Türkiye pahalı oteller üssü oluyor!

Geçen Temmuz’da Bodrum’da açılan Mandarin Oriental 18 bin Euro’ya kadar çıkan oda fiyatları ile Türkiye’nin kıyı şeridindeki en pahalı oteli oldu. Önümüzdeki dönemde St.Regist, Raffless gibi otellerin açılması ile lüks otel sayısı daha da artacak...

Son dönemde A plus segmente hizmet veren otel yatırımlarında önemli bir artış yaşanıyor. Geçen Temmuz’da Bodrum’da açılan Mandarin Oriental 18 bin Euro’ya kadar çıkan oda fiyatları ile Türkiye’nin kıyı şeridindeki en pahalı oteli oldu. Önümüzdeki dönemde St.Regist, Raffless gibi otellerin açılması ile lüks otel sayısı daha da artacak.

Dünyanın en çok turist çeken altıncı ülkesi Türkiye’nin, yeni jenerasyon otelleri, hizmet kalitesi ve çok çeşitli destinasyonları ile üst basamakları zorladığı bir gerçek. İngiltere ve Almanya gibi klasik pazarları geride bırakan ülkemizin potansiyeli ile ilk beşe girebilecek gücü olduğu biliniyor. Hedefte İtalya ve İspanya var.

Türkiye’nin yeni hedeflere ulaşabilmesi için yıllardır ucuz tatil ülkesi imajını düzeltmesi gerekiyor. Bu açıdan son 4-5 yılda ve özellikle bu yıl art arda açılan A Plus turiste hitap eden lüks yaşamak isteyenlere yönelik ‘life style’ otel yatırımları, gerçekleşti. Türkiye son 25 yılda turizmde yakaladığı başarılı büyüme grafiğini, lüks otellerle taçlandırıyor. Bu yıl dünyanın en lüks otel zincirlerinden biri olan Mandarin Ori-ental’in Avrupa’daki ilk resort oteli, Bodrum Göltürkbü-kü’ndeki Cennet Koyu’nda açılırken, 800 ila 18 bin Eu-ro’luk oda fiyatları ile Türkiye’nin en pahalı oteli oldu.

670 dönüm arazi üzerinde yer alan resort, 2 kilometre sahil şeridinde ve 2 özel koya sahip olan otelin şehir oteli versiyonu ise, yine Astaş Holding tarafından İstanbul Kuruçeşme’de inşa edilip 2017 yılında hizmete girecek. Doğuş Gru-bu’nun Hisarönü Körfezi’ndeki D.Ma-ris gibi tesisi de lüks tatilin önemli noktalarından biri haline geldi.

Türkiye’de lüks segmentte hizmet veren Maxx Royal’in İkincisi bu yıl Kemer’de açılırken, üçüncü ve dördüncüsü de önümüzdeki yıllar için planlanıyor. Mardan Palace ve Rixos gibi markalar da ultra lüks otel sayısını artırma konusunda çalışmalar yapıyor. Torunlar’m İstanbul Beykoz’da lüks segmentte bir otel planı var ve bu konuda ünlü markalarla görüşme halinde. Demet Sabancı’nın St.Regist markasını Maçka’ya getirecek olması da bu segmentte yapılan yatırımlardan sadece biri…

BODRUM, ÇEŞME, İSTANBUL

Önümüzdeki dönemde İstanbul başta olmak üzere Bodrum, Çeşme gibi merkezlerde yeni ultra lüks oteller açılması bekleniyor. Ultra lüks markaları Türkiye’ye getiren isim olan Servotel Kurucu Ortağı Ömer İsvan, ultra lüks markaların kıyı bölgelerinde Çeşme, Bodrum gibi doğal güzelliklere sahip bölgeler ile İstanbul’u tercih ettiklerini söylüyor. İsvan, önümüzdeki dönemde Türkiye’de daha birçok ultra lüks otel markasının hizmet vereceğini de vurguluyor.

Maxx Royal markası ile ultra lüks segmentte Antalya’da iki otel açan ETS Group’un yönetim kurulu başkanı Mehmet Ersoy, Maxx Royal markası ile Bodrum ve İstanbul’da olmak üzere iki otel daha açma planları olduğunu söylüyor.

Ultra lüks hizmet isteyen tüketicilerin Türkiye’yi keşfetmesinin büyük zaman aldığına işaret eden Ersoy, şöyle devam ediyor:

“Türkiye’de açılan ultra lüks tesisler zaman içinde dünyadaki üst seg-ment turistler tarafından daha da keşfedilecektir. Özellikle yabancı lüks otel markalarının Türkiye’ye gelmeleri Türkiye’nin bu alandaki tanıtımına olumlu katkı yapıyor. Bu otellere gelen turistler normal turistlere göre kat be kat çok harcama yapmaları ile ülkemize döviz bırakıyorlar. Türkiye’nin bundan sonraki hedefi üst düzey turist ağırlamak. Bu konuda da yol almaya başladık ve daha gidilecek yolumuz var.”

ODA BAŞI MALİYET 1,5 MİLYON $

Mandarin Oriental’i Türkiye’ye kazandıran Astaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Aşçı, üst segment lüks bir otel yapmanın oda başı maliyetinin arsa bedeli hariç 1,5 milyon dolar olduğunu belirtiyor.

Lüks bir oteli sıradan bir otelden ayıran özelliklerin teknoloji, oda büyüklükleri, dekorasyonda kullanılan özel malzemeler, ortak alanların büyüklüğü, SPA ve restoranlarının özellikleri gibi birçok faktörden oluştuğuna dikkat çeken Aşçı, üst segment lüks bir otelin yatırımının geri dönüş süresinin de pazarlaması, konumu gibi faktörlerin de etkisiyle 10-20 yıl arasında değiştiğini vurguluyor.

Lüks zincirlerin sadece bina yatırımına değil, otelin konumuna da önem verdiğine dikkat çeken Aşçı, Mandarin ile anlaşmadan önce dünyanın birçok lüks zinciri ile görüştüklerini ancak Mandarin’de karar kıldıklarını belirtiyor.

Aşçı, “Türkiye’ye nitelikli turist çekmenin en iyi yolu ‘Luxury’ seg-mentinde oteller yapmaktan geçiyor. Türkiye’nin birçok güzel koyu bu tür tesisler için uygun. Mandarin İstanbul’un açılması ile Avrupa kıtasında sadece Türkiye’de aynı ülkede iki Mandarin Oriental açılmış olacak” diyor.

ÇOK HARCIYORLAR

Ultra lüks otellere özel uçakları ve yatları ile gelen turistlerin günlük harcaması sıradan bir turistin en az beş katı fazla. Sıradan bir turist günde ortalama 100 Euro harcarken lüks segment turistleri de günlük bin 500 Euro ile 10 binlerce Euro’ya kadar ulaşan harcamalar yapabiliyorlar. Bu turistlerin en önemli talepleri ise teknelerini bağlayabilecekleri yat limanlan, özel uçaklan ile inebilecekleri havalimanları oluyor. Bu turistlerin bir kısmı da otantik lüks restoranlara gitmekten hoşlanıyorlar.

Mandarin Oriental Türkiye Bölge Genel Müdürü Nejat Sarp, Mandarin Oriental’m Akdeniz Çanağı’nın en lüks resort oteli olması nedeniyle dünya jet-setini Bodrum’a çekeceğini, Bodrum’u harcama gücü yüksek turistlerin cazibe merkezi haline getireceğinden Türkiye için büyük önem taşıdığını söylüyor.

Zenginlere yönelik tesis sayısındaki artışı değerlendiren bir turizmci de, “İstanbul’da başlayan bu eğilim, şimdi güneye iniyor. Güney sahillerini önce yelkenciler keşfetti. Ardından tekne sahipleri. Şimdi de büyük, mega yat sahipleri keşfediyor. Bu zenginlerin eskiden alabilecekleri hizmet sınırlıydı. Şimdi ise yemek, eğlence, sağlık gibi her türlü hizmeti alabilecekleri bir ortam oluştu. Onlar da geliyorlar, sayıları daha da artacak” değerlendirmesini yapıyor.

YENİ RAKİPLER GELİYOR

Rixos Hotels Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcı Erkan, Türkiye’deki turizm potansiyelini keşfeden lüks segmentteki zincirler ülkemizde yatırım yapma kararlarını hızlandırmaya başladıklarına dikkat çekiyor.

Rakipleri İspanya, İtalya ve Fransa’ya göre yatınm için Türkiye’nin daha avantajlı olduğunu, lüks zincirlerin de bu büyümeyi ve potansiyeli görerek yatırım yaptıklarını belirten Erkan, “CIS, Rusya ve Ortadoğu’dan olmak üzere değişen turist profilinin Türkiye’yi tercih etmesi, tarih, kültür ve doğanın buluştuğu bir coğrafyaya sahip olmamız da lüks markaların ilgisini çekiyor. Bu ilgi daha da artacak, sadece İstanbul değil, başka illerimizde de ciddi yatırımların olacak” diyor.

Lüks otel segmentindeki otellerin artması turizmde pastanın büyümesini, hizmet standardının yükselmesini sağlıyor. Rixos’ta kitle turizminin lüks segmentte gerçekleşebileceğini gösterip Türk turizmine örnek olduklarını vurgulayan Erkan, bu yıl yeniden geliştirdikleri Premium konseptleriyle lüks deneyimlere odaklanıp beğeni topladıklarını söylüyor.

Erkan, lüks kavramını şöyle özetliyor: “Lüks, bütün dünyayı yönlendiren, elinde tutabilen bir kültür. Tabi ki lüks otel olmanın bazı fiziki koşulları, görünen bazı kuralları var. Misafirlerin lüks beklentisi artık ürünler aracılığıyla sağlanan gösteriş olmaktan çıkıyor ve yerini lüks deneyimlere bırakıyor. Biz özellikle bu yıl yeniden geliştirdiğimiz Premium kon-septimizle lüks deneyimlere odaklandık ve yeni hizmetlerimizle misafirlerimizden tam not aldık.”

İSTANBUL ÖNE ÇIKIYOR

Ultra lüks turizmde İstanbul da Türkiye’nin bir başka öne çıkan desti-nasyonu oluyor. İstanbul’un ultra lüks segmentteki temsilcilerinden CVK Park Bosphorus Hotel’in genel müdürü Bahri Şahin, ultra lüks otellere büyük ilgi olduğunu, Ocak-Temmuz döneminde yüzde 85-90 bandında seyreden doluluklannın da bunun kanıtı olduğunu söylüyor.

Şahin, “Ultra lüks segmente İstanbul’da talep eden müşteri kitlesinde ilk sırada Ortadoğu pazarı geliyor, AB ülkeleri ve Rusya onu takip ediyor. Yerli oranı ise yüzde 7’lerde kalıyor” diyor.

Levent Gökmen/Ekonomist