Genel

Türkiye finans merkezi olacak mı

David Cameron, Türkiye'nin Birleşik Krallık açısından önemini "Türkiye; ekonomimiz, güvenliğimiz, politikamız ve diplomasimiz açısından hayati bir önem taşımaktadır" sözleriyle vurgulamıştı

Görevine başlamasının ardından Birleşik Krallık Başbakanı sıfatıyla gerçekleştirdiği ilk ülke ziyaretlerinden birisinde Ankara'da konuşan David Cameron, Türkiye'nin Birleşik Krallık açısından önemini "Türkiye; ekonomimiz, güvenliğimiz, politikamız ve diplomasimiz açısından hayati bir önem taşımaktadır" sözleriyle vurgulamıştı.

Bunlar, Birleşik Krallık ve Türkiye ilişkilerinde altın çağın yaşandığını belirten Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından da paylaşılan hislerdi.
Ziyaret sırasında Türkiye ve Birleşik Krallık çeşitli ortak ilgi alanlarının altını çizen ve iki ülke arasındaki uzun süreli dostluğu pekiştiren Stratejik Ortaklık Anlaşmasını da imzalamıştır.
Doğu ile Batı arasında hayati önem taşıyan bir bağ olarak Türkiye'nin her geçen gün daha da küreselleşen bir ekonomide Birleşik Krallık için son derece önemli bir iş ortağı olduğu açıktır. David Cameron, önümüzdeki beş yıl içerisinde ikili ticaret ilişkilerimizdeki hacmin 9 milyar dolar seviyesinden 18 milyar dolar seviyesine çıkartılmasını istediğini belirtmiştir.
Londra'nın Finans Merkezi City of London'un - Şehrin - 683'üncü Başkanı olarak Lord Mayor'un rolü, Birleşik Krallık tabanlı tüm finansal ve profesyonel hizmetlerin gerek anayurtta gerekse yurtdışında desteklenmesini ve tanıtılmasını sağlamaktır.
Bu başkanlık görevim süresince, 90 gün içinde 23 ülkeyi ziyaret ederek, bu ülkelerle ekonomik iyileşme ve gelecekteki büyüme açısından, Şehir ile diğer yurtdışı finans merkezleri arasında daha yakın ilişkiler geliştirilmesi açısından ortak faydalarımızı ortaya koyacağım.

En hızlı büyüyen ülke
Tabii ki, sayıları iki bini aşan Britanyalı girişimciler ve hâlihazırda Türkiye'de faaliyet göstermekte olan işyerlerinin yanı sıra Birleşik Krallık'ın uzun süredir Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne katılımına vermekte olduğu her zamanki güçlü destek sayesinde, ülkelerimiz arasında zaten son derece yakın iş bağlantıları bulunmaktadır.
Bunun yanı sıra gelecek günler, ülkelerimiz açısından devasa fırsatlar sunmaktadır. Türkiye, sadece ekonomik istikrar geleneğini güçlendirmekle kalmamış aynı zamanda 2010 yılının ikinci yarısında gösterdiği yüzde 10 seviyesinde büyüme ile G-20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen birinci ve dünya ekonomisinde ise üçüncü ekonomi olmuştur.
İstanbul bile tek başına, 12 AB üyesi devletin ekonomisinden daha büyük bir ekonomiye sahiptir.
Bu veriler, Avrupa'nın en hızlı gelişen ve en genç nüfusu olma özelliğiyle de birleşince, bu ekonomik canlılık önümüzdeki yıllarda Türkiye'yi küresel pazarda kilit rol oynayabilecek bir konuma yerleştirmiştir.

Finans merkezi
Türk Hükümeti, Türkiye'nin gerçekten küresel bir ekonomi olmasını istiyorsa, uluslararası firmaların yatırım yapabileceği ve bu yatırımı yapmaya istekli olacağı bir finansal hizmetler merkezi oluşturması gerekliliğini de ortaya koymuştur. Zira yakın bir zamanda yapılan finansal merkezler açısından göreceli rekabet anketi, İstanbul'u dünya sıralamasında 70'inci sıraya yerleştirmiştir.  Son finansal krize, halkın yaygın öfkesine ve gelecekteki yönetmelik ve vergilere ilişkin devam etmekte olan endişelere rağmen Londra, dünyanın lider finans merkezlerinden birisi olma özelliğini sürdürmekte ve uzun süredir sahip olduğu ve gerçekten hak ettiği uluslararası iş camiasında mükemmellik unvanını korumaktadır.
Benzersiz bir hizmet derinliği ve kapsamı sunan City of London, Türk Hükümeti'ne belirtmiş oldukları birinci sınıf kalitede bir finansal hizmetler sanayi kurma amacında yardımcı olabilecek ideal koşullara sahiptir ve bu konu, ziyaretimin kilit başlıklarından birisini oluşturmaktadır.
Nüfusta beklenen artışı bir kenara bırakalım, böylesine hızlı bir ekonomik büyümenin taleplerini karşılayabilmek için bile, Türkiye'nin mevcut altyapısını ciddi bir biçimde geliştirmesi gerekecektir. Bu da Türk Hükümeti'nin farkında olduğu ve on yıllardır Kamu ve Özel Ortaklığı çerçevesinde çalışmanın kazandırdığı deneyim sayesinde uygulanabilmesi için Birleşik Krallık tabanlı firmaların gereken deneyime ve uzmanlığa sahip olduğu bir konudur.
Dolayısıyla, Birleşik Krallık ile Türkiye arasında daha yakın iş ilişkileri geliştirilmesinin ülkelerimiz için ortak faydaları olduğu açıktır.
İster Londra, ister Ankara, isterse İstanbul'a konuşlanmış olalım, en önemli yurtdışı ortaklarımızla işbirliği içerisinde çalışmak, dünya için bir bütün olarak çok daha büyük bir ekonomik büyüme sağlanmasına yardımcı olacak, çok daha büyük bir refaha ve istikbale kavuşulmasını sağlayacaktır.
Türkiye'de geçireceğim sürenin, bu ortak hedefimizi gerçekleştirmeye daha da yakınlaşmamızı sağlayacağını umuyorum.
Sabah