getirilmesi temel hedef olmalıdır. Ancak bu şartlar altında daha mutlu birey,
 daha mutlu toplum, daha mutlu Türkiye hayalimize ulaşabiliriz."
   AA


Geri Dön