29 / 11 / 2024

Şimdi konutta alım zamanı mı?

Şimdi konutta alım zamanı mı?

Gayrimenkul sektörü 2004 yılında iyileşme yoluna giren ekonomi ile birlikte büyüme sinyalleri vermeye başladı




Yeni konut projeleri ve ihtiyaç sahiplerinin arayışlarının hızlanması özellikle gayrimenkul sektöründe belirgin bir canlılık yarattı. Tabii bu süreç içinde enflasyonun düşüş trendinin artarak devam etmesi, buna paralel faizlerin aşağıya yönelmesi, finans kuruluşlarının otomotivden sonra ikinci büyük kredi pazarı olarak konut kredilerine yönelmesi de bu talebin artmasını tetikleyen faktörler oldu.

Özellikle 2005 yılı gayrimenkul sektörünün zirve yaptığı bir yıl olarak hafızalara kazındı.

2006 yılında ise gayrimenkul piyasasının yönü, mayıs ayında Amerikan Merkez Bankası'nın faizle ilgili yaptığı operasyon ve Türk Merkez Bankası'nın da faiz artırımı kararı almasıyla şekillendi. Birçok sektör bundan nasibini alırken en büyük darbeyi yiyen gayrimenkul oldu.

2007 yılı gayrimenkul açısından iyi başlamadı. Mart 2007'de çıkarılan Mortgage Yasası, gayrimenkul sektörü açısından tam bir hayal kırıklığı yarattı. Bunun nedeni olarak ise, altyapısı hazırlanmadan çıkarılan bu yasanın sektörün yarasına merhem olacak özellikler taşımaması gösteriliyor.

2008 yılında ise ABD'deki mortgage krizi ile başlayan küresel dalgalanmadan Türk ekonomisi de olumsuz yönde etkilendi. Bu durum yeni konut satışlarına da yansıdı. Yeni ev satışları 2008'de yüzde 28 oranında düşüş gösterdi.

Son çeyrekte satışlar düştü
2009 yılının birinci ve ikinci çey reği konut sektörü açısından pek de olumsuz geçmedi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre yılın ilk çeyreğindeki konut satışları

2008 yılının son çeyreğine göre yüzde 17,4'lük bir artışla 108 bin 861 adede çıktı. Sektör, satış konusundaki en büyük artışı 2009'un ikinci çeyreğinde gerçekleştirdi. Yılın ikinci çeyreğindeki konut satış adedi bir önceki çeyreğe göre yüzde 78 oranında artarak, 194 bin 743 adede ulaştı. Ne var ki, konut satışları 2009'un üçüncü çeyreğinde hız kesti. Bu dönemdeki konut satış rakamı bir önceki çeyreğe göre yüzde 42,5 oranında gerileyerek 111 bin 913 adede düştü. Türkiye genelinde 2009 yılının son çeyreğinde ise el değiştiren konut sayısı üçüncü çeyreğe göre yüzde 3,86 artışla 116 bin 229'a yükseldi. 2009 yılı dördüncü döneminde konut satışlarında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 25,63 oranında artış gerçekleşti.

Bununla birlikte Türkiye genelindeki konut satışları, geçen yıl, önceki yıla göre yüzde 24,50 artarak, 531 bin 746'ya ulaştı. Buna göre, 2008 yılında Türkiye genelinde 427 bin 105 adet konut satılırken, geçen yıl bu sayı yüzde 24,5 artışla 531 bin 746'ya ulaştı.

Fiyatlar artacak
Şimdilerde ev alma hayalini 2010 yılma erteleyenler, konut fiyatlarının bundan sonra ne tür bir seyir izleyeceğini merak ediyor. Yani ev fiyatları daha düşer mi? Ev almak için beklemeli mi, yoksa hemen harekete mi geçmeli?

Konut alıcıları açısından içinde bulunduğumuz dönem bu nedenle de çok cazip, ikinci el konut fiyatları düştüğü seviyede takılıp kalmış durumda. Bütün veriler üst üste konulduğunda yeni konut ya da ikinci el ev almak için son derece cazip günler geçirdiğimizi kabul etmek gerekiyor.

Bu konuda görüşüne başvurduğumuz gayrimenkul sektörün önde gelen isimleri, 2010'un ilk yarısından itibaren konut fiyatlarında kademeli olarak yüzde 30-40'lara varan oranlarda bir artış olacağı yönünde öngörüde bulunuyor.

Kayda değer gerileme zor
Konut talebi ile orantılı  olarak fiyatlarda da bir gerileme beklentisi içerisinde olmayan isimlerden biri de Epos Gayrimenkul Danışmanlık ve Değerleme AŞ'nin Yönetici Ortağı Neşecan Çekici. Önümüzdeki dönemde maliyet rakamlarındaki yükseklik sebebiyle fiyatlarda kayda değer bir gerilemenin zor gözüktüğüne işaret ediyor. Çekici'nin bu konudaki öngörüsü ise şöyle:

"Fiyat indirimi yapmak şeklindeki çözümlere finansal gücü olan kurumsal firmaların itibar etmediklerini görüyoruz. Bu firmalar fiyatların düşeceği yönündeki sonu olmayan beklentilerin önünü kesmek adına böyle bir duruş sergiliyorlar. Aslında bu duruş konut sektörünün geleceği için de çok önemli. Kısaca, gerçek anlamda finansal darboğaz yaşayan firmaların 'mecburiyet satışları' dışında fiyatların çok fazla gerilemesini beklemek gerçekçi bir yaklaşım değil. Bir başka deyişle, son dönemde yaşanan olumsuz trendin, özellikle markalı projelerin birim metrekare değerlerindeki 'yüksek artış oranlarını aşağı çektiğini' ve söz konusu dönemin bir 'düzeltme dönemi' olarak algılanması gerektiğini söyleyebiliriz."

Talep canlanacak
Türkiye gayrimenkul sektöründe önemli bir yere sahip Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER), 2009'da daralan ekonominin 2010'da yeniden büyümeye başlayacağını, ancak büyüme eğiliminin 2001 krizinden sonra yakalanan hızın (yıllık ortalama yüzde 6) altında olacağını öngörüyor. GYODER'e göre 2010-2014 dönemi yıllık ortalama büyüme oranı tahmini yüzde 4 civarında olacak. GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Tanes, 2010 yılının dünyada ve Türkiye'de gayrimenkul piyasaları için normale dönme çabalarıyla geçeceği yönünde bir değerlendirmede bulunarak, "2010 yılında Türkiye gayrimenkul piyasasında sınırlı bir talep artışı, yatırımlarda ve arzda nispi bir yükseliş, stoklarda bir miktar azalış, fiyatlarda bir miktar hareketlenme bekliyoruz" diyor.
Okhan Şentürk/Ekonomist


Geri Dön