UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne Türkiye'den 10 aday!
Habertürk Gazetesi yazarı olan Mimar Esin Tümer bugünkü yazısında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne Türkiye'den aday olan 10 yapıyı anlattı. İşte o yazı...
UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne kayıt için önkoşul olan Dünya Mirası Geçici Listesi'ne, Türkiye'den önerilen 10 yeni alanın onaylanmasıyla, Türkiye'nin geçici listedeki alan sayısı 70'e yükseldi.
UNESCO Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme kapsamında taraf devletler, UNESCO Dünya Miras Listesi'ne kaydedilmesi uygun olan varlıklara ilişkin envanterlerini (geçici liste) UNESCO Dünya Miras Merkezi'ne iletmekle yükümlü. Geçici listeler hazırlanırken varlıkların Dünya Miras Komitesi'nce belirlenen kriterleri karşılama durumları ile mimari, tarihi, estetik ve kültürel, ekonomik, sosyal, sembolik ve felsefi özellikleri dikkate alınmakta. UNESCO Dünya Miras Merkezi'nce yayınlanan bu listede yer alan varlıklara ilişkin hazırlanan adaylık dosyaları, Dünya Miras Komitesi'ne sunulmakta ve süreç başlamakta.
Türkiye 1983-1987 yılları arasında Dünya Miras Komitesi'ne üye oldu. Bu dönemden başlayarak günümüze kadar ülkemizin çeşitli kültürel mirasları, Dünya Mirasları Listesi'ne sunuldu. UNESCO Dünya Miras Listesi'ndeki alanların dışında, geçici listede 60 miras daha bulunuyor. Dünya Miras Komitesi'ne 2013'te aday olan Türkiye, şu ana kadar Dünya Miras Komitesi'ne yapılan seçimlerde en yüksek oyu alarak başkanlığı yürüttü.
Türkiye'nin dönem başkanlığı bu yıl sona erecek ve yeni dönem başkanı Polonya olacak. UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz, Türkiye'nin sözleşmeye son derece önem verdiğini, çok kısa sürede miras sayısını, geçici listede 70'e, asıl listede ise 16'ya çıkardığını ve At'rodisias miras alanının gelecek yıl Dünya Miras Komitesi'nin gündeminde olacağını vurguluyor.
SEÇİM KRİTERLERİ
Bir alanın Dünya Miras Listesi'ne dahil edilebilmesi için Dünya Miras Komitesi tarafından belirlenen olağanüstü evrensel değerini ölçen 6 kültürel ve 4 doğal kriterden en az birini karşılaması gerekmekte.
İnsanlık tarihinin önemli bir aşamasını veya aşamalarını gösteren bir yapı tipinin, mimari veya teknolojik bütünün veya peyzajın istisnai bir örneği olma kriteri en çarpıcı kriterlerden biri. Tüm kriterlere www.kulturvarliklari.gov.tr'den ulaşmak mümkün. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne Türkiye'den giren yeni miras alanları ise şöyle: Bodrum Kalesi (Muğla), Sivrihisar Ulu Cami (Eskişehir), Hacı bayram Camii ve Çevresindeki Tarihi Alanlar (Ankara), II. Bayezid Külliyesi (Edirne), Nuruosmaniye Külliyesi (İstanbul), Malabadi Köprüsü (Diyarbakır), Van Kalesi (Van), Kibyra Antik Kenti (Burdur), Yivli Minare Camii (Antalya), Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti (Samsun).
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde Çin, 48 doğal veya kültürel miras ile listenin en üst sırasında yer alıyor. Çin'i 44 dünya mirası ile İspanya izliyor.
ADAY OLMANIN FAYDALARI
Farkındalık: Toplumlar ve hükümetler nezdinde farkındalık oluşturulması
Turizm: Listeye alınan kültür varlığının bilinirliği artıyor ve burayı ziyaret eden yerli ve yabancı turist sayısında artış elde edilmesi
Sahiplenme: Kente getirişi nedeni ile kentli tarafından sahiplenilmesi
Finansal Destek: Yıllık 4 milyon dolarlık toplam fondan, özellikle de gelişmekte olan ülkelerden listeye girmiş olan adaylar için dünya miraslarını korumak için pay ayrılabiliyor.
Bu fon aynı zamanda "tehlikedeki dünya mirası" listesindeki alanlarda oluşan hasarın olabildiğince hızlı bir şekilde giderilmesi için de kullanılabiliyor
Korumak: Gelecek nesillere olan sorumluluğun yerine getirilmesi
Teşvik: Dünya Mirası Listesi'nde yer alan varlıkların korunamaması halinde, komite bu alanların listeden çıkarılmasına karar verebiliyor. Dolayısıyla listeye alınan varlıkların daha iyi korunması için toplumsal ve ekonomik teşvik elde ediliyor.
Bugüne kadar biri 2007 yılında Ürdün'de ve 2009 yılında Almanya'da olmak üzere iki alan Dünya Mirası Listesi'nden çıkarıldı.
Türkiye genelinde tescilli taşınmaz kültür varlıkları toplamı 100 bin 749. Bu mirasın içinde 65 bin 513 adet ile Sivil Mimarlık Örneği yapılar ilk sırada. Bunu kültürel, dini, idari, endüstriyel-ticari ve askeri binalar izliyor. Korunmaya alınan sokakları, tarihi mezarlıkları, anıt ve abideleri ile ülkemiz çok büyük bir zenginliğe sahip. Korumak gelecek nesillere aktarmak sadece politikalar ve devletin sağlayacağı bütçeler ile olmuyor. Sosyal sorumluluk projeleri içinde kültürel mirasın korunmasına ilişkin projeler hem farkındalık hem de yeni fonların oluşturulması için önemli. Özellikle beton dökme konusunda iddialı tüm inşaat firmalarından koruma altına alınacak yapılar, sokaklar, abideler, tarihi eserlerin gelecek nesillere kalması ve korunması için hassasiyet ve katkı bekliyoruz.
Esin TÜMER/Habertürk