Çin'de su damlasından esinlenerek müze yapıldı!

Çılgın mimarlar yine ustalıklarını konuşturdu. Çin'de su damlasından esinlenerek bir müze, Amerika'da çeliği bir saç teli gibi örerek köprü, İngiltere'de ise uzay çağı filmlerini anımsatan balonda seyahat edip konaklama imkanı sunan araç yaptı.

Dünyaca ünlü mimarlar 2010 yılında birbirinden iddialı projelerini hayata geçirmeye devam ediyor. Artık sadece tasarım değil mühendislik harikası fikirlerini de birbiriyle yarıştıran mimarlar Katar'dan Amerika'ya kadar geniş bir coğrafyada görenleri şaşırtacak projelere imza atıyor. Amerika'da üniversitenin iki yakasının birbirine bağlayacak köprüyü bir örgü biçiminde yapan mimarlar, Çin'de bir su damlasından esinlenerek müze yaptı. İngiltere'de ise hidrojen gazı ile havada kalabilen aynı zamanda seyahat de edebilen alternatif araç üretti.

Ortadoğu'nun nabzını tutacak
Katar'ın başkenti Doha'da KEO International Consultans tarafından yaptırılan Katar Finansal Merkezi projesi sata yönünde birbiri ardına yükselen binalardan oluşuyor. İçeriden dışarıya doğru dört kat şeklinde iç halkalar ve saat yönünde yüksekliyor. En iç halkadaki 20 kattan 35 kata kadar çıkan binalardan üç tanesini ofis kulesi birini otel kulesi oluşturuyor. Halkalar dışa doğru açıldıkça yükseklikler de artıyor. Örneğin en dış halkada bulunan 31 kattan başlayarak saat yönünde ilerledikçe 50 kata kadar çıkıyor. Ancak mimaride dıştaki binaların içtekilerin manzarasını kesmemesine de dikkat edilerek dış halkadaki alçak katların bulunduğu alanlara onları kesmeyen yüksek iç halka binaları ile desteklenmiş. Plazaların en alt katlarını güneş ışığından en çok faydalanan katlar olarak restoran ve cafelerden oluşuyor. Kuzeybatı yönünde doğru giden eksende ise dua odası yapının geometrik düzenine katkıda bulunmuş. Binanın dış mimarisi cam cepheler ve terrakota renkli binalardan oluşuyor.

Bu köprü dalga geçiyor!
Dünyanın en büyük mühendislik şirketlerinden Arup'un Pennsylvania Üniversitesi işbirliği ile birlikte yaptığı Dalga Köprüsü (Weave Bridge) ilginç tasarımı kadar farklı bir mühendislik anlayışıyla da hayata geçirildi. Toplam 6 aşamada tek parçalar halinde birbiri içine geçen materyallerle yapılan köprü haziran ayında açıldı. 38 metre uzunluğunda ve sadece yayaların kullanabileceği köprü 2 milyar dolar yatırımla hayata geçirildi. Pennsylvania Üniversitesi'nin içinde bulunan ve üniversitesinin iki yakasını birbirine bağlayan köprünün en ayırt edici özelliği birbiri içine geçen ve örgülü ip olarak adlandırılan bir modelden yola çıkılarak yapılmış olması. Köşegen 6 metal parçanın birbirine geçmesi ile oluşturulan köprü dikey ya da yatay başka bir destek gerektirmiyor. 45 ton ağırlığındaki köprü giriş bölümünden itibaren görüş açısını genişleten bir mühendislik anlayışıyla yapıldı.

Yapay adada kum dalgası
Abu Dabi'nin 600 metre ilerisinde yapay bir ada olan Reem Adası projesi alışveriş merkezi, rezidans ve otelden oluşuyor. Proje tasarımını çevresindeki doğal oluşmdan alıyor. 2009 yılının sonlarında açılan 360 bin metrekare alan üzerinde kurulu proje kendi içinde bir şehir yaratmaya odaklandığından otelden rezidansa oradan da alışveriş merkezine olan geçişler arasında doğal bir bağ kuruluyor. Projenin dizaynı otel, rezidans ve alışveriş merkezinin konumlandırması, kesişim noktası dikkate alınarak en kolay kullanım imkanın sağlanması amaçlanarak yapıldı.Projenin en dikkat çeken bölümlerinden biri olan alışveriş merkezi alışılagelmiş kutu şeklinde bir dizayn yerine estetik bir bakış açısıyla dalgalı formlar kullanılarak tasarlandı. Şeklini ise bölgenin doğal özelliklerinden kum, kumul ve dalga formlarından aldı.

Su damlasından tasarım ve ses müzesine...
Son dönemde ticari ve sosyal alanlarla kadar müzeler de mimarileri ile birbiriyle yarışıyor. Çin'in Shenzen şehrinde yapılan The Oct Dizayn Müzesi ise tasarımını bir su damlasından almış. Gümüş bir su damlasını andıran bu yapı gün boyunca açılan üçgen çamlarla günışığını içine çekecek. Yapımı hâlâ devam eden müze her biri 22 metre uzunluğunda ve 24 metre genişliğinde dört bölümden oluşuyor. Yeterli derecede gün ışığın çekmesi ve havalandırma amacıyla yarı kapalı avlularla çevrelenen müze Çinli Pei Zhu Stüdyo tarafından hayata geçiriliyor.

Copacabana Plajı manzaralı müze
Dünyanın en güzel plajlarından Copacabana Beach manzarasında ve en güzel şehirlerinden Jio de Jenario'da bir müze yapıyorsanız tasarımına daha çok dikkat edeceksiniz demektir. Brezilya'nın Ulusal Müzik ve Sanat Müzesi'nin mimarları da bu unsurları dikkate almış olacaklar ki en azı için kadar dışı da ilgi çeken bir müzeyi Copacabana Plajı'nın hemen karşısına yerleştirmişler. Toplam 6 kattan oluşan ve içerisinde piyano bardan restoranlara oditoryum salonundan sergi alanlarına kadar geniş bir müzeyi Brezilyalıların hizmetine sundular. Müzenin mimari açıdan en ilgi çeken yerlerinden biri kenarındaki açık alanları sayesinde plaj manzaralı bir rampadan yukarı doğru tırmanmaya olanak sağlaması. Dikey bahçelerle süslenen ve dış rampalarından müzenin içine girmeden restoran, teras, müze sonrası sosyal alanlara girmeye de olanak sağlaması. 73 bin 500 metrekare alan üzerine kurulu olan müzenin mimarı ise hem iç hem de dış dizaynda kullanılan dört elementi şöyle açıklıyor: Gökyüzü, deniz, plaj ve Copacabana caddesi

Uçan balonda seyahat ettirecek
Londra merkezli dizayn ve geliştirme şirketi Seymourpowell yeni bir ulaşım modeli geliştirdi. Şimdiye kadar hep konut ve yaşam projelerine ev sahipliği yapan şirket bu kez içi gelecekten bir günü andıran şekilde tasarlanan bir balonda seyahat etmek isteyenler için bir alternatif geliştirdi. Geleceğin lüks ve alternatif seyahat araçlarından biri olması hedeflenen Aircruise, ya kısa mesafelerde lüks seyahatler için ya da uçan bir otel olarak kullanılacak. İlk olarak Londra'daki Canary Wharf'ta konumlandırılan bu alternatif araç şimdiden Koreli Samsung'un dikatini çekmiş. Aircruise'un en büyük özelliği ise hem sessiz hem de hava kirliliğine neden olmaması. Araç ayrıca güneş enerjisini hidrojene çevirerek daha hızlı yol alma ve havada kalma kapasitesini artırma özelliğine de sahip olacak.
Dilek Taş/Sabah Emlak