Türkiye'ye örnek model Kabalı Meyve Bahçesi!
Türkiye'de tarım sektörünün en önemli sorunlarından tarım arazilerinin aile bireyleri arasında bölünmesi nedeniyle sürekli küçülmesi oluyor. Bu soruna karşılık uygulanması gereken model ise Kabalı Meyve Bahçesi olarak belirtiliyor...
Para Dergisi'nde yer alan habere göre, Türkiye'de tarım sektörünün en önemli sorunlarından biri kuşkusuz tarım arazilerinin aile bireyleri arasında bölünmesi nedeniyle sürekli küçülmesi. Bu yüzden de devletin çiftçiye yaptığı destekler, arazi ölçeklerinin küçük olması sebebiyle bir türlü istenen sonucu vermiyor. Ayrıca bu tarz destekler köylü ve çiftçide devletten daha fazla maddi katkı beklentisine yol açıyor.
Aslında doğru bir modelleme ile tarım arazileri birleştirilebilse sadece tasarruf yapılabilecek hususlar bile mevcut destek kalemlerinden daha fazla fayda sağlayabilir.
Problemlerin belli başlı nedenleri:
1- Ölçek ekonomisinden çok ama çok uzak bölünmüş araziler
2- Küçük ölçek sebebiyle ziraat mühendisi kullanamamanın beraberinde getirdiği onlarca tarımsal üretim problemleri ve nihayetinde kalite problemli
3- Köylerde statü sembolü haline gelen traktörlerin ortalama 50 dekar başına 1 adet kullanılır olması. Küçük ölçekli araziler sebebiyle dekar başına çok yüksek yakıt maliyetleri.
UYGULANMASI GEREKEN MODEL
Bir veya birkaç köyün arazileri kamu tarafından kurulacak veya kurdurulacak bir şirkete uzun dönem sembolik bir rakam ile kiralanacak. Köylere Hizmet Götürme birliği bu arazilerin sınırlarını kaldırıp, etrafını çevirerek tek bir arazi haline getirip gerekli altyapı yatırımını da ortalama dekar başına 3,000 TL gibi bir maliyetle yaptıktan sonra araziyi blok olarak özel bir şirkete kiralayacak. Bu özel şirket araziyi bir işletme mantığında verimli bir şekilde işletecek. Arazi sahipleri hem garanti kira gelirlerini alacaklar hem de bu şirketin elemanları olarak ayrıca maaşlı çalışacaklar. Hem şirket, hem köylüler hem de devlet kazanacak.
Bunların hayal olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Bütün bunlar Yozgat’ta gerçekleşti Yıl 2011 Yozgat ili Kadışehri ilçesi kaymakamı İsmail Şanlı’nın hayalini kurduğu bu sistem, çok zorlu bir süreç sonrasında Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ’ın büyük destekleri ile hayata geçti. Yozgat ili Kadışehri ilçesi, Kabalı köyünde toplam 5.345 dekar arazisi olan 352 köylünün 803 adet tarlası birleştirilerek tek bir meyve bahçesine dönüştürüldü. Bu arazi 2012 yılı sonunda özel bir şirkete ihale ile 25 yıllığına devredildi. Araziye 300 bini elma, 50 bini kiraz, 35 bini armut, 15 bini şeftali ve nektarin ile 5 bini ayva olmak üzere toplam 400 bin meyve ağacı dikildi. 2018 yılında;
Yıllık 40,000 adam gün istihdam seviyesine gelindi, bölge halkına yıllık 2 milyon TL’nin üzerinde işçilik bedeli ödendi. Tam verimde sağlanacak istihdam 75 bin adam gün olarak hesaplanmaktadır.
Köyde önceden var olan 230 traktöre karşılık 14 traktör ile köyün üçte bir arazisi olan 5.345 dekar arazi işlenebildi.
Kuru tarım yapıldığı için arazi içinde tarih boyunca hiç ekilememiş bölümler bile üretime kazandırıldı Yıllık 5.000 ton üzerinde meyve üretimi gerçekleştirildi Hasat dönemlerinde günlük 700 kişilik istihdam rakamlarına ulaşıldı.
ilçe ticareti canlandı, ilçeye üniversite kuruldu Bozkır içinde yemyeşil bir bahçe meydana çıktı, bölge halkının gurur kaynağı oldu.
Kabalı köyü tersine göçü tetikledi ve İstanbul’dan göç almaya başladı. Proje öncesi 476 olan köy nüfusu proje sonrası 563'e çıktı.
Tarım bakanı Kabalı projesini yerinde ziyaret ederek projeyi incelemiş, modelin çok doğru ve başarılı bir model olmasından hareketle de benzer projeleri farklı il ve ilçelerimizde gerçekleştirmek için gerekli talimatları vermiştir. Benzer projelerin başarısı adına projenin en önemli mimarı olan Kaymakam İsmail Şanlı’yı da Tigem genel müdürlüğüne getirmiştir.
Toplam 400,000 meyve ağacı dikildi:
300.000 elma
50.000 kiraz
35.000 armut
15.000 şeftali, nektarin
5.000 ayva
Böyle Bir Modelin Sonuçları Ne Olacak?
Önce
50 dekar başına 1 traktör
100-200 kg mertebesinde gübre, ilaç alım ve pazarlık gücü imkânı
Ziraat mühendisi istihdamı yok, ziraat mühendislerinin sağlayacağı faydalardan yoksun kulaktan dolma bilgilerle tarımsal faaliyetler yürütülür
Susuz yapılan klasik tarımın, verimsizlikleri dekar başına düşük gelirler
Köylü kendi arazisinde bedava çalışmakta ve sosyal güvenlik konusunda devlete yük olmakta.
Devletin vergi gelirleri yok denecek mertebelerdedir.
Köy halkı süregelen bir fakirliği kader olarak kabul etmiş durumdadır.
Köyde ve ilçede üniversite yok
İlçe ticareti rutin seyrinde devam eder durumdadır.
Köyden büyük şehirlere iş ve aş maksatlı göç vardır
Sonra
350 dekar başına 1 traktör
Tır bazlı gübre ve ilaç alım ve pazarlık gücü imkânı
Firma bünyesinde ziraat mühendisleri istihdam edilebilecek ve üretimdeki hastalık ve beslenme eksiklikleri vs., gibi riskler kontrol altında tutulabilecektir.
Dekar başına 100 kat mertebesinde artan gelirler
Arazi kirasından tamamen bağımsız olarak köylü arazide çalışıp en az asgari ücret kadar gelir elde edebilmektedir. Devlete yük olmaktan çıkıp vergi ödemekte.
Devletin doğrudan vergi gelirleri olacağı gibi sırtından kalkan yüklerle ve oluşan istihdamlarla birlikte tam verime geçildiğinde yıllık dekar başına 1000 TL mertebelerinde fayda sağlanabilecektir.
Köy halkının refah seviyesi artarak hayat standartları gelişecektir. Köylere inşaatlar yatırımları başlayacaktır.
Projeye kalifiye adam yetiştirecek üniversite bölümü ilçeye açılabilecektir.
Yıllık 2,000,000 TL ile başlayıp 5,000,000 TL mertebesine çıkacak olan işçilik geliri ve firmanın ilçe esnafı ile oluşan ticareti sonucunda ilçe ticareti canlanacaktır.
Aynı sebeple İstanbul'dan köye göç olacaktır. Büyük kentlerin göç ve trafik probleminin çözüm anahtarı olacaktır.