Van'a 25 bin konteyner!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar: 28 bin konteyner ihtiyacına karşılık, 25 bin konteyner Vana gelmiştir, 130 bin insanımız orada yaşamaktadır. Çadırlarda yaşayan 7 bin insanımız var
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Van’da 25 bin konteynerde 130 bin insanın yaşadığını, 7 bin insanın da çadırlarda olduğunu söyledi. TBMM Genel Kurulunda, doğal afet yaşanan yerlerde ve politik riskin gerçekleştiği ülkelerdeki mükelleflerin borçlarının, bu durumların sona ermesinden itibaren 1 yıla kadar ödeyebilmelerine imkan veren yasa teklifinin 1. maddesi üzerinde konuşan CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, yurtdışındaki girişimcileri koruyan bir mekanizmanın olmadığını belirtti. Oran, Hükümetin Libya’da kaç Türk firmasının zarar gördüğü ve meblağı kamuoyuyla paylaşmadığını savundu. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın, "18 Ocak’ta Van’da çadır kalmayacak" dediğini anlatan Oran, Van’da hala çadır yangınında ölen insanların olduğunu ifade etti. Oran, "Van bizden bir adım bekliyor, bugün hep birlikte bu adımı atmalıyız. Van için somut adım atalım, Araştırma Komisyonu kuralım. Hükümet kendilerine sunduğumuz teşvik paketini hayata geçirsin" dedi. BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ise "politik risk" kavramının geniş olduğunu savunarak, "Yunanistan da aynı kapsamda. Yunanistan benzeri Portekiz, İtalya gibi ülkeler de aynı kapsamdadır. Afrika’daki birçok ülke de sürekli çalkantılar içinde, Asya’da aynı durumda ülkeler var; buna Afganistan da dahil. Bu tanım hiçbir inisiyatife yer bırakmayacak şekilde tanımlanmalı" diye konuştu. MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, düzenlemenin subjektif kriterler içerdiğini bildirerek, "mücbir sebepler"in nasıl tespit edileceğini sordu. Keyfi uygulamalara yol açabileceğini ileri süren Kalaycı, düzenlemenin Libya’da iş yapanların sorunlarına ve Van’da depremzedelerin yaralarına merhem olacak çözüm içermediğini söyledi. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, yapılan düzenlemede bazı teknik sorunlar olduğunu belirterek, bunların düzeltilmesini istedi. Aksi takdirde sorun çıkabileceğini ifade eden Hamzaçebi, bunların yorumla aşılamayacağını kaydetti. Van’da meydana gelen depremin insanların yaşamını alt üst ettiğini anlatan Hamzaçebi, "Aradan 4 aya yakın bir zaman geçti ama Hükümet özellikle Erciş merkezli depremde varlıklarını önemli ölçüde kaybeden mükellefler için terkin hazırlığına girmedi mi Bunu çoktan yapmış olması gerekirdi. Marmara depreminde o zamanki hükümet 4. ayda böyle bir düzenlemeyi çıkarmıştı. Ayrıca, Van ile iş yapan başka illerdeki insanlar da zor duruma düştü. Bu kesimin sorunu da bir yasayla çözülmeli ya da bu düzenlemenin içine alınmalı" diye konuştu. "Tarih böyle not ediyor" CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, DSİ’den en çok ihale alan firmanını eski bir milletvekiline ait olduğunu iddia ederek, "Kamu ihale kayıtlarında 25-30 şirket var. Ağırlıklı olarak bunlar ihale almış. Bunların ortak özelliği, ASKON, TUSKON, MÜSİAD gibi derneklerin kurucu üyeleri. Bir şirketin sahibinin dünyevi, uhrevi, siyasi görüşü bizi hiç ilgilendirmez. Velev ki bu patronlar seçimlerde açık açık iktidara destek vermişse, işte kamu kaynaklarının haksız ve usulsüz olarak bunlara aktarıldığı yönünde kanaat oluşur. Tüm dünyalarda bu sorgulanır" dedi. Bugün devletin yaptığı harcamalarının yarısının Kamu İhale Kanunu ile yapıldığını, diğer yarısının hukuki dayanağının olmadığını savunan Erdoğdu, rekabetçi bir sistem yaratılmadığını, bunda "rahat iş yapmanın" etkisi olduğunu söyledi. Hazinede çalışırken yürütülen bir soruşturmada, fakir ailelere kömür dağıtımında büyük bir yolsuzluğun ortaya çıktığını anlatan Erdoğdu, şöyle konuştu: "Kömür madenlerinin ihale sonrası şartnamelerin değiştirilerek, yine eski bir milletvekiline nasıl verildiği, daha sonra o kömür işletmelerinin nasıl ihalesiz olarak fahiş fiyatlarla bunlardan mal alındığı tespit edildi. Hazine bu parayı ödemedi, 930 trilyon.... 6111 sayılı yasaya bir madde konularak, ’fakir ailelere kömür dağıtımı projesi Kamu İhale Kanuna tabi değildir’ denildi. O iş Ankara’da savcılıktaydı. O dönem AKP oylarıyla bu yolsuzluk aklandı. Tarih böyle not ediyor. Her dönem geldiğinde bunu size hatırlatacağız. Her el kaldırıldığında bir adam daha zengin oluyor, bir bebeğin sütünden alınan KDV, o adamın cebine gidiyor. Sayın Arınç ’Türkiye’nin bağırsakları temizleniyor’ demişti, TMSF yolsuzluğu ortaya çıktığında. 400 milyar dolarlık yeni kentleşme düzenlemesinde, ’açık ihaleyle yapmayacağız, ilansız davetiye yoluyla yapacağız. Sayın Bakan ya da Başbakan’ın sevdiği firmaları çağırıp ihaleleri onlara vereceğiz’ deniyor. Bu tüyü bitmemiş yetimin hakkıyla ödüyoruz bunları. Bunu bütün Türkiye’ye anlatacağız." "Çadırlarda yaşayan 7 bin insanımız var" Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, ön hasar ve kalıcı hasar tespit çalışmalarında ilk etapta 20 bin konteyner ihtiyacı olduğunu ördüklerini belirterek, şöyle konuştu: "Bunu tüm Türkiye’den temin ettik, 7 bin 500-8 bin lira maliyetle Van’a akıttık. Şu anda 28 bin konteyner ihtiyacına karşılık, 25 bin konteyner Van’a gelmiştir, 130 bin insanımız orada yaşamaktadır. Çadırlarda yaşayan 7 bin insanımız var. İnsanlar hala deprem korkusu yaşıyor. Gündüz evinde olan insanlarımız, gece evlerinin yanındaki çadırlarda yatıyorlar. 2 tane kış çadırı var, bunları söktürmediler. Ağır, orta hasar gören ve evi yıkılan insanlarımızın hiçbiri çadırda değil, hepsi konteynerlere yerleştirilmiştir. Tabii şikayet olacaktır. Biz sürekli olarak Van’dayız. Vanlılarla görüşerek dertlerini izliyoruz. Yine sivil toplum örgütleriyle birlikte hareket ediyoruz. Van Belediye Başkanı, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı ve bölge milletvekilleriyle görüştüm. Van Belediyesinin yapması gereken su işini biz çözmek durumundayız. En acil olan su ihtiyacını, yaklaşık 12-13 milyon liralık rakamı İller Bankası’ndan hazırladık. Onun dışında 60 kilometreden gelen su isale hattını da yeniliyoruz." Van’a bir bütün olarak gördüklerini, kentte yeni bir planlama yaptıklarını belirten Bakan Bayraktar, "İnşallah Mart ve Nisan ayıyla birlikte Van’da ekonomi canlanacak, Van esnafının yüzü gülecek. Van’da yapılan ihalelerle, Van’ın kendi taşeronları orada iş alacak. Ben Karadenizliyim ama ihalelerin kime verildiğini bilmiyorum. Karadenizli 4’ten fazla müteahhit varsa, burada her türlü hakaretinize razıyım. Bizim oradaki kıstasımız; Türkiye’de en pratik, en çabuk, hızlı yapan müteahhitler kimse onlar iş alsın. Konutları Ağustos sonunda büyük ölçüde bitirip teslim etmek durumundayız. Köylerde vatandaşların isteği doğrultuda ev yapacağız" diye konuştu. Bayraktar, Van’da yeni planlama yaptıklarını belirterek, modern hayatın gerektirdiği donatılarla ihaleleri gerçekleştirdiklerini, ayrıca çevre yolu ve konutlardan şehir merkezine birleşecek dikey yolların da planlarını hazırladıklarını söyledi. Bayraktar, "Van merkezini koruyarak geliştirme konusunda çok güzel bir şehir olacak. Marka şehir, cazibe merkezi olma noktasında kenti geliştirmek için ciddi çalışmaları sürdürüyoruz. Yine Belediye ile birlikte teknik altyapıyı yenileme noktasında çalışmalarımız sürüyor" dedi. A.A.