Sektörel

Torun Center asansör kazası davası bilirkişi raporu!

İstanbul Adalet Sarayı'ndaki 19. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, "Taksirle ölüme neden olmak" suçundan 3'er yıldan 6'şar yıla kadar hapsi istenen tutuksuz sanıklar Faik Çağrı Hatipoğlu, Murat Şahin, Burak Yüksel ve Fuat Tuzcuoğlu katıldı.

İstanbul Adalet Sarayı'ndaki 19. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, "Taksirle ölüme neden olmak" suçundan 3'er yıldan 6'şar yıla kadar hapsi istenen tutuksuz sanıklar Faik Çağrı Hatipoğlu, Murat Şahin, Burak Yüksel ve Fuat Tuzcuoğlu katıldı.


Kimlik tespitinin ardından savunma yapan sanık Faik Çağrı Hatipoğlu, olay tarihinde Etkin Hareketli Platform Şirketi'nde cephe sistemleri müdürü olarak çalıştığını anlattı. Sanık Hatipoğlu, "Şantiyenin sahibi Torunlar Yapı Ortaklığı'dır. Etkin Hareketli Platform şirketi de Çuhadaroğlu şirketinin alt taşeronudur. Ölen işçi, Etkin Hareketli Platform'un elemanıdır. Ben olay sırasında Ankara'daydım. Benim görevim işin akışını kontrol etmektir. Biz asansörün kurulumu ve montajı ile ilgiliyiz. Kurulum aşamasındayken kazanın olduğunu öğrendim. Ölen işçi bizim işçimizdir. Ölen işçi Erdoğan Polat'a eğitim verilip verilmediğini, saha güvenliği ve her işçi yönünden bir dosya oluşturulup oluşturulmadığını bilmiyorum" dedi.


TORUNLAR GYO'NUN KAMP MÜDÜRÜ: SUÇSUZUM

Olay tarihinde Torunlar GYO'da kamp müdürü olarak görev yapan Fuat Tuzcuoğlu da, "Taşeronlar da dahil olmak üzere tüm işçilerin yeme, içme konaklama, belediye ve zabıta gibi dış kurumlarla olan ilişkilerinde aracılık yaparım" dedi. Olay gününü anlatan Tuzcuoğlu, "İş güvenliği konusunda Torunlar şirketi 'NCA' adlı firma ile çalışır. İş sahasında güvenlik önlemlerinin alınması ve takibi bu firmaya aittir. Suçsuzum" dedi.


"SEPETE TEST YAPILMIŞ OLSAYDI DAHA FARKLI OLURDU"

Olay tarihinde Etkin Hareketli Platform Şirketi'nde montaj elemanı olarak çalıştığını söyleyen işçi Murat Şahin ise "5 yıl bu firmada görev yaptım. Biz cephe asansörleri ve cephe platformu kurulumu ve montajı işini yapıyorduk. 6 çalışandan en kıdemli olanı bendim. Ölen Erdoğan Polat 14. kattan sepeti aşağıya indirmek isterken kaza meydana gelmiş" diye konuştu.


Çalıştığı firma tarafından üretilen sepetin imalattan sonra test aşamasından geçmediğini iddia eden Şahin, "Sorumluluk önce imalat aşamasındadır. Sepete test yapılmış olsaydı daha farklı olurdu. İşin bitmesi için şirketin sahibi Ercüment Atay bizi sürekli sıkıştırıyordu. Çuhadaroğlu şirketi de Ercüment Atay'a baskı yapıyordu" dedi.


Ölen Erdoğan Polat'a asansör montajı ile ilgili şirket tarafından bir eğitim verilmediğini belirten sanık Şahin, Erdoğan'ın kendisinin yanında "çırak" olarak çalıştığını belirtti.


"BENİM VE FİRMAMIN SORUMLULUĞU YOKTUR"

Sanık Burak Yüksel de Çuhadaroğlu Alüminyum Şirketi'nde mimar ve şantiye sorumlusu olarak görev yaptığını anlattı. Yüksel, "Torunlar GYO firmasının kazanın olduğu inşaatının 'D' Blok ve yatay ofislerinin alüminyum montaj işlerini yapmakla yükümlüydük. Sözleşme ile 'D' Blok'taki monoray vinç sistemini Etkin firması dosyadaki sözleşme ile satın almıştır. Sözleşmede belirtildiği gibi, teslim aşaması gerçekleştirilmediği sırada olay meydana gelmiştir. Benim ve firmamın sorumluluğu yoktur. Çünkü işin hakimiyeti bizim firmamızda değildir. Olay Etkin firmasının yetki alanındadır" ifadesini kullandı.


ÖLEN İŞÇİNİN AİLESİ: ŞİKAYETÇİYİZ

Ölen işçi Erdoğan Polat'ın annesi Hazal Polat ve ağabeyi Mithat Polat ise şikayetçi olduklarını, sorumluların cezalandırılması gerektiğini söyleyerek, davaya müdahil olmak istedi.


AVUKAT: SUÇLULAR MAHKEMEDE DEĞİL

Ölen Erdoğan'ın ailesinin avukatı Ahmet Yılmaz da, suçluların mahkemede olmadığını savunarak, "Bu sanıkları ekonomik ve siyasi gücü olan kişiler mahkemenin önüne atmışlardır. Suç, 'Olası kastla adam öldürme' ve 'İhmalli davranış sonucu adam öldürme' suçlarına girmektedir. Bu suçların yargılanma yeri de Ağır Ceza Mahkemesi'dir. Sanıklar üzerine yükümlülüğü ve sorumluluğu almamaktadır. Geriye kala kala, işçi Murat Şahin kalmaktadır. Onun ifadelerinden de anlaşıldığı kadarıyla, Etkin Hareketli Platform şirketinin sahibi Ercüment Atay ve satış müdürü Sefa Karacif adlı kişi olduğu ortaya çıkacaktır" diye konuştu.


"Suçtan zarar gören" sıfatıyla Hazal Polat ve Aslan Polat'ın davaya müdahil olmasına karar veren mahkeme, tanıkların dinlenmesi ve eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.


TORUNLAR'IN TALEBİ ÜZERİNE BİLİRKİŞİ RAPORU ALINDI

Torunlar GYO'nun talebi üzerine 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce yaptırılan 20 Mayıs 2014 tarihli bilirkişi tespitinde şu ifadeler kullanıldı:


"Vinç sepeti ve bağlı olan ünitesinin, 15. katta bulunan monoray üzerinde hareket eden makaralı arabalara montajı için kullanılan M 22 ölçüsündeki dişli civata ve somunların basit bir yüke dahi direnemeyecek derecede, ölçüleri itibariyle hatalı olmasından dolayı sıyrılarak çıkması sonucu vinç sepeti ve içinde bulunan Erdoğan Polat'ın birlikte aşağıya düşmesiyle kaza meydana gelmiştir. Hayatını kaybeden Erdoğan Polat'ın kaza anında emniyet kemerinin ve baretini bulunduğu, ancak emniyet kemeri kancasının kemer kenarına takılı olduğu CD'de görülmüştür."


"ÖLEN ERDOĞAN POLAT TALİ KUSURLU"

Bilirkişi raporunda, asıl işveren Torunlar GYO şirketinin kamp amiri olarak görev yapan Fuat Tuzcuoğlu'nun, şantiye şefi görevi verilmiş ise koordinatör atayarak alt işverenlerin yapılan işleri mevzuat hükümlerine uygun olarak yapmalarını takip etmesi lazımken, bunu yerine getirmediği vurgulandı. Tuzcuoğlu'nun olayda tali kusurlu olduğu belirtilen raporda, ölen Erdoğan Polat'ın ise, montaj işinde çalışan eleman olarak, sepetin can halatının bağlanmasını beklemesi lazımken, bu halat bağlanmadan sepete bindiği, kazanın meydana gelmesinde "tali kusurlu" olduğunun tespit edildiği öne sürüldü.


SANIKLARIN 6'ŞAR YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR

İddianamede, dosya kapsamında toplanan kanıtlara ve alınan bilirkişi raporuna göre, şüphelilerin olay tarihinde yetkili ve sorumlu bulundukları inşaat firmasında yeterli güvenlik önlemlerini almayarak işçi Erdoğan Polat'ın 14. kat seviyesinde zemine düşerek ölümüne sebebiyet verdikleri belirtiliyor. Faik Çağrı Hatipoğlu ile Murat Şahin'in "asli" kusurlu, diğer şüpheliler Burak Yücel ve Fuat Tuzcuoğlu'nun "tali" kusurlu olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı belirtiliyor. Şüphelilerin "Taksirle ölüme neden olmak" suçundan 3'er yıldan 6'şar yıla kadar hapsi isteniyor.


Cumhuriyet