Türkiye'de 2019 senesinden beri düşüşe geçen kamu döviz pozisyonu artık alarm derecesinde. 2019'de eksi 75 milyar dolar derecesinde olan kamu döviz açığı son dört senede devamlı düşerek rekor dereceyi gördü.Meydana gelen döviz yükselişi ise pek çok mal ve hizmette ücretlerin yükselmesini tetikliyor

Seçim döneminde olan Türkiye'de dolar da her geçtiğimiz gün yükseliyor. Meydana gelen döviz yükselişi ise pek çok mal ve hizmette ücretlerin yükselmesini tetikliyor. Mevcut durum üstünden değerlendirmelerde bulunan uzmanlar Türkiye'de 2019'den beri gerilemeye geçen kamu döviz pozisyonuna da dikkat çekti. Kamu döviz pozisyonu açığının artık alarm derecesinde olduğu ifade edildi.

2019'de eksi 75 milyar dolar seviyesinde olan kamu döviz açığı son dört senede devamlı düşerek rekor seviyeye ulaştı. Eski Merkez Bankası Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, döviz açığının eksi 300 milyar dolara eriştiğini söyledi. Dolardaki her 1 TL'lik yükselişin kamuya maliyetinin 300 milyar TL olduğunu ifade etti. Kara'nın paylaşımına yorum yapan ekonomistler ise “Bu bir felakettir” dedi.

'HER 1 TL'LİK YÜKSELİŞİN MALİYETİ 300 MİLYAR TL'

Konuya ait Twitter hesabından bir grafik de yayınlayan eski Merkez Bankası Başekonomisti ve Bilkent Üniversitesi'nde öğretim üyeliği yapan Prof. Dr. Hakan Kara “Kamunun döviz açık pozisyonunun 300 milyar $'ı aştığını tahmin ediyorum. Yani artık kurdaki her 1 TL yükselişin kamuya (halka) yükü yaklaşık 300 milyar TL olacak. TCMB’den umduğumuz Finansal İstikrar Raporunda bardağın sadece dolu tarafına değil, bu tabloyu da ortaya çıkarmasıdır” ifadesini kullandı.

Uzman isim açıkladı! Söylediği rakam dudak uçuklattı

'2001 KRİZİNDEN BETER BİR DURUM'

Kara'nın paylaşımına yorumda bulunan ekonomist ve CHP İzmir Milletvekili adayı Güldem Atabay “Bu bir felakettir. 2001 krizinden beterdir” dedi.

Kamu döviz açığı, bir ülkenin kamu sektörünün döviz gelirlerinin, döviz harcamalarından daha düşük olduğu durumu ifade eder. Yani, kamu sektörü döviz gelirlerini döviz harcamalarını karşılamak için yetersiz bulunur. Kamu döviz açığı, genellikle bir ülkenin cari hesap açığına ve dış borçlanma ihtiyacına işaret edebilir.

Kamu döviz açığı, birçok faktörden kaynaklanabilir. Bunlar arasında düşük ihracat gelirleri, yüksek ithalat harcamaları, dövizle borçlanma, kamu harcamalarının finansmanında döviz kullanımı ve döviz rezervlerinin azalması gibi etkenler yer alabilir. Ayrıca, ekonomik politika yanlışları, mali disiplin eksikliği veya yüksek bütçe açıkları gibi içsel faktörler de kamu döviz açığının artmasına neden olabilir.

Kamu döviz açığı, bir ülkenin dış borçlarını artırma veya döviz rezervlerini tüketme gibi sonuçlara yol açabilir. Bu durum, ülkenin dış finansman ihtiyacını artırabilir ve ekonomik istikrarı zayıflatabilir. Bu nedenle, hükümetler genellikle kamu döviz açığını yönetmek için politika önlemleri alır. Bunlar arasında dış ticaret politikalarının gözden geçirilmesi, mali disiplinin sağlanması, ihracatın teşvik edilmesi ve döviz rezervlerinin artırılması gibi adımlar yer alabilir.

Kamu döviz açığı, bir ülkenin makroekonomik dengesini etkileyen önemli bir faktördür ve dikkatli bir şekilde yönetilmesi gereken bir durumdur. Ekonomik politikaların döviz gelirlerini artırma ve döviz harcamalarını kontrol etme yönünde oluşturulması, kamu döviz açığının azaltılmasına ve ekonomik istikrarın sağlanmasına yardımcı olabilir.

Faturası yüksek gelenleri bayram ettirecek haber! 1500 TL daha az ödeyeceksiniz! Bu fırsat kaçmaz

Kredi kartı kullananlar bu habere dikkat! Talimatı Merkez Bankası verdi

İstanbul'da dövizde ilçeler arası farkın sebebi neyden kaynaklanıyor?