Sektörel

Abdulkader Thomas: Türkiye sukukla 50 milyar dolar çekebilir!

Türkiye’de ilk defa “Sertifikalı İslami Sermaye piyasaları ve Sukuk” uzmanlığı programı 18-21 Haziran tarihlerinde İstanbul’da gerçekleşti

Alshaya Grup iştiraki Shape Financial CEO’su Abdulkader Thomas, “Türkiye her geçen gün gelişen ekonomik değerleri ve istikralı politiklarıyla Körfez fonlarının dikkatini çekiyor. Bu fırsatların kazanca dönüşmesi için yatırım ve projelerini Sukuk ve diğer İslami finans enstrümanlarıyla yapılandırması Türkiye’ye 3-5 yılda 50 milyar dolar çekebilir” dedi.


Türkiye’de ilk defa “Sertifikalı İslami Sermaye piyasaları ve Sukuk” uzmanlığı programı 18-21 Haziran tarihlerinde İstanbul’da gerçekleşti. Kuveyt merkezli Alshaya Grup üyesi Shape Financial tarafından geliştirilen ve ABD-Kanada-Avrupa-Malezya-Uzak Doğu ve Körfez ülkelerinde uygulanan CIFA (Certified Islamic Finance Analyst Program) Sertifikalı Sukuk Uzmanlığı programı GT Capital işbirliği ile düzenlendi. Abdulkader Thomas, Türkiye’nin her geçen gün gelişen ekonomik değerleri ve istikrarlı politikalarıyla Körfez fonlarının dikkatini çektiğini belirtti.


Yüzde 35’ine sahipler


CİFA Türkiye Temsilcisi Sukuk alanında uzman Suat Karabulut da, şunları kaydetti: “Dünyadaki 5 trilyon dolarlık ulusal yatırım ve servet fonlarının (SWF) yüzde 35’lik (1 trilyon 748 milyar dolar) kısmına sahip olan Körfez ülkelerindeki fonları Türkiye’ye yönlendirebilmek için de öncelikle Körfez ülkelerinde İslami disiplinlere uyumlu olarak geliştirilen ve uygulanan İslami finansman enstrümanları ve kurumlarının (İslami bankacılık, sigortacılık, sermaye piyasaları, finans merkezleri, sukuk yatırımcıları, fon şirketlerinin) işleyişinin ve uygulamalarının çok iyi bilmek gerekmektedir.”


Tüm bunların yanı sıra Türkiye’nin elini güçlendirecek çalışmalar hakkında bilgi veren Suat Karabulut, “SPK’nın 2010 yılında uygulamaya aldığı hazinenin gündemindeki Sukuk-u İcara (Kira Sertifikaları) ile başlatılan açılımın Malezya’da ve Körfez ülkelerindeki Risk Sermayesi Endeksli Sukuk gibi yöntemlerinin de ileri dönemlerde yürürlüğe konulması çok yararlı olacaktır” dedi.