17 Ağustos depreminin 20'nci yılında sigortalılık oranı yüzde 52'ye ulaştı!
Marmara Depreminin 20’nci yıldönümünde Türkiye genelinde zorlu deprem sigortasına sahip konut oram ise yüzde 52 oldu...
Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK), 17 Ağustos 1999’da meydana gelen Marmara Depreminin 20’nci yıldönümünde zorunlu deprem sigortalı konut sayısını 9 milyonun üzerine çıkardı. Türkiye genelinde zorlu deprem sigortasına sahip konut oram ise yüzde 52 oldu. Zorunlu deprem sigortasının performansını değerlendiren DASK Koordinatörü İsmet Güngör, depreme karşı yüzde 100’ü sigortalı Türkiye hedeflediklerini vurgulayarak şunları ifade etti:
“DASK olarak 2000 yılından bu yana yürüttüğümüz çalışmalarla sigortalılık oranlarında önemli artış elde ettik. Özellikle 18 Ağustos 2012’de yürürlüğe giren Afet Sigortaları Kanunu ile birlikte konut kredisi ve tapu işlemlerinin yanı sıra su ve elektrik abonelik işlemlerinde de zorunlu deprem sigortası aranmaya başlaması sigortalılık oranlarına yansıdı.
1999 yılında depreme karşı güvence altına alınmış konut sayısı 500 bin civarındayken, bugün bu rakam 9 milyonun üzerine çıktı. Zorunlu deprem sigortası yaptıranların pek çoğu bu sayede hayatlarında ilk kez bir sigorta ürünüyle tanıştı.”
Her 2 kişiden 1'i düşük risk bölgesinde olduğuna inanıyor
DASK’m anket ve derinlemesine mülakat yöntemlerini kullanarak yaptırdığı son algı araştırmasına göre her 2 kişiden Ti evinin bulunduğu bölgeyi güvenli olarak tanımlıyor. Her 10 kişiden 7’si bu konuda herhangi bir inceleme ya da işlem yaptırmamış olsa da evinin sağlam olduğunu düşünüyor.
Güngör, araştırma sonuçlarını şöyle değerlendirdi:
“Konut sahiplerinin yarısını kazanmış durumdayız. Şimdi sıra diğer yarıda. Sigortalı konut sayısının artırılması hedefi 11. Kalkınma Planında da yer alıyor. Son yaptırdığımız araştırmanın sonuçları, zorunlu deprem sigortası yaptırmayan konut sahiplerinin riski yönetmek yerine göz ardı etmeyi tercih ettiğini ortaya koyuyor. Konut sahiplerinin yarısı herhangi bir bilgiye ya da önleme dayanmadan depreme karşı güvende olduğunu düşünüyor. Riskle yüz yüze gelmek istemiyor. Bana bir şey olmaz anlayışı ağır basıyor. Bu kesime deprem riskini anlatmalı ve bu risk karşısında çaresiz olmadıklarını göstererek zorunlu deprem sigortası yaptırmaya ve depreme karşı önlem almaya ikna etmeliyiz. Çünkü depremden sonra hayat devam edecek ve hayatın hızla normale dönmesinde sigortanın büyük bir önemi olacak.” Zorunlu deprem sigortalılık oranı en yüksek iller arasında özellikle deprem geçirmiş iller başı çekiyor. Yüzde 80’in üstü sigortalılık oranında Düzce, Yalova, ve Sakarya; yüzde 70 seviyelerinde ise Tekirdağ ve Muğla yer alıyor. Büyük illere bakıldığında ise zorunlu deprem sigortalı konut oranının İstanbul'da yüzde 62’ye, İzmir’de yüzde 57’ye, Ankara’da yüzde 55 e ve Antalya’da yüzde 54’e ulaştığı görülüyor.
DASK'ın ödeme gücü 20 milyar liraya yükseldi
DASK’ın kuruluşundan bu yana 651 hasar yapıcı deprem meydana geldi. Güngör, “Bu depremlerin zorunlu deprem sigortası poliçesine sahip konutlarda neden olduğu küçük, orta ya da büyük düzeyde hasarlara 200 milyon liraya yakın hasar ödemesi yaptık. Van depreminden sonra çok kısa bir sürede hasar ödemelerine başlayarak toplamda 135 milyon lira hasar ödemesi gerçekleştirdik” dedi. DASK’ın büyük bir deprem karşısında birikmiş rezervi ve reasürans imkanları sayesinde hasar ödeyebilme kapasitesi ise 20 milyar liraya ulaştı.