Sektörel

Türkiye'de hem konut edinme, hem de tasarruf arttı!

Son yıllarda konut piyasası gayet canlı. Her yıl birinci el ve ikinci elde 1 milyonunun üzerinde konut satılıyor. Bu yıl da 1.3 milyon satış adedini geçerek yeni bir rekor kırması söz konusu. Hanehalkı tasarruf ediyor, birikimini büyütüyor ve konut alıyor.

TÜİK’in yeni hesaplama sistemi GSYH’yı yüzde 20 artırdı ve son 4 çeyrekte 850 milyar dolara çıkardı. Kişi başına geliri de 10 bin doların üzerine attı. Bu tür revizyonlar geçmişte de yapıldı. Revizyonlar 1991’de yüzde 38, 2007’de yüzde 30 ve 2015’te yüzde 20 düzeyinde oldu. Birinci revizyon 21, ikinci 16 ve üçüncü de 9 yıl arayla yapıldı. Yani her yıla 2 puan düşecek şekilde revizyonlar yukarı yönde gerçekleşiyor. Bu anlamda sonuncusunda da bir aşırılık yok denilebilir.


- Gelişen bir ekonomi olmamız revizyonların yüksek oranlı ve yukarı yönlü olmasını en önemli destekçisi.


- Kayıtdışılığın yüksekliği de bu revizyonlarda ciddi rol oynuyor.


- Yapılan son revizyonda en çok dikkate çeken ve eleştirilen konulardan biri nasıl olup da geçen yıl yüzde 4’lük büyümenin yüzde 6’ya revize edildiği.


- Bunun yanıtını TÜİK üst yönetimi ile ekonomistlerin İstanbul buluşmasında yanıt aradık. En büyük katkı inşaat sektöründen geliyor.


- Bu sektörde yatırımlar kayıtdışılıktan dolayı pek kavranamıyordu. 2012 yılı girdi çıktı tablosunda artık daha kapsanır oldu. İnşaatın GSYH içindeki payı eski seriye göre yüzde 4.4’ten yüzde 8.15’e çıkartıldı. İnşaatın payının artması doğal. Çünkü ekonominin en canlı, en çok teşvik gören ve buna paralel olarak Türkiye’nin her tarafında yükselen sektörü. Payının eski düzeyinde kalması ve o şekilde hesaplanması bir eksiklikti. Bu tamamlandı.


- Büyüme hızını artıran ikinci tespit de, aslında karların daha fazla olduğu ama gizlendiği şeklinde. Bu kar artışının nedeni de petrol ve emtia fiyatlarındaki düşüşle açıklanıyor ve bu durum sadece 2015 yılı için geçerli. Artan karlar gizleniyor ve ortaklara borç kalemi altında kullanılıyor. Bu tutarın da GSYH’nın yaklaşık yüzde 1’i olduğu tahmin ediliyor.


- Karlar göründüğünden daha yüksekse tasarruflar da yüksek demektir. İşte yurtiçi tasarrufların niye yüzde 25’e sıçradığının bir yanıtı da burada.


- Bu durumda karlar görünenden daha yüksek, tasarruflar daha yüksek, inşaat sektörünün ekonomi içindeki payı da yaklaşık iki katında. Kayıtdışının yüksek olduğu alan da emlak sektörü. Bu durumda ekonomide kayıtdışılık yükselmiş olabilir.


- Son yıllarda konut piyasası gayet canlı. Her yıl birinci el ve ikinci elde 1 milyonunun üzerinde konut satılıyor. Bu yıl da 1.3 milyon satış adedini geçerek yeni bir rekor kırması söz konusu. Hanehalkı tasarruf ediyor, birikimini büyütüyor ve konut alıyor. Konut alınca da reel varlığı, reel serveti büyüyor.


- Ancak yeni milli gelir verilerinden öğreniyoruz ki, hanehalkının finansal tasarrufları da yükselmiş. Yani servet hem reel hem de finansal tarafıyla çift yönlü büyümüş. Bu durum gerçekse yeni bir darboğaz yaşanması durumunda hanehalkının ve şirketlerin dayanma gücü daha yüksek demektir.


SONUÇ: “Okka her yerde dört yüz dirhem.” Türk atasözü


Habertürk/ Abdurrahman Yıldırım