Sektörel

Türkiye'nin kısa vadede kurtuluşu inşaat sektörünün elinde!

İnanlar İnşaat’ın patronu Serdar İnan, “5 yıl içinde yabancıya yılda 60 milyar dolarlık gayrimenkul satar hale gelebiliriz. Bence kısa vadede kurtuluşumuz inşaatta, bizim petrolümüz gayrimenkul” dedi.

KURULUŞUNUN 50’inci yılını kutlayan ve bugüne kadar büyük bölümü İstanbul’da olmak üzere 220 proje tamamlayan İnanlar İnşaat, şu anda 9 projeye devam ediyor, 5 yeni projeye de başlayacak. ‘Terrace’ adıyla markalı gayrimenkul pazarının önemli oyuncalarından biri haline gelen firmanın ‘ikinci kuşak’ yöneticisi mimar Serdar İnan, inşaat ve gayrimenkul sektörünün Türkiye’ye yılda ortalama 60 milyar dolar döviz kazandırabileceğini söylüyor. Türkiye’nin yüksek teknoloji üreten bir ülke haline gelmek için çaba harcamasının şart ve doğru bir strateji olduğunu ancak bunun 20-30 yıl sonra ancak mümkün olabileceğini belirterek, “Bence, doğru kararlar ve adımlarla 5 yıl içinde yabancıya yılda 60 milyar dolarlık gayrimenkul satar hale gelebiliriz. Bu da Türkiye’nin şu anda 3.5’larda olan yıllık büyümesini 5-7 arasına çekebilir. Bence kısa vadede kurtuluşumuz inşaatta ve her zaman söylüyorum bizim petrolümüz gayrimenkul” dedi.



PARASI OLAN GELİYOR


Dünyada 1 trilyon dolarlık turizm ve 1 trilyon dolarlık da gayrimenkul sektörü bulunduğunu ve turizmde iddialı ülkelerde yabancıya gayrimenkul satışının da hep aynı hızla büyüdüğünü belirten Serdar İnan şöyle konuştu: “Türkiye’de turizm çok iyi gidiyor. Kısa süre sonra yıllık 60 milyar dolar döviz getiren bir sektör olacak. Ben bir o kadar da gayrimenkulden geleceğini söylüyorum. Şu anda 5 milyar dolarda kalmış durumdayız. Bu işi anlayacak sahiplenecek bir irade lazım. Yabancılar geliyor. Çinli, Azeri, Arap hatta Afgan parası olan geliyor. Adam 5 milyar dolarla geliyor ‘hadi nereye yatırım yapalım’ diyor. Biz bir şey diyemiyoruz. Herkesin gözü İstanbul’da.


İSTANBUL MARMARA’YA GENİŞLESİN


Bütün dünyada şehirler dairesel planlıdır. İstanbul ise lineer 150 kilometre uzun bir şehir. Kuzeyi orman güneyi deniz. Peki biz bunu dairesele nasıl çevirelim ki İstanbul genişlesin. Ben 600 kilometre darisel olarak Marmara’ya genişleme öneriyorum. Bunun için Marmara etrafında dairesel durmayan bir hızlı tren lazım. Benim patentli bir projem de var. Hızlı tren hiç durmadan gidecek, duraklardan çıkacak ek vagonlar ana trene eklenecek. Arada inmek isteyenler ek vagona geçip ana tren durmadan trenden ayrılacak. 7 milyar dolarlık bir proje. Bunu yapınca geçtiği bölgelere toplamda 70 milyar dolarlık arazi değeri ekleyecek. Böylece başka yerlerde Taksim meydanları yapabileceksin. Benim böyle İstanbul için böyle 21 projem var. Bir tanesi de bütün İstanbul derelerinin üzerini ve çevresini yeniden açmak. Bir başkası eski İstanbul semtlerini eski kimlikleriyle yeniden ortaya çıkarmak. Bunlar için finansman da kolay.”


50 YILDA 220 PROJE BİTİRDİK


Serdar İnan, “1990’dan beri şirketin başındayım. 50 yılda 220 proje yaptık. Bunların 120 tanesini ben bitirdim. Şu anda 9 projemiz devam ediyor, 5 yeni projeye de çok yakında başlayacağız” dedi. İnan şöyle devam etti: “Biz Erzincanlıyız. Babamın vaktiyle Erzincan’da kereste fabrikası varmış. Amcamlar mimar olmuşlar ve İstanbul’a gelmişler. Laleli’de şirket kurmuşlar. İlk inşaatı da Bakırköy’de yapmışlar. Babama Merter’den 80 bin liraya bir arsa alıp 4 ay sonra 130 bin liraya satınca babam da Erzincan’ı bırakıp İstanbul’a gelmiş. Ben de 1990’da üniversiteyi bitirip işin başına geçtim. İstanbul’un her yerinde her tür proje yaptık ve yapıyoruz.”


İnşaat ve otodan 750 milyon TL ciro


SERDAR İnan, 1983’ten beri Hyundai, Dacia, Karsan ve Renault bayisi olduklarını ayrıca lüks oto ithal ederek satışını da yaptıklarını belirtti. İnan, “2014’te 6.300 araç sattık, bu yıl 12.000’i geçiyoruz. Geçen yıl 485 milyon lira ciro yapmıştık. Bu yıl 750 milyon lira olacak. Bizde ciro inşaat ve otomotivde yarıyarıya dengeli” diye konuştu.


İlkokulda kantini ben işletiyordum


TİCARETE 8 yaşında başladığını, ilkokul 4’üncü sınıfta da okulun kantinini işlettiğini söyleyen Serdar İnan, ticareti nasıl öğrendiğini de şöyle anlatıyor: “16 yaşımda 3.2 milyon liram vardı. Otomobil piyasasına para veriyordum bir nevi tefecilikti. Para battı. Sadece 400 bin lirayı kurtarabildim. Batınca da faiz işine tövbe ettim. 18 yaşıma gelince vergi mükellefi olmuştum. Üniversitedeyken de video kiralama dükkanı açtım. 


Riski iyi öğrendim. Çünkü çok sayıda işe burnumu soktum. Okulları da hep geç bitirdim. Robert Koleji 8 yılda Teknik Üniversiteyi 6 yılda tamamladım. 1990’da üniversite mezunu bir mimar olarak Laleli’de inşaata başladım. Laleli’nin yükseliş yıllarında bölgede 40 bina yaptık. Küçük binaları yıkıp 60-80 odalı çarşılar şeklinde getiriyoduk. Oteller de yaptık. 2000’li yıllarda ise büyük ölçekli inşaatlara geçiş yaptık.”


Hürriyet