Ali Ağaoğlu'nun sırrı!

Ali Ağaoğlu sevdiğimiz bir dostumuz. Bu yazıyı da asla onu eleştirmek için değil bir durum saptaması yapmak için yazıyorum.

Ağaoğlu teknik açıdan baktığınızda bir halkla ilişkiler danışmanının "yapmamalısın" diyeceği her şeyi yapıyor.

Kendini "sonradan görme" olarak etiketlemeye kolaylıkla yarayacak şekilde son model arabalarını öne çıkarıyor.

Evli olmasına rağmen sevgilisi var bunu da kimseden saklamıyor.

Özel hayatını dobra dobra herkesin önünde yaşıyor.

Kurumsallaşacağı yerde de iş yaşamını "Uludağ'daki oteli kapatmak" , "Basketbol Milli Takımı oyuncularına ev jesti" gibi anlık kararlara dayandırabiliyor.

Başarısız mı?

Hayır. Çok başarılı.

Büyümüyor mu?

Büyüyor. Hem de hızla...

İtibarsız mı?

İtibar algısı derecesini bilemeyiz ama itibarsız olduğunu asla söyleyemeyiz.

Üstelik bir iki reklam vermediği mecranın saldırısı dışında medyada hakkında hiçbir olumsuz yazı yok.

Onlar saldırdığında da alttan almıyor o da inatla saldırıyor!

Neden Ağaoğlu zarar görmüyor peki?

Çünkü Ali Ağaoğlu doğal, içten, samimi ve olduğu gibi görünüyor!

Yani yapılmaması gereken şeyleri yapıyor ama bunları o kadar normal bir tavır içinde, o kadar "içimizden biri gibi" yapıyor ki yaptıkları kimseyi rahatsız etmiyor, kimseye itici gelmiyor.

Bizim halkla ilişkiler adına okulda okuttuklarımız yanlış değil yani...

"İçimizden biri" ikna stratejisi tüm diğer halkla ilişkiler modellerinin üstüne çıkarak "güven" yaratıyor ve açıkları kapatıyor! Tek sözcükle bravo!
Ali Atıf BİR/Bugün