Aktürk Yapı'nın 2010 hedefleri!

Ankara kökenli Aktürk Yapı 1 milyar dolarlık, Türkiye'de özel sektör tarafından halihazırda ihaleye çıkartılmış en büyük gayrimenkul projesinin inşaatını üstleniyor. Şirketin Genel Müdürü İsmet Ergül ile Aktürk Yapı'nın 2010 hedeflerini konuştuk.

2010'da neler var gündemde?
Önceliğimiz Zorlu Center. Şu an Aktürk çalışanlarının mesaisinin büyük bir kısmı Zorlu Grubu'nun projesine ayrılmış durumda. Yaklaşık 1 milyar dolarlık taahhüt olan Zorlu Center'ın önemli bir kısmını 2010 yılında bitirmek istiyoruz. Bir taraftan da Mesa ve TOKİ'nin iştiraki olan Emlak Pazarlama ile ortak yürüttüğümüz Park Oran Projesi var. TBMM eski lojmanları olarak kullanılan arazide ilk teslimleri yaptık. Yaşam sessiz sedasız başladı. İstanbul'da inşaatını tamamladığımız, arsası da bize ait olan 550 konutluk Aktürk Rapsodi Evleri'nde son 100 konutu da satarak tamamıyla çekileceğiz.  Ankara  Metrosunun yüzde 85'i tamamlandı. Tabi Belediyeye bağlı. Belediye gerekli ödeneği çıkarırsa bu projeyi de tamamlamak istiyoruz.

Park Oran Projesi çok sıkıntılı geçti bildiğim kadarıyla...
Evet, aynen öyle oldu. Park Oran Projesinin olduğu alan Ankara'nın yüzük taşı yerlerinden birisi. Biz bu işe girerken para kazanmayı ikinci plana ittik. Ankara 'ya nitelikli bir proje kazandırmak düşüncesindeydik. İşi ticari düşünmedik, Ankara merkezli firma olmamız nedeni ile bu projeyi biz yapmalıydık. İnşaat açılan davalar nedeniyle iki kez mühürlendi. Birinci etap teslimi 3 ay gecikti. İkinci ve üçüncü etaplarda da ister istemez gecikme olacak. 32 yıllık geçmişimizde ilk defa söz verdiğimiz tarihte teslim yapamadık. Bu gecikme her ne kadar bizim dışımızdaki nedenlerden de kaynaklansa bu durum bizi çok üzdü.

Sizin şirket olarak böyle bir yaklaşımınız var. Zorlu Center'da da bildiğim kadarıyla aynı mantıkla hareket ettiniz...
Biz iş yaparken farklı olanı ve özen isteyen işleri seviyoruz. Tercihimiz hep bu yönde oluyor. Sayın Ahmet Nazif Zorlu bu projeyi çocuğu olarak görüyor. Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Öner Aktürk ve ben de buna saygı duyuyoruz. Bunun için olağanüstü özen gösteriyoruz. Bizim projemiz olan Aktürk Rapsodi Evleri'nin üstüne bu kadar titremedik. Ama bu proje çok farklı. Sıra dışı, tüm dünya çapında uluslararası bir cazibe merkezi olacak. İstanbul'a gelen turistlerin görmek isteyeceği bir yer haline gelecek. 

2010'da yeni yatırım var mı?
Türkiye'de ekonomik ve siyasal riskler her zaman yüksek. Bu faktörü gözeterek asla yüksek riskli işlere girmiyoruz. Türkiye gibi bir ülkede kayıtlı müteahhit sayısı 200 bin. Bu tüm AB'deki müteahhitten fazla... Arazi ve arsaların yüzde 50'sinden fazlası devlete ait. AB'de bu oranlar yüzde 20-30 seviyelerinde. Bunlar inşaat sektörünün önündeki en büyük sorunlar. Zorlu Center ihalesini kazandığımızda, şantiye ve idari işler için 150 kişi alacaktık. 18 bin başvuru oldu. Yani ortalama her pozisyon için 120 başvuru var. İşsizliğin boyutu bu... Böyle makro ve dönemsel sorunlar yaşanan bir ortamda ilk önceliğimiz elimizdeki işleri yüzümüzün akıyla bitirebilmek. "Yeni projeye başlamayız" demiyorum ama söylediğim gibi yüksek riskli işlerden her zaman uzağız.

Sizin Rapsodi'de yaşanan ünlü bir olayınız var.. Oybirliği ile kuğuları kaldırmıştınız. Şunu baştan sona bir anlatır mısınız?
Aktürk Rapsodi Evleri 'nin kataloğunda gölette kuğu vardır. Bir müşterimiz ilk satışa çıktığımızda gelip katalog almış, daha sonra 1. Etabın bitiminde geldiğinde “ kataloğun aynısını yapmışsınız ama kuğular nerede? ” diye sordu. Biz de bunun üzerine 2 adet kuğu alıp gölete koyduk. Kuğular projenin sembolü oldu ve satışa çok büyük katkıda bulundu. Gel zaman git zaman Proje Müdürümüz kuğuların sebep olduğu kirlilikten şikayet etmeye ve “kuğuları kaldıralım ” demeye başladı. Kuğular göleti çok kirletiyorlardı; bu kirlilik sinek olmasına neden oluyordu ayrıca gölet tabanının temizlenmesi çok zahmetli oluyordu. Ben kaldırılmasına karşıydım ama Proje Müdürümüzün ısrarı üzerine “ev sahipleri arasında anket yapalım kararı ev sahipleri versin” dedim. Proje Müdürümüz hemen “tamam” dedi ve anket hemen hazırlandı. Anket sorusunu görünce “sonuç belli” dedim, soru şöyleydi; “KUĞULARIN NEDEN OLDUĞU KİRLİLİK NEDENİ İLE AYLIK 3.000 TL İLAVE GİDER OLUŞMAKTADIR. KUĞULAR KALDIRILSIN MI ? KALSIN MI? ” % 95 “kaldırılsın” dedi. Bir kere daha gördüm ki para her şeyin önüne geçiyor.

Ankara Metrosu ne aşamada?
Devam etmekte olan işte bize düşen kısım, uzunluğu 915 metre olan delme tünel ve 1.952 metre uzunluğundaki aç-kapa tüneller, makas yapısı ve kuyruk tüneli inşaatları olmak üzere toplam 2 bin 867 metre. Hat yapısı, 210 metreden oluşan 2 adet gömme istasyon ile Söğütözü binasından oluşuyor. Bu kısımların kaba inşaatları tamamlandı. Güzergah daha önceden inşaa ettiğimiz Söğütözü- Ümitköy Metro hattına bağlandı. İşin % 87 'si tamamlanmış durumdadır.

Proje kapsamındaki Söğütözü Kongre ve Ticaret Merkezi, inşa edilmiş olan Söğütözü Ankaray ve Metro istasyonlarının üzerine yapılıyor. Betonarme ile çeliğin birlikte çözüldüğü, özel deprem izolatörleri ile bağlanarak yapılıyor. Yaklaşık 12 bin ton çelik kullanılacak. Ticaret Merkezinin yüzde 81,46 'sı tamamlandı. Türkiye'nin en büyük çelik binası.

Bu binanın 100 bin metrekarelik kısmında mağazalar, sinema salonları, seminer salonları, restaurantlar ve amfi tiyatro yer alıyor. Ticaret Merkezi dahilinde bulunan 1.230 araçlık otopark alanı ise 50 bin metrekare. Proje kapsamında ayrıca yaklaşık 8.000 metrekare yardımcı alan bulunuyor. Toplam inşaat alanı imalatlar tamamlandığında yaklaşık 158 bin metrekare olacak. Tüm işin bedeli 2005 yılı fiyatları ile 197 milyon 665 bin 539 TL.

Tebernuş Kireçci/Milliyet