Proje Güncel

Tolga Karel: Köy hayatını evime taşıdım!

Tolga Karel, "Köy gibi bir yerde yaşamak istiyordum" dedi

Yeni evinde huzur bulduğunu söyleyen Tolga Karel “Alkolle meselem duygusal ve hassas bir adam olmamdan kaynaklandı. Bıraktım. İki buçuk ay oldu. Bu benim için bir rekor” diyor

Yaprak Dökümü’nün Oğuz’u Tolga Karel iki yıldır kötü adam olmaktan çıktı. Artık ailesini kollayan Leyla’ya aşık bir adam. Özel hayatında yaşadığı iniş çıkışlarla gündemden düşmeyen oyuncu artık stresten uzak duruyor. “Sorunlu insanları hayatımdan çıkardım. Burada çiçek besliyorum. Köpeğimle oynuyorum. Hayatın özünü yaşıyorum” diyor.

‘Yaprak Dökümü’ beşinci sezonda da devam ediyor. Kaç bölüm daha devam edecek?
Bu sezon kesin final olacak. 16 bölüm anlaşma yaptık. Hikayenin artık sonuna gelindi. En keyifli, en hoş sezon bu olacak. Bir dizinin bir başı güzeldir, bir de finali güzeldir diye düşünüyorum. Sonu muhteşem olacak.

Beş yıl boyunca Oğuz karakterini oynamak sizi sıkmadı mı?
Oğuz iki yıldır kötü adam olmaktan çıktı. Ailesini kollayan ve Leyla’ya aşık olmuş bir adam. Ama nasıl tanınırsan öyle gidiyorsun.Türkiye’de en çok izlenen dizi. Beş yıl değil, 15 yıl da oynayabilirim.

Sezon açılıyor, birçok dizi yayınlanacak. Dizi piyasasıyla ilgili neler söyleyeceksiniz?
‘Yaprak Dökümü’ İran, Irak, Lübnan, Suriye’de yayına girdi. Romanya’da da girecek.Şu an Amerika ve Kanada’da da uydu kanalıyla izleniyoruz. Yeni bir dizi sektörü var oluyor. Yeni dünya starlarının Türkiye’den çıkacağına inanıyorum.

Yurt dışında yayınlanan dizilerden telif alıyor musunuz?
Hayır. Gün gelir o da olur. Film ve dizi hakları kanallarda. Yasa çıktığında telif alacağız inşallah. Yurt dışında Amerikan dizilerini beşe katlamış durumdayız.

Dizi ocakta bitecek. Neler yapacaksınız?
Beni diğer aktörlerden ayıran özellik, seyirciyle kurduğum duygusal bağ. Çok hata yaptım, çok yanlış yaptım. Yeri geldi pişman oldum ve özür dilemeyi bildim. Hata da yapsam da beni sevenler kabullenmeyi bildiler. Ayakta durmamı sağladılar. Dolayısıyla bu bende ağır bir sorumluluk getiriyor. Kendim adına yurt dışında bir şeyler yapma planlarım var. Bir reklam projesi ve sinema filmi var. Ocaktan itibaren bir ayağım Ortadoğu’da olacak. Müslüman ve sarışın mavi gözlü olmak benim için büyük avantaj.

Evlenip, çocuk yapmak istiyor musunuz?
Olursa kapım açık. Ben kısa vadeli ilişkilerin adamı değilim.

Kıskanç mısınızdır?
Seversem çok sahiplenirim.

Çok derken ne kadar?
Ne kadar olduğu görülmüştür. Her türlü şiddette (gülüyor)

İlişkilerinizde gerçekten şiddet uyguluyor musunuz?
Ben tek düze aşk yaşamadım, yaşamayacağım da. Bana göre değil, gelelim, gidelim durumu. Tutku benim adım. İlişkiyi yüksek ve tutkulu yaşamayı seviyorum. Karşılıklı uçurmayı ve yükseltmeyi severim. O çatışmaların içinde acı, mutlu anlar, keyif, hırpalamak, yorulmak, şiddet hepsi vardır. Aşkın getirdiği yükselti durumunu yaşadığım olmuştur.

Sevil Uyar’la kısa süren birlikteliğiniz oldu. Neden ayrıldınız?
Çok iyi, düzgün bir insan. Ama olmayınca olmuyor. Zorlamaya gerek yok. Ne onun zamanından ne benimkinden çalmanın anlamı olduğunu görünce bitirmeye karar verdim.

KÖY HAYATINI EViME TAŞIDIM 
Radikal bir kararla alkolü bıraktınız, evinizi değiştirdiniz?
Bir dönem İstanbul’u terk etmek istiyordum. Köy gibi bir yerde yaşamak istiyordum. Baktım ki gidemeyeceğim köye, köyü İstanbul’a getireyim dedim. Bu evi aldım. Kendimce köy hayatı yarattım. Restorasyonu bir yıl sürdü. Bu evi aldıktan sonra kente daha kolay katlanır oldum. Alkolle meselem duygusal ve hassas bir adam olmamdan kaynaklandı. Çok fazla adalet duygum var. İsyankar ruhum, bazı şeyleri görmemezlikten gelemediğim için o dönem alkole yöneldim. Şimdi daha sağlam adımlarla yere bastığımı düşünüyorum. Ebediyete kadar alkol hayatımdan çıktı.
Ne zamandır alkol almıyorsunuz?
İki buçuk ay oldu. Bu benim için bir rekor.

Bu süreç içinde neler yaşadınız?
Gerçekten sevenlerim benim arkamda durdular. Hayatı daha iyi tanımladığım için alkolü hayatımdan çıkarmak kolay oldu. Küçük yaşayıp, büyük şeyler yapmayı öğrendim. Büyük şeyler yapmak için büyük yaşamaya gerek yok. Burada çiçek besliyorum. Köpeğimle oynuyorum, toprak eşeliyorum. Hayatın özünü yaşıyorum. O dönem daha hırsım varmış ki, o tarz şeylere yönelmişim. Yaşadıklarım beni çok etkilemiş. Alkolü kaçma noktası, nefes alma noktası olarak gördüm.

Ekranda kendinizi alkollü, hırçın bir şekilde görünce neler hissediyordunuz?
Orada anlatmak istediğim “Hangi hayatı yaşarsanız yaşayın, olduğunuz yerde mutlu olmaya çalışın”dı. O görüntüler çok rahatsız etmedi. Ne yapayım öyle oldu önümüze bakmak lazım.

Alkolü bırakmak için bir yardım aldınız mı?
Hayır. Zaten kafada bitirmediğiniz zaman başaramazsınız. Benimkisi bir huzur arayışıydı. Yeni evimde huzuru bulduğumu düşünüyorum. Kafamda bitirdim alkolü.
İlknur Taş/Milliyet Cadde