Türkiye, prefabrik sektöründe önemli bir oyuncu!
Prefabrik Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ Genel Müdürü Mustafa Tolunay yaptığı açıklamada, "Türkiye, prefabrik sektöründe dünyada son derece önemli bir oyuncu olmuştur" dedi.
Anadolu Ajansı muhabirine açıklamalarda bulunan Prefabrik Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ'nin Genel Müdürü Mustafa Tolunay, Prefabrik Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ'nin 1989 yılında, İstanbul'da kurulduğunu, hazır yapı sektörüne kazandırdığı ilkleri, yüksek kalite standartları ve inovasyonu ile dünyanın sayılı kuruluşları arasında yer aldığını belirtti.
Tolunay, "Prefabrik Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ'nin kurulduğu yıldan beri, ön üretimli hazır yapı üretiminde, geliştirdiği teknoloji, kapasite, makine ekipmanları, profesyonel kadrosuyla 6 kıtada 115 ülkeye ihracat yapıyor. 29 yıldır süre gelen istikrarlı başarı grafiği sayesinde, 2017 yılında şirketimiz Türkiye'nin En Büyük İkinci 500 Sanayi Kuruluşu sıralamasında 352. sırada yerini almıştır." dedi.
Türkiye'de devamlı yatırım yaparak sürekli büyüme hedefi ile ilerleyen, anlık rakamsal hedefler yerine kaliteli büyümeyi amaç edinmiş ender firmalardan biri olduklarını dile getiren Tolunay, "Bu bağlamda sadece pazarı takip etmiyoruz, arz ve talep dengelerini inceliyoruz, pazarı analiz ediyoruz ve sektörümüzde pazara alternatifler sunarak, gelişime yön veriyoruz." dedi.
Türkiye'de her geçen yıl tüketicinin prefabrike yapıları daha iyi tanıdığını da dile getiren Tolunay, "Bu da doğal olarak artışı beraberinde getiriyor. Biz de sanayici olarak sürekli gelişme ve yenilenme içindeyiz. Sektöre de yol göstermek gibi bir misyonumuz olduğu için sürekli yatırım yapıyoruz. Üretiyoruz ve örnek oluyoruz. Doğru uygulamalar ile sektörün önünün açık olduğunu düşünüyoruz." diye konuştu.
- "115 ülkeye ihracat yapıyoruz"
Mustafa Tolunay, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Prefabrik Yapı AŞ olarak, hem kırsal alanlara hem de şehir merkezlerine prefabrik yapılarımızı inşa ediyoruz. Çok geniş bir ürün yelpazemiz var, her iklim bölgesine uygun, dekoratif, konforlu yapılar üretiyoruz. Özellikle büyük şehirlerde artık zaman ve hız çok önemli bir kavram. Ön üretimli yapınızı sipariş ettikten çok kısa bir süre sonra yapınız konforlu bir şekilde oturmaya hazır hale geliyor. Biraz projelerimizden bahsetmek gerekirse, başta Prefabrik Yapı AŞ olmak üzere Özge Yapı AŞ ve Hebo Yapı AŞ firmalarımızın değişik ürün gamlarını da her yerde görebilirsiniz. Örneğin çok katlı inşaat yapılarından tutun da, özel villalar, WC ve duş kabinleri, güvenlik kulübelerine kadar.
Dünyada da prefabrik yapılarla ilgili sağlıklı bir dernek veya yapı olmadığı için genellikle bizlere yanıltıcı bilgiler geliyor. Türkiye'de bu konuda öncü kuruluş olarak 115 ülkeye ihracat yapıyoruz, Hekim Holding olarak ise bu sayı 133 farklı ülke. Bu bize ışık tutuyor. Fransa, İzlanda, Belçika, Almanya'nın yanı sıra; +55 derece sıcaklıktaki çöllerden, soğuk ilkim koşullarına kadar ürünlerimiz konforlu bir şekilde hizmet vermeye devam ediyor. Türkiye, prefabrik sektöründe dünyada son derece önemli bir oyuncu olmuştur."
Tolunay, hazır yapıların betonarme yapılara rakip olmadığını, yapı sektöründe betonarmenin ayrı, çeliğin ayrı ve hafif çelik yapının ayrı yeri olduğunu da belirtti.
Bina ne kadar hafif olursa depreme dayanımının o kadar güçlü olduğunu dile getiren Tolunay, "Türkiye deprem bölgesi. Çelik yapılara gereğinden fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Deprem gerçeğini göz önüne alırsak çelik yapılar maalesef hala olması gerektiği yerde değildir. Ancak her geçen gün bizim gibi işini doğru yapan ve sürekli gelişen firmaların tanıtımlarıyla, örnek olmalarıyla sektör daha da büyüyecektir. Gelişmiş ülkelerde ön üretimli yapılar yoğun olarak kullanılıyor. Bizde de artarak devam edecektir." diye konuştu.
Yapı sektörünün Türkiye'nin lokomotiflerinden birisi olduğunun altını çizen Tolunay, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Dünyadaki büyük yapılarda da Türk müteahhitlerinin imzaları var. Türk Yapı sektöründe ana 2 oyuncu var. Birincisi inşaat malzemeleri üreticileri diğeri de müteahhit firmalarımız. Türk Yapı sektöründe bizim gibi firmaların en büyük avantajı üretime dayalı satış yapıyor olmamızdır. Bu sebeple hem istihdam hem de ülke ekonomisine katkı büyüyerek artmaktadır. Şu an 115 ülkeye ihracatımızı, 2019 yılı ilk çeyreğinde 120 ülkeye çıkarmayı hedeflerken bir taraftan da ekolojik 0 karbonlu yapı sistemlerimizi dünyanın her köşesine ulaştırmayı planlıyoruz. Ayrıca Hekim Profil markamızla, endüstriyel yapılardaki galvanizli yapı çeliği miktarını artırmak öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor."