Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün çevresi sit alanı ilan edilmeli!
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün güzergahı ile ilgili olarak da bir uyarıda bulundu.
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün güzergahı ile ilgili olarak da bir uyarıda bulundu ve şöyle dedi: İstanbul'un mutlak anlamda korunması gereken ekolojik alanlarındaki yapılaşma her geçen gün artıyor. Arazi spekülasyonu tırmanıyor, ucuza kapatılan arsaların kaç kez el değiştirdiği bilinmiyor. Henüz projelerin inşaatı sürerken bile, Kuzey Ormanları'nın içinde ve kenarında yüzlerce emlak projesi satışa sunuluyor. Şimdi aynı kuralsız oyun, kentin kalan son büyük doğal alanında, akciğerlerimizde oynanmak isteniyor. İnsanlara, hayvanlara, doğaya dayatılan bu büyük yıkıma dur demek için, 3. köprü ve güzergâhında bulunan alanların tümünün sit alanı ilan edilmesi gerekmektedir. Tahribat daha da büyümeden, henüz vakit varken, bu köprü ve çevresinde kesinlikle yeni yerleşim yerlerine izin verilmemelidir. 3. köprü çevresindeki tüm yeşil alanların sit alanı ilan edilmesi ve inşaattan korunması yönünde bir girişim başlatılmalıdır. Geride kalanları korumak, kaybettiğimiz doğayı yeniden inşa etmek kadar değerlidir. Cumhurbaşkanını da göreve davet ediyorum.
Sözcü
Haber Hürriyet'te şu şekilde yer aldı
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, 3’üncü köprü ve güzergahında bulunan tüm alanların birinci derece sit alanı ilan edilmesi için kanun teklifi verdi.
TBMM Başkanlığı’na verdiği kanun teklifinin gerekçelerinde insanların ve hayvanların doğal yaşam kaynaklarının zarar gördüğünü savunan Tekin, "3.Köprü inşaatı nedeniyle katledilen ormanlar birçok hayvan türünün de yuvasıydı. Bir kaç yıl öncesine kadar yemyeşil olan tepeler artık çorak arazi görünümünde. Kesilen ağaçlar nedeniyle bölge ekosistemi zarar görmüş, su havzaları kirlenmeye başlamış ve arabalardan çıkan karbon, kullandığımız sulara karışmaya başlamıştır bile" dedi.
'SİT ALANI İLAN EDİLMESİ GEREKMEKTEDİR'
CHP’li Tekin’in Meclis’e sunduğu kanun teklifinin gerekçesi şöyle:
"Anayasanın ’Tarih, kültür ve tabiat varlıklarının korunması’ başlıklı 63 üncü maddesinde devletin; tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlayıcı, bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirlerin alınacağını ifade etmiştir. Bu bağlamda, İki kıtanın birbirine bağlandığı, 2500 yıllık tarihi mirasıyla İstanbul, dünyada ayrıcalıklı bir konuma sahiptir. İstanbul bu eşsiz özelliğinin yanı sıra Kuzeyinde bulunan ormanları ve bölgeye hakim kuzey rüzgarları sayesinde dünyanın tüm metropolleri temiz hava oranını arttırmak için büyük çaba harcarken, İstanbul bunu doğal yoldan elde edebilen bir şehirdir.
Geride bıraktığımız günlerde inşası tamamlanan ve kullanıma açılan 3. Köprü ve bağlantı yollarının geçtiği güzergahın yaklaşık yüzde 75’ini kentin kuzeyindeki orman alanları ve su havzaları oluşturuyor. Aynı zamanda 3. Köprü ve güzergahında Kültür Varlıkları Koruma Kurulu tarafından arkeolojik sit alanı ilan edilmiş, yerleşim yerlerinin mevcudiyeti de bilinmektedir. 3.Köprü inşaatı nedeniyle katledilen ormanlar birçok hayvan türünün de yuvasıydı. Birkaç yıl öncesine kadar yemyeşil olan tepeler artık çorak arazi görünümünde. Kesilen ağaçlar nedeniyle bölge ekosistemi zarar görmüş, su havzaları kirlenmeye başlamış ve arabalardan çıkan karbon kullandığımız sulara karışmaya başlamış bile. Kentin mutlak anlamda korunması gereken ekolojik alanlarındaki yapılaşma her geçen gün artıyor.
Arazi spekülasyonu tırmanıyor, ucuza kapatılan arsaların kaç kez el değiştirdiği bilinmiyor. Henüz projelerin inşaatı sürerken bile, Kuzey Ormanları’nın içinde ve kenarında yüzlerce emlak projesi satışa sunuluyor. Şimdi aynı kuralsız oyun, kentin kalan son büyük doğal alanında, akciğerlerimizde oynanmak isteniyor. 3-5 havuz şirketinin, spekülasyoncuların, rantçıların ulaşım bahanesinin arkasına saklanan çıkarları uğruna insanlara, hayvanlara, doğaya dayatılan bu büyük yıkıma dur demek için, 3. Köprü ve güzerg?hında bulunan alanların tümünün sit alanı ilan edilmesi gerekmektedir. Tahribat daha da büyümeden, henüz vakit varken, bu köprü ve çevresinde kesinlikle yeni yerleşim yerlerine izin verilmemelidir."
’Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ ise şöyle:
"Madde 1 - 21.07.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
EK MADDE - 7 İstanbul İli sınırları içerisinde yapılmış olan 3. Köprünün Avrupa ve Anadolu yakasında bulunan tüm çevresi ve bağlantı yollarının geçtiği güzerg?hların tümü birinci derece sit alanı ilan edilmiştir.
Madde 2- Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Madde 3- Bu kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür."
Hürriyet
Haber Akşam'da şu şekilde yer aldı
CHP'li Tekin, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve güzergah yollarının sit alanı ilan edilmesi için teklif verdi.
İstanbul trafiğini rahatlatmak için yapılan Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün tamamlanıp faaliyete geçmesinden sonra CHP'li Gürsel Tekin'den köprüye karşı teklif geldi.
Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılmasıyla ağır vasıta ve yolcu otobüslerinin İstanbul'un merkezine girmeden yollarına devam edebiliyor. Ağır vasıtalar, daha önce Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden belli saatlerde geçebiliyor, bu da bu araçların sürücülerinin uzun saatler beklemesi anlamına geliyordu. Ayrıca bu ağır vasıtalar, geçiş saatlerine kadar şehir içinde beklediklerinden trafiğe de olumsuz etki yapıyordu. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılmasıyla ağır vasıtalarla ilgili bu sorunlar ortadan kalktı.
SİT ALANI TEKLİFİ
Öte yandan CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve güzergahında bulunan tüm alanların birinci derece sit alanı ilan edilmesi için kanun teklifi verdi.
TEKİN'DEN AÇIKLAMA
TBMM Başkanlığı'na verdiği kanun teklifiyle ilgili açıklama yapan Tekin, "3.Köprü inşaatı nedeniyle katledilen ormanlar birçok hayvan türünün de yuvasıydı. Bir kaç yıl öncesine kadar yemyeşil olan tepeler artık çorak arazi görünümünde. Kesilen ağaçlar nedeniyle bölge ekosistemi zarar görmüş, su havzaları kirlenmeye başlamış ve arabalardan çıkan karbon, kullandığımız sulara karışmaya başlamıştır bile" dedi.
Akşam