2015'ten beklentiler büyük!
Milliyet Ege Ceren Yıldırım'ın bugün ki köşe yazısı; Yepyeni bir yılı daha coşkuyla karşıladık. 2015'ten umutlarımız ve beklentilerimiz o kadar çoktu ki, ona uygun bir karşılama yapmak sanki görevimiz olmuştu.
Kimimiz eğlence mekânlarında sabahlara kadar yiyip içip, müzik eşliğinde dans etti, kimimiz ise evde ailesiyle birlikte sıcak bir atmosferde yeni yıla merhaba dedi. Özetle gittiğimiz eğlence mekânları ve eğlence kültürlerimiz başka başka da olsa hepimiz yeni yıl coşkusunu yaşadı.
Herkesin 2015'ten ortak bir çok isteği vardı. Bu istekler, mutluluk, başarı, sağlık, bol kazanç, rahat bir yaşam, iyi bir iş, kariyer... şeklinde uzayıp gidiyor.
Bütün bu dileklerin ortak paydasında mutlu olmak ve insanca yaşamak yatsa da, bunlara kavuşabilmek için ne kadar çaba harcadığımız ve çalıştığımız ise kendimize sormamız gereken en önemli sorulardan birkaç tanesi.
Yılbaşıöncesinde tüm yurdu etkisi altına alan ve beyaz bir örtü gibi her yeri kaplayan kar yağışı, başta çocuklar olmak üzere, şömine başında ya da kaloriferli evde oturup, kar yağışını izleyenler için sadece güzel bir eğlence olsa da, evi ve evde yakacak odunu olmayanlar için ise adeta çileye dönüştü. Çünkü onlar için her bir kar tanesi, kış ortasında soğuk bir dünyada yaşamaya direnmek demektir.
Sorunlar çözüm bekliyor Balıkesir ve Edremit Körfezi'nin 2015 yılında çözümlenmeyi bekleyen sorunları o kadar çok ki... Bunlara şöyle bir göz attığımızda tamamlanmayı bekleyen duble yollar, altyapı ve kanalizasyon sorunları, trafik karmaşası, ses ve görüntü kirliliği, düzensiz yapılaşma, çevre ve denizlerimizin kirliliği ile turizm sektöründe yaşanan sorunlar olarak sıralayabiliriz. Bunların yanı sıra, her yağmur yağdığında sel baskınlarının yaşanmadığı, yollarından geçerken çukurlara düşmemek için büyük bir cambazlık örneği sergilemek zorunda kalmadığımız, sokaklarında çöplüklerin olmadığı, köpeklerin bilgece zehirlenerek öldürülmediği, iş kazalarında ihmal ve denetimsizlik sonucu insanların ölmediği, yollarda trafik canavarlarının kol gezmediği, denize atılan oltalara balık yerine ayakkabı veya bira şişelerinin çıkmadığı, kimsesiz insanların sokaklarda yatmadığı, çalışıp emeğinin karşılığını alamayan insanların olmadığı, zeytinlik alanlarımızın altın ve maden uğruna talan edilmediği bir Balıkesir özlemi içindeyim.
2015 yılında bütün bu sorunlar çözüme kavuşturulur mu bilemem ama bildiğim ve inandığım bir şey var, o da toplum olarak bütün bu sorunların giderilmesi konusunda el ele verip bireysel mücadelemizi kitlesel güç haline getirebilmek. Böylelikle sesimizi duyurup yetkilileri harekete geçirebiliriz.
Miiliyet Ege Ek