Genel

Topkapı Sarayındaki bir askeri depo halıcılığa ayrılacak!

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Topkapı Sarayında askeri depo olarak kullanılan 4 yerin boşaltıldığını ve bunlardan bir tanesinin halı, tekstil ve dokumacılığa tahsis edilmesini düşündüğünü söyledi

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türkiyenin yurt dışı tanıtımında ilk kez halıyı kullanmaya başlayacaklarını belirterek, Topkapı Sarayında askeri depo olarak kullanılan 4 yerin boşaltıldığını ve bunlardan bir tanesinin halı, tekstil ve dokumacılığa tahsis edilmesini düşündüğünü söyledi.

Günay, Sabah Gazetesi ile İzmirdeki sanat ve kültür kurumları arasında basın sponsorluğu kurulmasına ilişkin protokolün, Müzik-Sev Müzesinde düzenlenen imza töreninde yaptığı konuşmada, protokolle birlikte Sabah Egeli gazetesinin, kentteki sanat kurumlarının etkinlik ilanlarını ücretsiz  yayımlayacağını kaydetti.

Bunun diğer medya kuruluşlarına da örnek olmasını temenni ettiğini ifade eden Günay, tören sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Günay, bir gazetecinin, İzmir Bornovadaki Peterson Köşkünün restorasyonunda hangi aşamada olunduğu sorusu üzerine, bu konudaki daha önce yetkililere yaptığı uyarıların, basında yanlış şekilde yer aldığını, taleplerini bazen yüksek sesle dile getirebildiğini, ancak kendisinin kimseyi azarlamadığını söyledi.

İzmirdeki şehir hatları vapuru ihalesiyle ilgili tartışmalarla ilgili soru üzerine ise Bakan Günay, konunun Büyükşehir Belediyesi ile Ulaştırma Bakanlığı arasında çözüleceğini, kendisiyle ilgisi olmadığını belirterek, "Arkadaşlar görüşüyor, konuya makul bir çözüm bulunacak" dedi.

"Halıcılığın dünü, bugünü ve yarını"

Bakan Günay, daha sonra İzmir Ticaret Odasında düzenlenen "Türkiyede Halıcılığın Dünü, Bugünü ve Yarını" konulu toplantıya katıldı. Turizmde halıcılık ve genel olarak el sanatları konusunun çok önemli olduğunu, ancak Türkiyenin turizmde hızla gelişmesine rağmen el sanatlarının gerilediğine ve bunun sonucunda ithal ürünlerin piyasaya yayıldığına dikkati
 çekti.

Günay, turizmde Türkiyeye daha fazla ziyaretçi gelmesini, bununla birlikte en fazla geliri de elde etmek istediklerini dile getirerek, bunu sağlamak için mümkün olduğu kadar insan emeğini ön plana çıkarmaya çalışacaklarını ifade etti.

Bu konuda, bir üniversite ile anlaşarak, İtalya ve İspanya gibi ülkelere danışmanlık verecek düzeyde çalışma başlattıklarını kaydeden Günay, bu çalışma ile ziyaretçilere satışa sunulabilecek çeşit sayısını 110a çıkardıklarını, yine bakanlık bünyesindeki Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİM) mağazalarının modernize edildiğini vurguladı.

Bakan Günay, Anadolu geleneksel el sanatlarını, UNESCOnun "Somut Olmayan Dünya Miras Listesi"ne aldırmaya çalıştıklarını, bunlar arasında, artı değeri en yüksek işlerin başında da el halıcılığının geldiğini ve bu konudaki ustaları tespit etmeye çalıştıklarını söyledi.

Türkiye, bu önemli değerini, yakın geçmişte fabrikasyon üretim karşısında kaybederken, Azerbaycanın halıyı kendi üzerine tescil ettirmeye çalıştığını ve katlanmış bir halıya benzeyen mimariye sahip bir müze kurduğuna işaret eden Günay, şöyle konuştu:

"Peki bunun farkında mıyız Yeni yeni başlıyoruz. Türk halısı, Türkmen halısı, Azerbaycan ile İran ile yarışabilir. O ülkeler geleneksel olarak bu işi önde tutmaya çalışıyorlar. Halılarını devlet katında bir armağan olarak taşımaya çalışıyorlar. Biz, biraz işin arkasını bırakmış gibiydik, ama şimdi biz bu işin değerini biliyoruz ve bu işin arkasına düşüyoruz. Bu toplantıyı bu yüzden
 önemsedim. Yaptığınız iş bizim için çok önemli."

Topkapı Sarayına halı bölümü

Günay, Türkiyeye bu yıl 30 milyon insanın gelmesinin ve 25 milyar dolar gelir elde edilmesinin beklendiğini anlatarak, şöyle devam etti:

"Aslında 25 milyon insan gelsin, 30 milyar dolar gelir olsun. Amaç sayıyı artırmak değil, geliri artırmak. Bunun yolu mümkün olduğu kadar onları soframızla buluşturmak, el sanatlarımızı almalarını sağlamak. Azerbaycandaki müze meselesi, bizi bu konuda bir daha düşünmeye teşvik etti. Biz de tarihi mekanlarımızı düşündük. Etnografya müzelerimizde halılarımızı sergiliyoruz, ama bunlar genellikle çok ziyaretçi almayan mekanlar. İstanbulda sadece İslam Eserleri Müzesinde halı kilim sergisi var, ama yetersiz. Şimdi Topkapı Sarayında 4 tane askeri depo olarak kullanılan mekanı boşalttık. Onlardan bir tanesini tamamen halı, tekstil ve dokumacılığa tahsis etmeyi düşünüyorum. Bu yıldan itibaren Türkiyenin yurt dışı tanıtımına ilk kez halıyı katıyoruz. İlk defa Türkiyenin dünyadaki turizm tanıtımının içine halıcılığı katıyoruz. Daha fazlasını bekle, daha fazlasını umut et başlığıyla tanıtım yapacağız."

Günay, İzmirde de el halısı, kilimleri için bir merkez oluşturulmasının acil bir ihtiyaç olduğunu da sözlerine ekledi.

"Smyrna Carpet" markası

İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş da toplantıda yaptığı sunumda, Anadolunun binlerce yıllık birikiminin, giderek gerilediğini buna sahip çıkılmasının kültüre de sahip çıkmak anlamına geleceğini belirtti.

Osmanlı döneminde İzmirin halıcılığın merkezi olduğunu, Levantenler tarafından kurulan çok ortaklı "Oriental Carpet Manifacturer" şirketinin, "Smyrna Carpet" markasıyla dünyanın dört bir yanına ihracat yaptığı bilgisini aktaran Demirtaş, bu şirketi tekrar canlandırmak için çaba gösterdiklerini kaydetti.

Demirtaş, İzmirde ayrıca turistlere yönelik el halısı ve kilim satış yerini, 2012de açmayı planladıklarını bildirdi.

Bakan Günay, İzmir programı kapsamında, Ege Karadeniz Dernekleri Federasyonunu da ziyaret etti.

AA