Trakya Üniversitesi mimarlık öğrencilerinin ilk ödevi Selimiye Camii!
Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi birinci sınıf öğrencileri, ilk ödevlerini Mimar Sinan'ın ustalık eseri Selimiye Camisi'ni inceleyerek yapıyor.
Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi birinci sınıf öğrencileri, ilk ödevlerini Mimar Sinan'ın ustalık eseri Selimiye Camisi'ni inceleyerek yapıyor.
Osmanlı'ya 92 yıl başkentlik yapan Edirne'de okuyan Mimarlık Fakültesi öğrencileri, kentteki tarihi ve mimari açısından örnek eserleri inceleyerek geleceğe hazırlanıyor.
Derslerine giren akademisyenlerin anlatımlarının ardından ödevlerini hazırlamak üzere Selimiye Camisi'ne giden öğrenciler, burada eskizlerini tamamlıyor.
Selimiye Camisi'nin avlusunda ve bahçesinde yaptıkları eskiz çalışmalarıyla Mimar Sinan'ı anlamaya çalışan öğrencilerden Yusuf Mavuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sinan'ın ustalık eseri caminin bahçesinde ders yapabilmenin ayrıcalığını yaşadıklarını söyledi.
Edirne'de kendilerini tahmin etmedikleri bir mimari zenginliğin içinde bulduklarını belirten Mavuş, şöyle konuştu:
"Edirne'nin metrekareye düşen tarihi eser bakımından Türkiye'de birinci, dünyada ikinci durumda olduğunu öğrendim. Üniversiteye başladıktan sonra ilk dersimizi büyük dahi Mimar Sinan'dan alıyoruz. Buraya gelmeden önce böyle bir mimari zenginliğin ve birikimin içinde olacağımı zannetmiyordum. Mimar Sinan'ın ustalık eseri Selimiye Camisi ve Külliyesi'ni inceleyerek hayal gücümüzü genişletiyoruz. Mimar Sinan yüzyıllardır ders vermeye devam ediyor."
- "Diğer illerdeki öğrencilerden daha şanslıyız"
Mavuş, Edirne'de tarih ve mimari açısından büyük bir birikim olduğunu, bu birikimlerden ellerinden geldiğince yararlanmak istediklerini söyledi.
Kentteki eserleri incelemenin meslekleri açısından çok faydalı olduğunu belirten Mavuş, "Kubbe yapıları, minareler, avlu, kapılar üzerinde düşünülecek ve incelenecek o kadar ayrıntı var. Üniversite hocalarımız da bizi bu birikimden faydalanmak için onları incelemeye yönlendiriyorlar. İlerde bu birikimleri harmanlayarak kullanmak istiyorum. Sanırım mimarlık öğrencileri olarak diğer şehirdeki öğrencilerden biraz şanslıyız." diye konuştu.
Mimar Sinan'ın eserlerini inceledikçe geçmiş birikimlerin geleceğe ışık tutacağını anlatan Yakup Yağyudan da Selimiye Camisi bahçesinde dersle ilgili çalışmaları yaparken Sinan'ın bıraktığı mirası daha ileri taşımanın sorumluluğunu hissettiğini vurguladı.
Mimar Sinan'ın ince matematiksel hesaplar yapmanın yanında zengin bir hayal gücüne sahip olduğunu aktaran Yağyudan, şunları kaydetti:
"Böyle büyük bir dahinin öğrencileri olmak bizi her açıdan donanımlı olmamız gerektiğini gösteriyor. Medeniyetimizin zenginliğini anlayarak günümüzün mimarlık ilimleriyle pekiştirip bu yoldan gitmeliyiz. Burada olmak heyecan verici. Selimiye'de uygulanan dahiyane teknikleri yerinde incelemek bir mimarlık öğrencisine çok keyif veriyor. Mimar Sinan'ın bugüne kadar verdiği dersler yüzlerce yıl devam edecektir. Gerçekten böyle bir eserin önünde çizim yapmak, gölgesinde ödev yapmak bambaşka. Mimar Sinan'ın ışığında aydınlanıyoruz. Hayal gücümüzü aşmakta buradan daha iyi bir mimari bir mekan bulamazdık."
AA