Yüksek mimar Oktay Ekinci hayatını kaybetti!
Mimarlar Odası eski Genel Başkanı, yüksek mimar ve yazar Oktay Ekinci (61), dün tedavi gördüğü Alman Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Ekinci, beyin kanaması nedeniyle bir süredir yoğun bakımdaydı...
Kent ve kentleşmeyle ilgili birçok proje üreten ve hayatını bu konuda toplumu bilinçlendirmeye adayan Ekinci, Cumhuriyet gazetesinde "Çed Köşesi" adlı köşenin yazarlığını da yapıyordu. Ekinci, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Uluslararası Kültürel Varlıkların Restorasyonu ve Korunması Çalışmaları Merkezi ve Türk Sanat Kurumu gibi ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluş tarafından çalışmalarından ötürü sayısız ödüle layık görüldü. Ekinci'nin "Çevremiz de Demokrasi Bekliyor", "Memleketimden Çevre Manzaraları", "İnsan Hakları ve Çevre", "İstanbul'u Sarsan 10 Yıl: 1983-1993", "Rant Demokrasisi Çöktü: Deprem Yazıları" gibi birçok kitabı da bulunuyor.
'Boğaz Manzarası'
Ekinci, hayatını kaybetmeden 2 gün önce, Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde "Hastanenin Boğaz Manzarası" başlıklı bir yazı kaleme almış ve şöyle demişti:
"Yatağımın ayak ucundaki pencereden odaya dolan güneş gözümü kamaştırırken, Alman Hastanesi Nöroloji Kliniği'nin güler yüzlü şefi Uz. Dr. Melahat Değirmenci Eser dedi ki; 'Dün sizi yoğun bakımdan buraya, hastanenin en güzel, Boğaziçi manzaralı odasına aldık.' 'Sağ olun' dedim o güven veren gözlere bakarak ve ekledim; 'Biliyor musunuz, bu manzaranın bozulmaması için ben bir ömür verdim.' O an en az çeyrek yüzyıl geçiyordu gözümün önünden, neler neler... Örneğin 80'lerin sonu 90'ların başıydı galiba, şu medya denen şımarık gazetelerden biri fotoğrafımı sürmanşetine koyarak 8 sütuna 'İşte Boğaziçi'ni mahveden adam!' manşetini atmış; altına da 2 satır...
Önce adım ve manşetin nedeni: 'Çivi çaktırmam dedi, kaçak yapılaşmayı azdırdı!..' Meğer bizim, yani görev yaptığım koruma kurulunun sit kararlarını deldirmeme 'kararlığımız'dan Ötürü Boğaz'da kaçak yapı sayısı bilmem kaçtan, bilmem kaça çıkmış; rakamlar Büyiikşehir Belediyesi Boğaziçi İmar Müdürlüğü'nden alınmışmış!.."
Milliyet