Meydana gelen depremlerin ardından konut piyasasında fahiş fiyat artışlarının yaşandığı gündeme gelirken, sektör temsilcileri göç alan kentlerde yaşanacak kiralık ev talebindeki artışa dikkat çekiyor.  Dünya Bankası’nın “Küresel Hızlı Afet Sonrası Hasar Tahmini” raporuna göre, binaların orta ila ağır derecede hasar görmesi ya da tümüyle çökmesi nedeniyle 1,25 milyon insanın geçici olarak evsiz kaldığı düşünülüyor

Kahramanmaraş merkezli yaşanan iki büyük depremin ardından birçok çalışma, afetin etkilerine yönelik analiz ve tahmin çalışmalarına devam ediyor. Dünya Bankası’nın “Küresel Hızlı Afet Sonrası Hasar Tahmini” raporuna göre, binaların orta ila ağır derecede hasar görmesi ya da tümüyle çökmesi nedeniyle 1,25 milyon insanın geçici olarak evsiz kaldığı düşünülüyor.

Bölgelerde artçı depremler devam ederken konut piyasasındaki fiyat değişimi ise tartışma konusu olmaya devam ediyor.

Sektörde farklı boyutlarda bir değişimin söz konusu olduğunu belirten TSKB Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Makbule Yönel Maya, “Birincil etki depremzede insanların kısa süreli barınma için yakın illere veya akrabaların olduğu illere göç etmesi oldu. Şu anda özelikle göç alan yakın kentlerde kısa süreli barınma ihtiyacını karşılayacak kiralık ev talebinde bir artış gözlemliyoruz” şeklinde konuştu.

"BARINMA SORUNU YERİNDE ÇÖZÜLMELİ"

Deprem öncesinde de talebin fazlasıyla canlı olduğun altını çizen Maya, “Depremle beraber İstanbul, Ankara, İzmir dışında Antalya, Mersin, Diyarbakır, Konya gibi yakın kentlerde kiralık konut talebi çok hızlı bir şekilde arttı. Kısa süreli olmasını umduğumuz göçler ilerleyen dönemde kira fiyatlarının görece düşük ve iş bulma potansiyelinin yüksek olduğu kentlere kayabilir. Bundan sonra geçici barınma sorunlarını yerinde çözmek ve güvenli konutların devreye alınması en öncelikli konu olacaktır” dedi.

İşte detaylar...

YÜKSEK KİRA FİYATLARINA ÇÖZÜM ÖNERİSİ

Konutta kira sınırlamasının artan talep karşısında yapılacak kısa dönemli yeni kiralamalar için çözüm olmayacağına vurgulayan Maya, “Kısa vadeli bir çözümden ziyade senelerdir dile getirilen bazı sistem adımları daha etkili olacaktır. Kira kontratlarının e-devlet sisteminde olması, biz değerleme uzmanlarının hazırladığı raporlarla ilgili verinin tek merkezde kira değerleri ile birlikte tutulması, bu verinin ilgililerine açık olması gibi bir sistem planına ihtiyacımız bulunuyor” ifadelerini kullandı. Maya, “Öte yandan, konutu belki de özellikle böyle bir dönem için yatırım aracı olmaktan çıkartmak da göz ardı edilmemeli” dedi.

"İSTANBUL’DAN ANKARA'DA GAYRİMENKUL ARAYIŞI YÜZDE 500 ARTTI"

İstanbul’da deprem konusunda güvenli ilçelere doğru bir arayış olduğunu ifade eden Zingat Satış ve Ticari İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Eser Karaismailoğlu, “İstanbul’da yaşayıp, Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde arayış içerisinde olan vatandaşların olduğunu gözlemliyoruz. 1 Ocak ile 5 Şubat tarihleri arasında İstanbul’dan Ankara’da gayrimenkul arayanların sayısı, deprem sonrasında yüzde 500 oranında arttı. Konya’da ise yüzde 700 oranında ve Sivas’ta yüzde ise 400 oranında arttı” dedi.

Zingat verilerine göre, tüketicinin İstanbul’da aradığı gayrimenkul tipinde ise müstakil konut arayışı ön plana çıkıyor. İstanbul’un Göktürk ve Zekeriyaköy ilçelerinde kiralık konutların da bulunmadığını belirten Karaismailoğlu, “Fiyat hareketlerinin olmamasının nedeni, belli noktalarda stok olmadığı için fiyatlarda kaydadeğer bir yansımayı analiz edemedik” sözleriyle noktaladı.