Türk yatırımcıların gözü Sahra Altı Afrika'da!
Dünya Gazetesi köşe yazarı Kerim Ülker bugünkü yazısında, inşaat şirketlerinin proje geliştirdiği, Türk yatırımcıların şimdilerde en gözde pazarı Sahra Altı Afrika'dan bahsetti. İşte o yazı...
Türk yatırımcıların şimdilerde en gözde pazarı Sahra Altı Afrika... İnşaat şirketlerinin proje geliştirdiği, beyaz eşya firmalarının satın almalarla büyüdüğü bölgenin yeni oyuncusu ev ve kişisel bakım sektörü... Hayat Kimya bu alanda en göze çarpan şirketler arasında görünüyor. Kıtanın kuzey kesimindeki Mısır ve Cezayir tesisleriyle öne çıkan Hayat Kimya'nın yeni durağı ise Nijerya. Gana ve Kenya'daki ofislerle yerinden yönetim gerçekleştiren firma, Nijerya'da ise önemli bir yatırımı hayata geçiriyor.
Agbara Endüstriyel Bölgesi'nde tamamlanan yatırımın tutarı 100 milyon dolar. Resmi açılışına Nijerya Başkan Yardımcısı Yemi Osinbajo'nun yanı sıra ülkenin Maliye, Ticaret ve Yatırım bakanlarının da katıldığı tesisin kapasitesi yılda 1.3 milyar adet çocuk bezi, 13 bin ton kağıt.
Fabrika, 200 dönüme kuruldu
200 bin metrekarelik arazi üzerine kurulu tesisin açılışında konuşan şirketin CEO'su Avni Kiğılı, fabrikada 500 kişinin istihdam edileceğini belirtiyor. Tesisin en önemli özelliği ise enerjisinin bir kısmını kendinin karşılaması. Bunun için 14.2 MW gücünde bir santral de tesisin içinde yer alıyor. Fabrikada üretilen ürünler Batı ve Orta Afrika ülkelerine de ihraç edilecek.
1937'de kurulan Hayat Holding, kumaş toptancılığı ile başladığı ticaret hayatına Molped, Molfix, Bebem, Papia, Familia, Teno, Focus, Bingo, Test, Has, Joly ve Evony markalarıyla devam ediyor. 8.6 milyar adetle dünyanın en büyük beşinci bebek bezi üreticisi olan şirket, 2016 yılını 1.4 milyar dolar küresel ciro ile kapattı. Şirketin Rusya başta olmak üzere çevre ülkelerde 14 tesisi ve 8 bin çalışanı bulunuyor.
ABD ile silah anlaşması tehlikeye girebilir
Hatırlanacağı gibi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 16 Mayıs'taki ABD ziyareti dünya gündeminde de geniş yer buldu. Ertesi gün yaşananlar da en az bu ziyaret kadar medyanın ilgi odağındaydı. 17 Mayıs'ta Washington'daki Türk Büyükelçiliği rezidansı önünde toplanan protestocular, Erdoğan'ın konuta girişi sırasında slogan atmaya başlayınca olaylar çıkmış, yaralananlar olmuştu. Cumhurbaşkanlığı korumalarının da kavgaya müdahil olması hâlâ ABD'nin gündeminde. Sadece medya tarafında değil, siyasi ve ticari anlamda da gündemde... Öyle ki bu konuda geçen hafta New York Times Gazetesi'nde yer alan haber dikkat çekiciydi. Gazeteye göre Türkiye, 16 Mayıs'ta, yani olaylardan bir gün önce 1.2 milyon dolarlık bir silah anlaşması imzaladı.
Sig Sauer ile yapılan anlaşma gereği 1.600 yarı otomatik silah Erdoğan'ın korumaları için sipariş edildi. ABD'li gazete bu anlaşmanın riske girdiğini, geleceğinin belirsiz olduğunu duyurdu. New York Times, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Washington ziyareti sırasında Türk Büyükelçiliği çevresinde, korumaların protestoculara müdahalesi nedeniyle iki ülke arasındaki silah anlaşmasının riske girdiğini yazdı.
Tanesi 2 bin 150 dolar
9 milimetre çapa sahip Sig Sauer SIG MCX'in tanesi 2 bin 150 dolar civarında. Amerika'daki Silah İhracını Kontrol Yasası'na göre, tüm satışlar Dışişleri Bakanlığı onayıyla yapılıyor. Bakanlığın da "eğer bu satışlar belli bir meblağın üzerinde" ise Kongre ve Senato üyelerini bilgilendirmesi gerekiyor. New York Times, kavganın Washington çevrelerinde yarattığı sıkıntı nedeniyle Dışişleri Bakanlığı'nın, tartışmaları büyütmemek adına anlaşmayı dondurabileceğini ve hatta iptal edebileceğini belirtiyor. Bilindiği üzere ABD'li 20 senatör geçen hafta Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'a bir mektup göndermişti. Senatörlerin mektubunda özetle Erdoğan'ın kavgaya karışan korumalarının kimliklerinin tespit edilmesi, kavgaya karışanların ABD yasalarına göre sorumlu tutulması gerektiği vurgulanmıştı.
Suriyeli muhaliflere 500 milyon dolarlık silah
Hatırlatmakta fayda var. ABD Başkanı Donald Trump, 2018 mali yılı savunma bütçesinde Suriye'deki eğit-donat programına 500 milyon dolar ayırdı. Söz konusu silah listesinde 12 bin adet Kaleşnikof marka tüfek, 6 bin adet makineli tüfek ve 3 bin 500 adet ağır makineli tüfek yer alırken, 3 bin adet Amerikan yapımı RPG-7 ve bin adet Amerikan yapımı AT-4 veya Rus yapımı SPG-9 tanksavar da bulunuyor.
Ayrıca aynı kapsamda değişik kalibreye sahip 235 adet havan topu, 100 adet keskin nişancı tüfeği, 450 adet PV-7 tipi gece görüş dürbünü ve 150 adet kızılötesi lazer aydınlatıcı dürbün de verilecek ekipmanlar arasında listelendi. Belgede, silahların verileceği gruplar için ‘taramadan geçmiş Suriye muhalefeti' ibaresi kullanılsa da bu silahların büyük bölümünden PKK'nın Suriye kolu PYD/YPG'nin öncülük ettiği Suriye Demokratik Güçleri'nin yararlanacağı belirtiliyor.
TAV'ın güler yüzünü kaybettik
Geçtiğimiz hafta Sarıoğlu Ailesi ve TAV Havalimanları Holding kadar Türk ekonomi gazetecilerinin de acı günüydü. TAV'ın 11 yıldır aralıksız Medya İlişkileri Koordinatörlüğü görevini üstlenen 38 yaşındaki Burcu Sarıoğlu'nu kaybettik. 4 yıl önce konulan kanser teşhisinin ardından bu hastalığı yenmişti Burcu.
Geçen yıl amansız hastalık tekrar nüksetti ve aramızdan ayrıldı. 11 yıldır sürekli iletişimdeydik. Son birkaç yıldır da telefon ve e-maille... Sürekli "Ayarla da, bir kahve içelim birlikte" diyordu... Kahvemizi içemedik... Ne zaman arasak ulaşırdık Burcu'ya... Telefondaki sesi hep güler yüzlüydü... "İnsan bir kere somurtmaz mı?" diye tepki göstereceğiniz insanlardandı... Hep gülerdi... Güldürürdü de... Sen başarıyla kalbimizi TAV'layan biri oldun Burcu... Geride bıraktıkların eminim ki hep o güler yüzünü hatırlayacak... Sana veda etmiyoruz... Hep kalbimizdesin...
Kerim ÜLKER/Dünya