25 / 12 / 2024

Akfen Gurubu Eskişehir İbis Otel'de sorun yaşıyor

Akfen Gurubu Eskişehir İbis Otel'de sorun yaşıyor

Akfen Grubu, Eskişehir'de kiralayarak inşa ettikleri İbis otelde büyük bir sorun yaşadıklarını açıkladı



Akfen Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, Eskişehir'de Büyükşehir Belediyesi'nden kiralayarak inşa ettikleri ve Nisan 2007'de açılan İbis otelde şu sıralar büyük bir sorun yaşadıklarını açıkladı. Akın bu durumu şöyle anlattı:  "Otelin yeri eskiden Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) silosuydu. Demiryollarının yanı, şehrin merkezinde. TMO belediyeye vermiş. Belediye de yatırım için bize kiraladı. 22 yıllığına kontrat yaptık. Ama sonradan TMO belediyeye dava açtı, orayı geri aldı. Şimdi TMO bize `çık' diyor. Konu Yargıtay'da. Buradan gelecek sonucu bekliyoruz."
Akın buna karşılık kendilerin bu durumu mal sahibi değişikliği anlamında değerlendirdiklerini belirtti. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, TMO'nun 25 yıldır boş duran eski silolarını TMO'dan satın almış ardından bu atıl yapıda bir düzenleme yaparak Akfen grubuna otel için kiralamıştı.

`Mesut Yılmaz kreditör kaçırdı'
Yatırımlarda `maç oynanırken kural değiştirmemek' gerektiğini ifade eden Hamdi Akın bu sözü özel sektör adına söylediğinin altını çizdi. Konu yatırımdan açıldığında Hamdi Akın, TAV'ın yapımını ve işletmesini üstlendiği Atatürk Havalimanı dış hatlar terminalinde dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'ın yaptığı açılıştaki ilginç bir hikayeyi anlatıyor.
"Mesut Yılmaz dönemin başbakanı. Atatürk Havalimanı'nın açılışı. Açılışta Mesut Yılmaz, `Burası yapıldı. Şimdi karşıya (Anadolu yakası) Sabiha Gökçen, Silivri'ye ve Çatalca'ya olmak üzere havalimanlarımızı 4'e çıkarıyoruz' dedi. Bu sözü duyan tüm yabancı kreditörler ilk uçakla atladı gitti. `Ne yaptınız Sayın Başbakan' dedim. Yılmaz, `Oraların daha uzun işi var. 7-8 yılı bulur bitmesi. Merak etme sen' dedi. Ama yatırımcıları ikna edemedik, gittiler. Ardından krediyi daha yüksek maliyetle içeriden bulduk. İş Bankası bize kredi sağladı. (O dönem kredilerin başında şimdinin Genel Müdürü Ersin Özince var) İlk etapta 100 milyon dolar, toplamda 200 milyon dolar kredi almıştık."

Yatırım için halka açılıyor
İstanbul, Eskişehir, Gaziantep ve Kıbrıs'ta otel yatırımı olan Akfen Grubu, Kayseri ve Bursa'yla birlikte Rusya'da da iki otel yatırımına başladı. Anadolu'nun pek çok kentinin yanı sıra  Ankara  ve İstanbul'da yeni projeler geliyor. Grup ayrıca otoyol kenarlarını da yatırım için gözüne kestirdi. Burada da İstanbul-Ankara otoyolundaki noktalar öne çıkıyor. Akfen, yurtdışı projeleri kapsamında Sibirya'da da otel yatırım yapacak.
Geçen cumartesi Gaziantep'teki otel açılışı öncesi ekonomi basınıyla bir araya gelerek "Büyümemizde engel yok" diyen Akfen Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, "Önümüzdeki tek engel arsa. Ucuz fiyata arsa bulsak hepsine gireriz" dedi. Mevcut oteller aracılığıyla 1.000 kişiye istihdam sağlandığını, yatak sayısının 3 bin 200'ü bulduğunu hatırlatan Akın şöyle konuştu:
"Türkiye'nin en hızlı büyüyen otel grubuyuz. Şu ana kadar 200 milyon euro'luk yatırım yaptık. Yıl sonunda halka arza hazırlanıyoruz. Bu işi yatırım için yapıyoruz. Ortak satışı yapmayacağım. Gelen parayı şirkete koyup, büyüyeceğiz. Hedef aktif büyüklüğü katlamak."

Rusya'da iki otel
1 milyonun üzerinde nüfusu olan her şehre Fransız Accor grubuyla otel kurmayı planladıklarını ifade eden Akın, "Fransızların (Accor grubu) `Burada yapın biz işletiriz' dediği her yerde yatırım yapıyoruz. Bizim işimiz otel finansmanı. İşletmecilik yapmıyoruz. Cirodan pay alıyoruz. Uluslararası standartı Anadolu'ya getiriyoruz. 4 bin 300 otel işleten bir grupla çalışıyoruz. İK ve kalite sıkıntısı yok. Bu yıl sonu hedefimiz 13. İbis 3 yıldızlı, Novotel 4 yıldızlı." Akın, yurtdışı yatırımlarıyla ilgili olarak  şu bilgileri verdi:
"2 tane otel Rusya'da yapıyoruz. Bunlar Samara (Fiat'ın fabrikası var) ile anıt şehir olan Yaroslav'da. Bu iki otelin yatırımı 50 milyon euro'lı ubulacak. Arsalar bize ait. Bu yüzden işin maliyeti artıyor."

Malatya'daki kötü otel, otelci yaptı
İşadamı Hamdi Akın, otel yatırımlarına nasıl başladığının hikayesini şöyle anlattı:
"2000 yılında Malatyaspor-Fenerbahçe maçı için Malatya'ya gitmiştim. Şimdilerde kapanan 4 yıldızlı `Altın Kayısı' otelinde kalmak için gittim. Otelde neredeyse benimle ilgilenen kimse yoktu. Odaya çıkardılar. Bir de baktım 5 ayrı yatak var. `Buralara biri gelecek mi?' diye sordum. `Hayır oda size ait' dediler. Aklımdan `Bu oda bu kadar verimsiz düşünülmüş olamaz' diye geçirdim. Öyle bir tabloda işletilen bir otel ve Malatya. Otelde, odalarda bir standart yok. `Buralarda bir standart olmadığı belli, Anadolu'ya standart getirmek lazım' diyerek şehir otelciliği işine yatırım kararı aldım."

`Feda ettim'
Bunun ardından otelciliğe İstanbul'dan başladığını hatırlatan Akın şunları söyledi:
"Kendime ait olan Zeytinburnu'ndaki yeri bu iş için feda ettim. Orada şimdi 3 milyon dolar kazanıyorum. 5 yıldızlı yapıp 5 milyon dolar da kazanabilirdim. Hatta Başbakan Tayip Erdoğan, İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş açılışa geldi. `Arsayı ziyan ettin. Burası İstanbul'un yüzüktaşı' anlamına gelen sözler söylediler. Ama ben şehir otelciliğine başlamak için o arsayı feda ettim."
Şükrü Andaç / Milliyet

Konu ile ilgili basında yer alan diğer haberler

Yılmaz, temel atarken 'Üç havalimanı kuracağız' dedi, finansör hemen kaçtı

Akfen Yönetim Kurulu Başkanı Akın, hükümetlerin 'oyun ortasında kural değiştirme' huyunun bugün de devam ettiğini söyledi. Akın' 'Başbakan Yılmaz yabancı kreditörü kaçırmıştı, şimdi de gümrüksüz satışta aynı şey oluyor' dedi

Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, ekonomide beklenmeyen kararlardan şikayetçi. Akın, Akfen Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO) ait Fransız Accor Grubu'nun işlettiği 21 milyon avro yatırım maliyetli Novotel ve İbis otellerinin açılışı için gittiğimiz Gaziantep'te hükümetlerin `Maç oynanırken kural değiştirme' çabalarının girişimciyi sıkıntıya soktuğunu anlattı. Bazı gazetecilerle yaptığı sohbet sırasında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın özellikle Avrupa Birliği'ne kimi kez iç siyasi gelişmelerle ilgili kullandığı, `Maç oynanırken kural değiştirilmez' sözünü tekrarlayan Akın, ancak hem geçmişteki hem de şimdiki hükümet döneminde kuralların maç oynanırken değiştirildiğinin örneklerini verdi.

1998'de yaşandı
Akın 1998 yılında TAV'ın Atatürk Havalimanı Dış Hatler Terminali işletmesini aldıktan sonra yaptığı ilk temel atma töreninde dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'ın yaptığı konuşmayı hatırlattı. Yılmaz, konuşmasında hem yapılan işten, hem de tesisin İstansbul'a yapacağı katkıdan coşup başlamış konuşmaya: "Bu havaalanını yenileri takip edecek. Daha iyileri, daha modernlerini de yapacağız. İstanbul'da Sabiha Gökçen ve Silivri Havalimanını da yapacağız. Bir havalimanı da Çorlu'da devreye girecek..."

Suratlar bir anda asılmış
TAV'ın tören alanındaki finansörlerinin yüzü bir anda asılmış.  Akın tören sonrasında finansörlerin yüz ifadelerini ve kendi tedirginliğini Başbakan Yılmaz'a aktararak, "Keşke tören atmada bu projelerden bahsetmeseydiniz. Finansörlerimiz bizim daha az para kazanacağımız ve ödemede zorlanacağımız endişesiyle yeni havalimanı projelerinden tedirgin olur" demiş. Başbakan Yılmaz ise Akın'ı, "Sen canını sıkma. O projeler yapılıncaya kadar senin İstanbul Atatürk Havalimanı'nı işletme süren bile biter" diyerek rahatlamaya çalışmış ama olan da olmuş. Kredi vereceği projeyi görmek için İstanbul'a gelen finansörler tören sonrası ilk uçağa atlayıp ülkelerinin yolunu tutmuş.

Gümrüksüze kısıtlama
Akın o sıkıntıyı şöyle anlattı: "Biz Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Teminali'ne o zaman teklif verirken, çok kısa vadede İstanbul'da yeni bir havalimanının devreye girebileceği öngörülmüyordu. Biz de hesaplarımızı ona göre yapmıştık. Teklifimizi ona göre vermiştik. Kreditörler de parayı bunu gözönünde bulundurarak vereceklerdi. Maç ortasında kuralların değişebileceği" izlenimi bile yabancı finansörleri kaçırmaya yetiyorsa, dikkatli olmak gerekiyor."
Akın'ın `Maç ortasında kuralların değişmesi'yle ilgili verdiği diğer örnek de havalimanlarındaki gümrüksüz satış mağazalarına getirilen kısıtlamayla ilgili. Maliye Bakanlığı, yıllar sonra `havaalanlarındaki gümrüksüz satış mağazalarında büyük vergi kaybı olduğunu' keşfetmesiyle birlikte düğmeye de basılmış.
Gümrük mevzuatında yapılan değişiklikle geçen yılın ekim ayında yolcuların alabileceği ürünlerin miktarına kısıtlama getirilmiş. Eskiden 3 karton sigara alabilen bir yolcu bugün 2 karton, 4 litre şarap yerine 2 litre şarap ile `yetinir hale getirilmiş'. Viski gibi yüksek alkollü içkileri 1 litre sınırı gelmiş. Çikolata ise 2 kilodan 1 kiloya indirilmiş. Akın, gümrüksüz satış mağazası gelirlerinin toplam gelirlerdeki payının yüksek olduğuna dikkat çekerek, "Biz ihalede bu gelirleri de hesaba katıp teklif veriyoruz. Siz hiç hesapta olmayan bir şekilde benim geliri düşerecek bir düzenlemeyi oyun devam ederken yaparsanız ihalenin şartlarını değiştirmiş olursunuz' dedi.

`Enerjide 20 şantiye var'
TAV İnşaat, TAV Havalimanları Holding gibi şirketlerin de ortağı olan Akfen 2009'u 2 milyar ciroyle kapatmış. Akın, bu yıl işlerin daha iyi olacağını belirterek, "Bu yıl hem işler daha iyi olacağı, hem de TAV İnşaat'ın cirosundan payımıza düşecek miktarla da 2.5 milyar lirayı buluruz' dedi.
Akfen bu arada önemli bir enerji yatırımcısı haline de gelmiş. Akın bu durumu `Enerjide 20 ayrı şantiyede çalışıyoruz' sözleriyle özetliyor.
Grubun Singapurlu ortağıyla  oluşturduğu konsorsiyumun üç sene önce önce özelleştirmeden aldığı Mersin Limanı'nda ise işler iyi. Mersin, yapılan yatırımlar ve artan iş hacmiyle İstanbul Ambarlı'daki Marport'un ardından Türkiye'nin ikinci büyük konteynır limanı olmuş. Üç yıl önce günlük işlenen konteynır sayısı 500 bin iken bugün 1 milyona ulaşmış.

Singapurlular memnun
Akın Singapurlu ortaklarının da limanın performansından çok memnun olduğunu belirterek, "Dünyada işlettikleri 30 limandan krize rağmen yüzde 2 ile en az yük kaybı Mersin'de oldu. Bu nedenle keyifleri çok iyi" dedi. (Radikal)

Malatya'da Altın Kayısı'yı beğenmedi, otel işine girdi
İnşaatçılığı, havaalanı ve liman işletmeciliğiyle tarınan Akfen'in otel işine girişinin öyküsü de hayli ilginç. 2001 yılında Hamdi Akın'ın Fenerbahçe'de yönetici olduğu dönemde Malatya deplasmanına gidilir. Kalacakları otel Malatya'nın o dönemdeki beş yıldızlı tek oteli Altın Kayısı'dır. Akın otele adım attığı andan itibaren beş yıldızlı bir otelde bulunmaması gereken her şeyin Altın Kayısı'da mevcut olduğunu görür. Beş yıldızlık bir harcamayla yatırım yapılmıştır ama ortada hiçbir standart yoktur. Resepsiyonda derdini anlatmak, bir telefon görüşmesi yapmak bile kolay değildir. O zaman karar verir:
`İstanbul ve özellikle Anadolu'ya temiz, uygun fiyatlı şehir otelleri yapmak gerekli. Bunu da ben yapacağım.'
Ardından da dünyada 4 bin 300 otel işleten Fransız Accor Grubu ile anlaşılır ve yatırımlar başlar. İşte bu karar Akın'ı ve şirketi Akfen GYO'nı yıl sonu itibarıyla yaptığı yatırımların tutarı 200 milyon avroya ulaşacak bir otel yatırımcısı haline getirir.
Akın'ın hedefi Anadolu'da nüfusu 1 milyonun üzerindeki her şehirde 3 yıldızlı İbis ve 4 yıldızlı Novotel'i açmak, ya da hiç olmazsa İbis. Yıl sonunda otel sayısının 13'e ulaşacağını belirten Akın , Accor `Ben burada otel işletirim' diyeceği her yerde yatırım yapabileceğini söylüyor. Ancak o da hipermarketçiler gibi arsa fiyatlarının yüksekliğinden yakınarak `Arsa pahalı, Bunu da hesaba katarsak yatırımın geri dönüşü çok uzun süre alıyor. 20-25 yıl sürüyor. Bu nedenle tahsisli veya ucuz arsa bulduğumuz yerlere gidebiliriz" diyor.

`İstanbul'un yüzüktaşına yazık etmişsin' serzenişi
Hamdi Akın 3-4 yıldızlı şehir otelleri konseptine konumu itibarıyla uymayan tek yatırımı İstanbul Zeytinburnu'ndaki İbis ve Novotel. `Zeytinburnu'ndaki araziyi feda ettim esasında' diyerek söze başlayan Hamdi Akın şunları kaydetti:
"Açılışta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve çok açıkça da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, `Bu arsa İstanbul'un yüzüktaşıdır, ziyan etmişsin' dediler. Ancak ben İstanbul'da da 3-4 yıldızlı otel boşluğu olduğunu ve bu yolda bir adım attığımı düşünüyorum. Müşteriler arasında Anadolu'dan gelen çok tüccar, işadamı, havayolu şirketlerinin personeli var. Geliyorlar şehrin merkezinde, havaalanına yakın bir yerde kalıyorlar. Tarihi yarımadaya da yakınlar. İsterlerse gidip dolaşıyorlar."

Rusya'da iki otel
Hamdi Akın çalışan sayısının 1000'e ulaştığını ve Türkiye'nin en hızlı büyüyen otel grubu olduklarını söymlüyor. Grubun Rusya'nın, UNESCO tarafından `Kültürel Miras' ilan edilen Yaroslav şehriyle, Lada fabrikalarının bulunduğu Samara'daki 50 milyon avroluk otel yatırımı da yıl sonunda tamamlanıp devreye girecek. 

Eskişehir'de İbis'e yol göründü
Eskişehir'de Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) silosu, 2002'de belediyeye devredilmiş. Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de, Akfen'e uzun vadeli kiralayıp, eski silonun İbis Otel'e dönüşmesini sağlamış. Otelin bulunduğu Odunpazarı'nın AKP'li belediye başkanı ise arazinin `yeşil alan' yapılacağı gerekçesiyle devredildiğini ileri sürerek plan değişikliğine karşı mahkemeye gitmiş. Bir yandan da otelin açılışını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yapmasını engellemeye çalışmışlar. Erdoğan da açılışı yapmamış ama Eskişehir turu sırasında İbis Oteli'nin önüne kadar gitmiş. Oradaki topluluğa, otelden kendisini izleyenlere el sallamış. Akşam Ankara'ya dönerken de Hamdi Akın'ı uçağına almış. Ama dava yürümüş ve bugün itibarıyla Odunpazarı Belediyesi davayı kazanmış ve `Burası yeşil alan olacak' diyor. TMO otelin bulunduğu siloyu geri istiyor. İbis Otel'in yatırımcısı Hamdi Akın ise, "Önceki ev sahibimizle uzun vadeli anlaşmamız var. O kadar yatırım yaptık. Şimdi ne olacak?" diye konuştu.
Radikal

Yılmaz, temel atarken 3 havalimanı anons etti, finansörler hemen kaçtı

GEÇEN cumartesi günü Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın'la birlikte, Akfen GYO'ya ait, Fransız Accor Grubu'nun işlettiği 21 milyon Euro'luk Novotel-Ibis otellerinin açılış töreni için Gaziantep'deyiz.

Açılış öncesi Hamdi Akın'la bir yandan Novotel-Ibis zincirini Anadolu'ya yayma planlarını, diğer taraftan Akfen Holding'in diğer işlerini konuşuyoruz.

Akın, sohbet sırasında birkaç kez Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın özellikle Avrupa Birliği'ne yönelik kullandığı, "Maç oynanırken kural değiştirilmez" deyimini tekrarladı.

Akın'ın buna verdiği örneklerden biri, TAV'ın Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali'nin işletmesini ilk aldıkları dönemden oldu:

- Yıl 1998... Dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz, TAV'ın ilk temel atma töreninde, "İstanbul'da Sabiha Gökçen ve Silivri Havalimanı yapacağız. Bir havalimanı da Çorlu'da devreye girecek" deyiverdi.

- Ne var bunda?

- Olur mu ne var? Proje için kaynak almaya çalıştığımız finansörler de dinliyordu o konuşmayı.

- Ne sakıncası vardı?

- Zaten konuşmanın bitiminde tedirginliğimi Mesut Bey'e de söyledim. "Finansörlerimiz yeni havalimanı projelerinden tedirgin olur. Keşke açılışta bu projelerden bahsetmeseydiniz" dedim.

- Yanıtı ne oldu?

- "Sözünü ettiğim projeler devreye girene kadar zaten sizin işletme süreniz biter" yanıtı verdi.

- İkna oldunuz mu buna?

- Benim ikna olmam önemli değidi ki. Bu durumu finansörlerimize anlatmamız zordu.

- Anlatamadınız mı?

- Adamlar tören sonrası ilk uçakla Türkiye'den ayrıldılar.

- Peki finansman sorununu nasıl çözdünüz?

- O zaman İş Bankası'nın desteğini gördük. Onlar olmasaydı, çok zorlanırdık.

- İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, birlikte bir dış seyahate giderken size verdikleri kredi desteğinden söz etmişti.

- O dönemde İş Bankası Genel Müdürü rahmetli Ünal Korukçu'ydu.

- Biliyorum. Ersin Bey, o dönemde kredilerden sorumlu Genel Müdür Yardımcısıydı.

- İş Bankası ilk 100 milyon doları verince işlerimiz rayına girdi.

- Peki Sabiha Gökçen'in, Silivri'nin, Çorlu'nun size ne zararı vardı?

- Biz Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Teminali'ne o zaman teklif verirken, çok kısa vadede İstanbul'da yeni bir havalimanının devreye girebileceği öngörülmüyordu. Biz de hesaplarımızı ona göre yapmıştık. Teklifimizi ona göre vermiştik.

- Nitekim daha sonraki dönemde Sabiha Gökçen Havalimanı devreye girdi.

- Burada önemli olan maç ortasında kuralın değişmemesi...

"Maç ortasında kuralların değişebileceği" izlenimi bile yabancı finansörleri kaçırmaya yetiyorsa, dikkatli olmak gerekiyor...

Erdoğan Eskişehir'de Ibis'e uğradı AK Parti `çık' diyor

ESKİŞEHİR'de Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) silosu, 2002'de belediyeye devredilmiş. Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de, Akfen'e uzun vadeli kiralayıp, eski silonun Ibis Otel'e dönüşmesini sağlamış.

Otelin açılış günü, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tam bir "ikilem"de kalmış... Yatırımcı Hamdi Akın, kurdeleyi Başbakan'ın kesmesini rica etmiş. Erdoğan, o gün Eskişehir'deki turunu atarken, AK Parti'den uyarılar almış:

- Sayın Başbakanım, Ibis Oteli'nin açılışını yapmayın. Çünkü, otele dönüşen yer, TMO'nun eski silosu. TMO, siloyu belediyeye "yeşil alan" şartıyla devretmiş. Başkan Büşükerşen de otelle anlaşmış. Biz dava açtık, orası TMO'ye geri dönecek.

Erdoğan, bunun üzerine Eskişehir turu sırasında Ibis Oteli'nin önüne kadar gitmiş. Oradaki topluluğa, otelden kendisini izleyenlere el sallamış. Akşam Ankara'ya dönerken de Hamdi Akın'ı uçağına almış.

SPR Pub'ı 10 yıl önce Eskişehir'de markalaştırıp, Gaziantep'e de taşıyan Orhan Kesikoğlu'yla birlikte sohbet ederken Hamdi Akın'a Eskişehir'deki son durumu sorduk:

- AK Parti'nin bizim otelin bulunduğu yerdeki ilçe (Odunpazarı) başkanı Eskişehir Büyükşehir Belediyesi aleyhinde dava açmıştı, kazandı. Bizim otelin yeri yeniden TMO'ya geçti. Yani, ev sahibimiz artık TMO.

- Peki ne olacak?

- TMO şimdi bize "Buradan çık" diyor. Oysa önceki ev sahibimizle uzun vadeli anlaşmamız var...

Bakalım Eskişehir'de Ibis'ın akıbeti ne olacak?

Zeytinburnu'ndaki arsayı aslında feda etmiş oldum

HAMDİ Akın, Novotel-Ibis markasıyla ilk otelleri hizmete açtığı İstanbul Zeytinburnu'yla ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın izlenimlerini anımsadı:

- İkisi de açılış töreninde, "Arsayı ziyan etmişsin, burası İstanbul'un yüzüktaşı gibi bir bölgesi" dedi. Aslında doğruydu. Oraya 5 yıldızlı, odaları daha yüksek fiyatlarla satılabilecek bir otel yapmak mümkündü. Ben Novotel-Ibis markasını oturtmak için Zeytinburnu arsasını feda etmiş oldum.

- Orada doluluk durumu nasıl? Memnun musunuz?

- Yüzde 80 düzeyinde doluluk var. İyi gidiyor.

Malatya'da Altın Kayısı'da kaldı, Novotel-Ibis zinciri planı yaptı

AKFEN Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, Novotel-Ibis otel markalarının sahibi Fransız Accor
Grubu'yla işbirliğinin nedenine uzandı:

- Malatyaspor'un 1'inci Lig'de olduğu günlerdi. Ben Fenerbahçe'nin yönetimindeydim. Malatya'ya maça gittik, Altın Kayısı Otel'de kaldık. Yanılmıyorsam 5 yıldızlıydı. Ancak, oelde hiç öyle bir hava yoktu.

- Ne yaptınız?

- Yapacak birşey yoktu.
Orada konakladık. Ancak, o günden itibaren, "Anadolu'ya 3-4 yıldızlı ama konaklaması pahalı olmayan yabancı otel zincirlerini taşımak gerek" diye düşünmeye başladım.

- Sonra ne oldu?

- Sonra Novotel-Ibis markalarını Türkiye'ye getirmek için görüşmeler başlattık...

  Cirosu 2.5 milyar liraya çıkacak

AKFEN Holding, 2009'u 2 milyar lira ciroyla geride bırakmış. Hamdi Akın, bu yıl cironun 2.5 milyar liraya ulaşmasını bekliyor:

- Ciromuzda TAV'ın, özellikle de TAV İnşaat'ın payı büyük.

- Akfen Holding'te bir sıralama yapsanız, ilk üçe hangi işleriniz girer?

- TAV, Mersin Limanı... Üçüncü de enerji olacak.

- Enerji yatırımları ne aşamada?

- Türkiye'nin değişik noktasında 20 ayrı şantiye enerji yatırımları için çalışıyor.

- Mersin Limanı'ndan memnun musunuz?

- Bu yıl 1 milyon konteynerlik iş hacmine ulaşacağız. Marport'tan sonra Türkiye'nin ikinci büyük limanı olduk.
İzmir Limanı'nı geçmiş durumdayız.

- Yatırım yapıyor musunuz?

- Mersin Limanı'nı 755 milyon dolarla 36 yıllığına devraldık. 70 milyon dolar yatırım yaptık. 100 milyon dolar daha yatırım yapacağız.

Yatırım toplamı yıl sonunda 200 milyon Euro'yu bulacak

HAMDİ Akın, Genel Müdürlüğünü Orhan Gündüz'ün yaptığı Akfen GYO'nun Novotel-Ibis otellerinin sayısını bu yıl sonuna kadar 13'e çıkaracağını vurguladı:

- İkisi Rusya'da açılacak. Samara ve Yarosav'da olacak.

- Rusya'daki yatırım büyüklüğü ne kadar?

- Arsalarını da satın aldık. Dolayısıyla 50 milyon Euro'yu buluyor.

- Şu ana kadar toplam yatırımınız ne kadar oldu?

- Bu ay Kayseri'de açılış yapıyoruz. Yıl sonuna kadar 13'e çıkacak otel sayımız. Yatırım büyüklüğü de 200 milyon Euro'yu bulacak.

- İstihdam büyüklüğü nedir?

- Otellerin işletmesine, yönetimine hiç karışmıyorum. Sadece "ev sahibi" konumundayım. Ciro üzerinden kiramı alıyorum. Otellerde çalışan personel sayısı 1000 kişiyi buldu sanıyorum.

- Kira geliriniz ne kadar?

- 2009'da 10 milyon Euro'ya çıktı. 2010'da yeni açılanlarla birlikte kira gelirimiz artacak.
Vahap Munyar/Hürriyet


Geri Dön